EYLEM SONBAHAR
Cumartesi Anneleri/İnsanları’nın 950. hafta buluşmasına açılan davada avukatların derhal beraat talebi reddedildi. Savunmaların tamamlanması için gelecek celseye kadar süre veren mahkeme, duruşmayı 4 Ekim'e erteledi.
Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) "hak ihlali" kararlarına rağmen Cumartesi Anneleri/İnsanları’nın 10 Haziran 2023 tarihindeki 950. hafta buluşmasında gözaltına alınan 20 kayıp yakını ve hak savunucusu hakkında "2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet etmek" iddiasıyla açılan davanın üçüncü duruşması İstanbul 39. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görüldü.
Avukatların büyük salon talebini kabul eden mahkeme, duruşmanın İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesi salonunda görülmesine karar verdi. Selvi Gülmez, Besna Tosun, Saime Sebla Arcan Tatlav, İrfan Bilgin'in avukatlarıyla hazır bulunduğu duruşmayı Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), İnsan Hakları Derneği (İHD), ABD konsolosluğu, Af Örgütü Türkiye Kampanyalar Sorumlusu Milena Buyum, Hafıza Merkezi temsilcileri ile izleyiciler de takip etti.
'Polis gözaltına alırken iki kere de yumruk attı'
Savunmasına başlayan hak savunucu Selvi Gülmez, "Meydana gittiğimizde hemen gözaltına alıyorlar. O gün de alıp götürdüler, hastane hastane dolaştırdılar. 30 yıl oldu biz kayıplarımızı arıyoruz. Polisler bize düşman kesilmiş, gözaltına alırken iki kere de yumruk attılar. Ben daha ne söyleyeyim?" dedi.
Gözaltında kaybedilen Fehmi Tosun'un kızı Besna Tosun da savunmasına şöyle başladı: "İnsan Hakları Derneği ile birlikte tüm yasal yollara başvurduk ancak babamın gözaltına alındığı devletin bütün kademelerince inkâr edildi. Olaya karışan aracın plakasının araştırılması talebimiz ise “özel yaşamın gizliliği” gerekçesiyle reddedildi. Anayasa Mahkemesi’ne taşınan davadan da bir sonuç alamadık. Yani bütün hak arama yolları bize kapatıldı."
'Hukuka aykırı olarak 29 kez gözaltına alındık'
700. haftadan itibaren Galatasaray'ın kendilerine ve tüm topluma kapatıldığını söyleyen Tosun, "AYM'nin verdiği ihlal kararlarına rağmen, 8 Nisan-11 Kasım 2023 tarihleri arasında Galatasaray Meydanı’nda basın açıklaması yapma girişimimiz her seferinde polis şiddeti ile engellendi. Mevcut yasalara göre suç unsuru olmamasına rağmen hukuka aykırı olarak 29 kez gözaltına alındık, bu süreçte hakkımızda 29 soruşturma açıldı. Soruşturmalardan 28 tanesi hakkında kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilirken, tamamen benzer koşullardaki 950. hafta için bu dava açıldı" diye konuştu.
Tosun'un ardından İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Gözaltında Kayıplara Karşı Komisyon Üyesi Saime Sebla Arcan savunmasına başladı. Arcan, "Polis amirlerine, AYM'nin Beyoğlu Kaymakamlığı’nın yasaklama kararını hukuki dayanakta yoksun bulduğunu ve AYM kararına rağmen engelleme ve gözaltı yapmalarının kanunsuz olduğunuz olduğunu belirttik. Avukatımızın polis amirleri ile görüşme talebi de reddedildi. Bu olaylar 2-3 dakika içinde gerçekleşti. Polisin bizi dağılmaya ikna etmek gibi bir amacı olmadığına, sabırsız bir şekilde gözaltı işlemi yapmak istediğine bizzat tanık oldum" dedi.
'Anayasa Mahkemesi kararları gereği derhal beraat kararı verilmeli'
Suç işlemediğini ve Anayasal hakkını kullandığını belirten
Arcan, "Hakkımdaki suç isnatlarını kabul etmiyorum. Mahkemenizi de bağlayan Anayasa Mahkemesi kararlarının gereği olarak, davada derhal beraat kararı verilerek yargılamanın bir an önce sonuçlanmasını talep ediyorum" dedi.
Demokratik haklarını kullanmaya çalıştıklarını ifade eden gözaltında kaybedilen Kenan Bilgin'in kardeşi İrfan Bilgin de "Galatasaray Meydanı bizim için bir hafıza merkezidir ve kayıp yakınları olarak Galatasaray Meydanı'ndan vazgeçmeyeceğiz" dedi.
Yargılama süreçlerinin eziyet haline geldiğini söyleyen avukat Gülizar Tuncer, "İdari bir kararla hak ve özgürlüğün kullanımı engellenebilir mi? Asıl konuşulması gereken budur." dedi.
Tuncer'den sonra savunma yapan avukat Metin İriz savunmasına devam ederken hakim, "Bir önceki duruşmada da aynı şeyler söylendi, savunma yaptınız. Böyle devam ettikçe yargılama uzuyor" dedi. Avukat Metin İriz de derhal beraat kararı verilmesini talep etti.
"Bu yargılamanın bugün son bulması sizin elinizde" diye belirten avukat Jiyan Kaya, derhal beraat talebini yineledi.
Avukatların derhal beraat talebini sanıkların esasa ilişkin savunmaları tamamlanmadığı gerekçesiyle reddeden mahkeme, Cüneyt Yılmaz, Hünkar Hüdai Yurtsever, Oya Meriç Eyüboğlu'nun savunmasını yapması için süre vererek duruşmayı 4 Ekim'e erteledi.
