SİBEL YÜKLER
Gazeteci Eylül Deniz Yaşar’ın, “örgüt propagandası yapmak” iddiasıyla yargılandığı dava beraatla sonuçlandı.
Gazeteci Eylül Deniz Yaşar’ın beş yıl önceki haber amacıyla takip ettiği eylem ve daha önce kendisine ait olduğuna dair yeterli delil olmayan bir sosyal medya hesabından yapılan paylaşımlar gerekçe gösterilerek yargılandığı davanın üçüncü duruşması, Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.
Gazeteci Yaşar ve avukatı Teoman Özkan, duruşmada hazır bulundu.
Yaşar, iddia makamının “örgüt propagandası” suçundan cezalandırılması yönündeki görüşüne ilişkin esas savunmasını yaptı. Suçlama konusu yapılan; IŞİD ile savaşırken Suriye’de hayatını kaybeden Ulaş Bayraktaroğlu için Ankara’daki Yüksel Caddesi’nde 11 Mayıs 2017 tarihinde yapılan basın açıklamasını, haber amaçlı takip ettiğini söyledi.
‘Gazeteci olarak sayısız eylem takip ettim, ediyorum’
Yaşar, “Gazetecileri, halkın haber alma hakkını susturmaya dönük pek çok girişimden sadece bir tanesi olan bir soruşturma sonrası açılan bu dava, hakkımda suç işlediğime dair hiçbir kanıt olmaksızın tamamen soruşturma savcısının benim şahsıma yönelik oluşturduğu ‘kişisel kanaatleri’ üzerine kurulu olup, söz konusu eylemde çekilen polis görüntülerinde benim eylem boyunca orada elimde telefonla ya görüntü aldığım ya da telefonumda yazı yazdığım sabittir” dedi.
“Bu davada ne tür haberler yaptığım konusunda sorulara maruz kaldım, bu davanın konusu olmayan başka haberlerimi niye yaptığımı açıklamak durumunda bırakıldım. Söz konusu eylem gibi sayısız eylemi takip ettim, takip ediyorum” diyen Yaşar, beraatini talep etti.
Oy birliği ile beraat kararı verildi
Avukat Teoman Özkan’ın da savunmasını yapmasının ardından mahkeme heyeti, dosyayı karara bağladı.
Mahkeme heyeti, “suçun unsurlarının oluşmadığı” gerekçesiyle Yaşar’ın oybirliğiyle beraatine karar verdi.
Savcı ceza istemişti
Gazeteci Yaşar, atılı suçlama gerekçesiyle iki kez iddianame hazırlandı. İlk iddianamede, Yaşar’ın Suriye’de IŞİD’e karşı savaşırken hayatını kaybeden Ulaş Bayraktaroğlu için Ankara Yüksel Caddesi’nde 11 Mayıs 2017 tarihinde yapılan basın açıklamasına katıldığı iddiasında bulunulmuştu. Fakat dosya kapsamındaki görüntü tutanaklarında Yaşar’ın iddia edilen kişi olduğuna dair yeterli delil olmadığı gerekçesiyle mahkeme tarafından reddedildi. İkinci kez “burun ve çene yapısı olarak kısmi benzerlik” olduğu ileri sürülerek, sunulan iddianame üzerine Yaşar hakkında “örgüt propagandası yapmak” suçlamasıyla dava açıldı.
İddianamede, ayrıca Seyri Sokak isimli sosyal medya hesabından farklı tarihlerde yapılan iki paylaşımın Yaşar tarafından yapıldığı ileri sürüldü. Ancak söz konusu sosyal medya hesabının Yaşar’a ait olmadığı ortaya çıktı. Üstelik aynı paylaşımlar Yaşar hakkında “örgüt üyesi olmak” suçlamasıyla yürütülen farklı bir soruşturmaya da konu edildi. Soruşturma sonunda ise hesabın Yaşar tarafından kullandığına dair somut delil olmadığı gerekçesiyle takipsizlik kararı verildi.
Yaşar hakkında açılan davanın ilk duruşması 25 Nisan 2023’te görüldü. Davanın 22 Haziran 2023’te görülen ikinci duruşmasında esas hakkındaki mütalaasını sunana iddia makamı, Yaşar’ın atılı suçlamadan cezalandırılmasını talep etti.
