Gazeteci Hayri Tunç hakkında Twitter hesabından yaptığı haber paylaşımları gerekçesiyle “halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme” suçlamasıyla dava açıldı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Basın Suçları Bürosundan savcı Türkşad Kunthan Uçuk’un hazırladığı iddianamede Tunç’un konuya ilişkin paylaşımları sıralandı.
Bu paylaşımlar arasında İhlas Haber Ajansı kaynaklı 10 Aralık 2016’daki Beşiktaş’taki bombalı saldırıya ilişkin yayınladığı video görüntüleri, yine aynı saldırıya ilişkin “Ana akım açıklamamış olsa da ölü sayısının en az 7 olduğu iddia ediliyor” içerikli tweeti, 28 Eylül 2021 tarihli İstanbul ve İzmir’de “Barınamıyoruz” eylemine katılan öğrencilere polis şiddetini yazan Gazete Karınca haberlerini paylaştığı tweetleri, 25 Eylül 2021’de Kağıthane’de bir bekçinin bir kadını öldürmesine ilişkin Gazete Karınca’nın yayınladığı kadın cinayeti haberini paylaştığı tweetleri ve 13 Aralık 2017 tarihli gazeteci Aziz Tunç’un Maraş Katliamı ile ilgili yaptığı bir video habere ilişkin paylaşım da yer aldı.
Savcı Uçuk, iddianamede söz konusu haber paylaşımlarının halkı “düşmanca duygular beslemeye sevk ettiği,” haber verme sınırlarını aştığı”, “halkın sosyal sınıf, ırk, din, mezhep veya bölge bakımından farklı özelliklere sahip bir kesimini, diğer bir kesimi aleyhine kin ve düşmanlığa alenen tahrik edildiği”, “muayyen özelliklere sahip bir kesimin toplumun diğer kesimi aleyhine kin ve düşmanlığa, nefrete yönlendirici nitelikte olduğu”, “halkı kışkırttığı ve tahrik içerikli olduğu” ve “kamu güvenliğini bozma açısından yakın bir tehlike oluşturduğunu” iddia etti.
Gazeteci Tunç, hakkında açılan davayı “Az önce beni arayan avukatım Arzuhan Halis, bu videoyu paylaştığım için hakkımda ‘Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme’ suçundan dava açıldığını söyledi. Buyrun videoyu izleyin o zaman” içerikli tweetinde duyurdu. Tunç, davaya konu olan ve Maraş Katliamı’nda hayatını yitiren Hasan Yüzüak’ın annesiyle yapılan röportajın kısa bir bölümünün yer aldığı videoyu yeniden paylaştı.
‘Katliamla yüzleşilmemiş olmasının bir sonucu’
MLSA’ya konuşan Tunç, paylaşımı “Videonun içeriğinde kadın, katliamdan sonra oğlunun bir fotoğrafının dahi olmadığını, torunlarının babalarını unuttuğunu söylüyordu” diye açıklayarak şöyle konuştu:
“Son dönem iyice gelişen ve neredeyse birçok gazetecinin karşısına çıkan 'muhbir vatandaş' olgusu benim de karşıma çıktı. Bir kişi, Maraş Katliamı'nda oğlunu kaybeden annenin videosunu, Beşiktaş'ta polise yönelik yaşanan bombalı saldırı ile ilgili yaptığım haber paylaşımlarını CİMER'e ihbar etmiş. CİMER üzerinden de Basın Savcılığına giden bu ihbar sonrası Basın Savcılığı bu paylaşımlarla halkı kin ve düşmanlığa yönelttiğim sonucuna varmış. 21 Mart günü gözaltına alındığımda da bu paylaşımlar sorulmuş, açıklamamı yapmıştım ve serbest bırakılmıştım. Ancak savcılık paylaşımlarla ilgili dava açmayı uygun gördü. Saçma bir durum ama bir yandan da halen katliam ile yüzleşilmemiş olmasının bir sonucu olarak da görüyorum bu durumu.”
Savcı tanıdık çıktı
Öte yandan iddianameyi hazırlayan savcı Türkşad Kunthan Uçuk, gazeteci Sedef Kabaş hakkında hazırladığı iddianame ile ismini duyurmuştu. Bianet’in haberine göre Tunç, 2018 yılında hukuk fakültesinden mezun olarak savcılık sınavını vermiş ilk olarak Osmaniye’de görevlendirilmiş altı gün sonra İstanbul’a atanmıştı. Uçuk kariyerinin dördüncü ayında gazeteci Sedef Kabaş hakkındaki iddianameyi hazırladı. Kabaş’ın TELE 1'de dile getirdiği bir Çerkes atasözü nedeniyle Uçuk, “cumhurbaşkanına hakaret' suçundan 1 yıl 5 aydan 8 yıl 2 aya kadar, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu'na yönelik sözleri nedeniyle de “kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret” suçundan toplam 2 yıl 4 aydan 4 yıl 8 aya kadar hapis talep etmişti. Kabaş, 2 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırıldı.
*Bu işin hakları, Atıf-Gayriticari (CC BY-NC) Lisans ile kısmen saklıdır. Bu iş, MLSA’ya atıf ile ve ticari olmayan amaçlar ile kullanılıp dağıtılabilir.
Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) haber alma hakkı, ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğü alanlarında faaliyet yürüten bir sivil toplum kuruluşudur. Derneğimiz başta gazeteciler olmak üzere mesleki faaliyetleri sebebiyle yargılanan kişilere hukuki destek vermektedir.