Nazlı Ilıcak'ın 'casusluk' davasında yine karar çıkmadı

Nazlı Ilıcak'ın 'casusluk' davasında yine karar çıkmadı

Ufuk Emre Bektaş, İstanbul - 2 Ocak 2015 tarihinde Bugün Gazetesi’nde yazdığı "Askeri istihbarat ve Tahşiyeciler" başlıklı yazısı nedeniyle “casuslukla” suçlanan ve müebbet hapis istemiyle yargılanan gazeteci Nazlı Ilıcak’ın davasında yine karar çıkmadı. Bir sonraki duruşma 22 Ocak'ta görülecek.

“Casusluk” suçlamasıyla müebbet hapsi istenen gazeteci Nazlı Ilıcak’ın karar beklenen 4. duruşması 22 Ocak 2019 tarihine ertelendi. Ilıcak hakkında önceki duruşmada verilen mütalaada, “Devletin güvenliğine ilişkin gizli kalması gereken belgeleri açıklamak” suçunu düzenleyen TCK 330/1. Maddeye istinaden cezalandırılması istenmişti.

İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi’nde gerçekleşen duruşmaya Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nden SEGBİS yöntemiyle bağlanan Nazlı Ilıcak, suçlamaları reddederek davanın düşürülmesini ve beraatini talep etti.

'Yayın tamamen montaj'

Ilıcak savunmasında, Basın Kanunu’nda yer alan hükme göre, hakkında dava açılabilmesi için kanunun öngördüğü 4 aylık hak düşürücü sürenin geçmiş olduğunu, Cumhuriyet Savcısı’nın kanunda öngörülen şartların oluşmadığı yönündeki mütalaasında; şartların neden oluşmadığını belirtmediğini, kanunda yer alan tek şartın 4 aylık sürenin geçip geçmediği hususu olduğunu, belirtti. Ilıcak ayrıca, savcının; kendisini suçla ilişkili göstermek için emniyetten yazının başkaları tarafından ne şekilde yayımlandığının tespitini talep ettiğini, emniyetin iki adet yayın tespit ettiğini ancak bu yayınların delil olarak kullanılamayacağını, söyledi. Yayınlardan birinin Bugün TV’de kendisi tarafından yazılan köşe yazısını tanıtımından ibaret olduğunu söyleyen Ilıcak, “Başka televizyon kanalları da yayımlanan köşe yazılarında geçen bazı cümleleri aktararak köşe yazılarını tanıtıyor” dedi.

Diğer yayınla ise hiçbir şekilde alakası olmadığını belirten Ilıcak şunları ifade etti: “Bu yayın tamamen montaj. Videoda farklı konulardan bahsettiğim cümleler bir araya getirilmiş. Videoda yer alan ifadelerde dönemin TÜSİAD Başkanı’nın ‘Taşhiyecilerin yargılandığı dava sebebiyle Gülen cemaatinin bir örgüt olup olmadığı konusunda yorum yapılamaz.’ tespitine katılmaktan ibaret. Bu da dava ile alakalı değil.”

Mahkeme başkanından “Savunmayı kısa tutun” uyarısı

Savunmasında 40 yıllık gazeteci olduğunu, geçmişinde kimi haklı gördüyse onun yanında yer aldığını, bir dönem AKP’nin önünün kesilmeye çalışıldığını ve o dönem AKP’nin yanında olduğunu, daha önce askeri vesayete karşı Refah Partisi’nin yanında olduğunu, 12 Eylül döneminde cezaevinde kaldığını belirten Nazlı Ilıcak’ın bu sözleri esnasında Mahkeme Başkanı Recep Kurt Ilıcak’ın savunmasını bölerek, “sadece yazdığı yazı hakkında konuşması gerektiğini” belirtti. Heyet değişikliği, duruşmada yer alan heyetin geçici olduğunu ve dosyadaki eksikliklerin giderilmediğini belirten Kurt, bu celsede karar verilmeyeceğini açıklayarak Ilıcak’ın “savunmasını kısa tutmasını” istedi.

Ilıcak'tan “MİT tırları davası” örneği

“Casusluk için bir devletle ilişkilendirilmem gerekir.” diyen Ilıcak, “Yargıtay, kamuoyunda ‘Mit Tırları Davası’ olarak bilinen Can Dündar ve Erdem Gül’ün yargılandığı dava hakkında verdiği kararında; dava konusu olayın ülke için gizli belge niteliğinde olduğunu ve bu belgelerin başka ülkeler lehine kullanıldığını ancak Basın Kanunu’nda yer alan hak düşürücü sürenin geçtiğini belirtti” dedi. Ilıcak, kendi kendi yayımladığı yazının “başka ülkelerin değil Türkiye’nin çıkarını gözettiğini” ifade etti.

'Belgeyi gönderen kişi yargılanmalıdır'

Ilıcak’ın avukatları, askeri savcının yazıyla ilgili işlem başlattığı tarihin yazının yayınlanmasından 6 ay 9 gün sonra olduğunu belirterek şunları söyledi: “Basın Kanunu’nun 26. maddesinde yer alan 4 aylık hak düşürücü süre geçmiştir, bu sebeple davanın düşürülmesi gerekmektedir. Dava, 12 Ocak 2018’de açıldı ancak iddianamede yer alan suç işleme tarihi 3 Temmuz 2016’dır. Bu tarihte işlenen herhangi bir suça ilişkin delil dosyada yoktur. Basın özgürlüğü, ifade özgürlüğü, hukukun üstünlüğü ilkesi ihlal edilmektedir. Bu davada Ilıcak’ın değil Ilıcak’a Twitter üzerinden mesaj atarak belgeyi gönderen kişinin yargılanması gerekmektedir. Beraatini talep ediyoruz.”

Sonraki duruşma 22 Ocak'ta

RTÜK’ten istenen belgelerin tekrar istenmesine karar veren mahkeme heyeti, duruşmayı 22 Ocak 2019 tarihine bırakırken; tutukluluğun devamına, Ilıcak’ın 5. duruşmaya da SEGBİS vasıtasıyla katılmasına karar verdi.

Image

Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) haber alma hakkı, ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğü alanlarında faaliyet yürüten bir sivil toplum kuruluşudur. Derneğimiz başta gazeteciler olmak üzere mesleki faaliyetleri sebebiyle yargılanan kişilere hukuki destek vermektedir.