EYLEM SONBAHAR
Taksim Dayanışması sözcülerinden mimar Mücella Yapıcı ve kızı Cansu Yapıcı’yı çıplak aramaya maruz bırakan polislerin yargılandığı davada savcı, iki polisin “görevi kötüye kullanma” suçlamasından cezalandırılmasını, nezarethane amiri olan polisin ise beraat etmesini talep etti.
Gezi Parkı eylemleri sırasında gözaltına alınan Mücella Yapıcı ve Cansu Yapıcı’nın da aralarında bulunduğu birçok kişi dört gün boyunca nezarethanede tutulmuştu. Aramayı yapan iki polis ve nezarethane amiri hakkında "işkence ve eziyet" suçlamasıyla açılan davanın dokuzuncu duruşması İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Mücella Yapıcı ve Cansu Yapıcı duruşmaya katılmazken, avukatları Berfin Karaşah hazır bulundu. Sanık polislerin avukatlarının da katıldığı duruşmaya, başka bir suçtan tutuklu olan polis L.M. Bolu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'ndan Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı.
Savcı, esas hakkındaki görüşünde, polisler S.K. ve C.B'nin, “Yakalama, Gözaltına Alma ve İfade Alma Yönetmeliği'nin 10. maddesine aykırı olarak, Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği'nin 28. maddesinde belirtilen tüm giysileri çıkarma suretiyle arama yaptıklarını" belirtti. Savcı, ‘işkence suçunun oluşabilmesi için fiillerin sistematik ve belirli bir süreç içinde yapılması gerektiğini’ ifade ederek, aramanın gereklerine aykırı hareket ettikleri için polislerin "görevi kötüye kullanma" suçlamasından ayrı ayrı cezalandırılmalarını talep etti.
Savcı, o dönemde nezarethane amiri olan polis L.M'nin, nezarethane havalandırmasını kapattığına dair somut bir delil bulunmadığını ve havalandırmanın yetersiz olmasının ilgili idarenin sorumluluğunda olduğunu belirtti. Ayrıca, Mücella Yapıcı’nın ilaçlarının verilmediğine ilişkin müştekinin soyut beyanı dışında bir delil olmadığını vurgulayan savcı, L.M'nin "görevi ihmal" ve "işkence" suçlarından beraat etmesini talep etti.
Mahkeme, esas hakkındaki mütalaaya ilişkin beyanda bulunulması için süre vererek duruşmayı 17 Ekim’e erteledi.
