Deniz Tekin
Diyarbakır’da yürütülen bir davada, avukatlık faaliyetleri ve itirafçı bir tanığın beyanları nedeniyle "örgüt üyeliği" ile suçlanan Avukat Adile Salman’ın yargılandığı dava ertelendi. Mahkeme, Salman hakkında açılan yeni bir soruşturma dosyasının akıbetinin beklenmesine karar verdi.
Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın dördüncü duruşmasına Salman ve avukatları katılırken, duruşmayı Diyarbakır Barosu Yönetim Kurulu üyeleri, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) yöneticileri, Sınır Tanımayan Avukatlar Örgütü temsilcileri ve çok sayıda avukat izledi.
“Beraat kararı verilmesi gerekiyor”
Duruşmada ilk sözü alan Adile Salman, hakkındaki davanın avukatlık mesleği çerçevesindeki faaliyetleri nedeniyle açıldığını belirtti. Davanın bu kadar uzamasının gereksiz olduğunu söyleyen Salman, önceki savunmalarını tekrar ettiğini ve hakkında beraat kararı verilmesi gerektiğini ifade etti.
“Cezaevi ziyareti suç sayılıyor”
Salman’ın avukatı Servet Özen ise, celse arasında birleştirilmesi talebiyle gönderilen ancak mahkemenin iade ettiği iddianameye tepki gösterdi. İddianamede cezaevini ziyaret eden avukatlar için “örgüt mensubu” ifadesinin kullanılmasını eleştiren Özen, “Bu dosyada müvekkilimin örgütsel faaliyet yürüttüğüne dair somut hiçbir delil yok” dedi.
Bir diğer savunmayı yapan Avukat Mehdi Özdemir ise, bir avukatın mesleki faaliyetleri nedeniyle yargılanmasının kabul edilemez olduğunu vurguladı. “Buradaki bütün avukatlar yargısal tehdit altındadır” diyen Özdemir, Salman’a uygulanan adli kontrol kararının kaldırılmasını talep etti.
Mahkeme: Yurtdışı yasağı devam edecek
Savcılık, dava dosyasındaki eksikliklerin tamamlanmasını isterken, mahkeme heyeti Salman hakkında açılan başka bir soruşturmanın sonucunun beklenmesine karar verdi. Mahkeme ayrıca yurtdışına çıkış yasağının devamına hükmetti. Bir sonraki duruşma 29 Mayıs’ta görülecek.
Ne olmuştu?
Avukat Adile Salman, itirafçı tanık Ümit Akbıyık’ın beyanları doğrultusunda 25 Nisan’da gözaltına alınmış, daha sonra adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hakkında “örgüt üyesi olmak” iddiasıyla 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis istemiyle dava açılmıştı.
İddianamede Salman’ın meslektaşlarıyla yaptığı telefon görüşmeleri, ÖHD üyeliği ve gözaltına alınan kişilere avukatlık yapması suçlama konusu olarak gösterilmişti.