Gazeteci Melis Alphan’ın “propaganda” davası başladı

İstanbul - 21 Mart 2015 tarihinde Diyarbakır’da düzenlenen Newroz kutlamasında çekilmiş bir fotoğrafı kişisel Instagram hesabından “Newroz Piroz Be” mesajı ile paylaşan gazeteci Melis Alphan hakkında, “örgüt propagandası yapmak” suçlamasıyla açılan dava bugün başladı. İstanbul 32. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada Alphan ve avukatları hazır bulundu. Birçok gazetecinin yanı sıra Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekili Hüda Kaya ve Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Türkiye temsilcisi Erol Önderoğlu da duruşmayı izleyenler arasında yer aldı. “Ben buradaysam medyanın yarısı burada olmalı” Hak arayışlarının barışçıl yöntemlerle yapılması gerektiğine inanan bir yurttaş ve gazeteci olduğunu belirterek savunmasına başlayan Alphan, içinde terör geçen bir suç iddiasıyla yargılanıyor olmasının uğradığı en büyük haksızlıklardan biri olduğunu söyledi. Fotoğrafın 5 bin polisin görev aldığı alandaki bir grup insanın fotoğrafı olduğunu ifade eden Alphan, “Bana yönelik suçlama, arka planda gözüken insanların ellerinde tuttukları bayraklarla ilgili” dedi. “Hatırlatmak isterim ki bu korsan ya da illegal bir gösteri değil, Diyarbakır Valiliğinin onayıyla gerçekleşmiş bir toplantıydı. Haliyle ben dahil hiç kimsenin, buradan paylaşılacak bir fotoğrafın bir gün karşımıza “suç” olarak dikileceği aklımıza gelmedi. Bugün ben buradaysam, Yeni Şafak’tan Hürriyet’e, Milliyet’ten CNN Türk’e medyanın yarısı burada olmalı.” İnsanlara “terör propagandası” suçlamasını yöneltmenin basit olmaması gerektiğinin altını çizen Alphan, “Şu anda Google’da ismimin yanına terör yazdığınızda 11 bin sonuç çıkıyor. Hepsi bu davayla ilgili. Ben neden buna maruz bırakılıyorum ki? Bunun hesabını kim ödeyecek? Benim bir terör örgütü ile bağım mı var? Herhangi bir yerde terörü veya terör örgütünü mü savunmuşum? Hani nerede?” diye sordu. “Fotoğraf o dönemin bağlamı içinde değerlendirilmeli” İddianamede propaganda fiilinin soyut biçimde tanımlandığını söyleyen avukat Sevgi Kalan Güvercin, “Terörle Mücadele Kanunu 7/2’den ceza istenirken maddenin güncel haline bakılmadığını düşünüyoruz” dedi. HDP eski milletvekili Sırrı Süreyya Önder hakkında verilen karara değinen Güvercin, “Önder, Newroz kutlamasında Öcalan’ın mektubunu okuyor. “Newroz piroz be” diyor ve dava açılıyor. Önder’e verilen 6 yıl 3 ay hapis cezası Anayasa Mahkemesince ihlal olarak değerlendiriliyor” dedi. Güvercin sözlerine şöyle devam etti: “Diyarbakır Newroz kutlamasına 700’e yakın gazetecinin katıldığını biliyoruz. Devletin resmi kanalında Öcalan’ın mektubunun okunduğu bir etkinlikten bahsediyoruz. Müvekkilim o günden sadece fotoğraf paylaştı. O dönemin bağlamı içinde değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyoruz.” “Hukuk süreçlerle ilgilenmez” “Bir fotoğrafın neden propaganda malzemesi olmadığını anlatmaya çalışıyoruz” diyen avukat Tolgay Güvercin, “Hukuk süreçlerle ilgilenmez. Bir fiil bugün suçsa yarın da suçtur. Süreç siyasetin işidir” diyerek beraat talebinde bulundu. Esas hakkındaki mütalaasında Alphan’ın “örgüt propagandası” suçundan cezalandırılmasını talep etti. Mahkeme, Melis Alphan ve avukatlarına esas hakkındaki mütalaaya karşı beyanlarını hazırlamaları için süre verdi. Bir sonraki duruşma 21 Mayıs tarihinde görülecek.