Bu hafta da birçok gazetecilik ve ifade özgürlüğü davasının duruşmaları görülecek. İşte haftanın duruşma takvimi:
28 Kasım Pazartesi
Zaman Gazetesi davası kapsamında Temmuz 2018’de “örgüt üyeliği” suçundan mahkum edilen köşe yazarları Şahin Alpay, Ali Bulaç, Mümtaz’er Türköne, Ahmet Turan Alkan ile ilk yargılamada beraat eden editör Mehmet Özdemir’in yeniden yargılandığı davanın dokuzuncu duruşması İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde, saat 13.00’da görülecek. Dosyanın temyiz incelemesini 2020 yılının Eylül ayında tamamlayan Yargıtay 16. Ceza Dairesi, Zaman Gazetesi davasında Türköne, Alpay ve Bulaç’ın “örgüt üyeliği” suçu uyarınca aldıkları cezaları bozmuş, köşe yazarlarının eylemlerinin “örgütün hiyerarşik yapısına dahil olmaksızın bilerek ve isteyerek yardım” suçunu oluşturduğuna hükmetmişti. Yüksek mahkeme, editör Mehmet Özdemir hakkında verilen beraat kararını da bozarak Özdemir’in “örgüt üyeliği” suçundan yargılanmasına hükmetmişti. 7 Nisan 2022 tarihinde görülen altıncı duruşmada esas hakkındaki mütalaasını açıklayan savcı, Ali Bulaç, Şahin Alpay, Mümtazer Türköne ve Ahmet Turan Alkan’ın “üye olmamakla birlikte örgüte yardım etmek” suçundan cezalandırılmalarını istedi. Savcı, hakkında yakalama emri bulunan Mehmet Özdemir’in dosyasının da tefrik edilmesini talep etti.
29 Kasım Salı
Vice News muhabirleri Philip John Pendlebury’nin “silahlı terör örgütüne bilerek isteyerek yardımda bulunmak suretiyle üye olmak”, JacobPhilip John Gingell (Jake) Hanrahan ile birlikte tercüman ve rehberlerinin “Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkındaki Kanuna muhalefet”, “örgüt propagandası yapmak” ve “örgüte bilerek isteyerek yardımda bulunmak suretiyle üye olmak” suçlamalarıyla yargılandıkları davanın 15. duruşması Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesinde, saat 09.00’da görülecek. Vice News muhabirleri, sokağa çıkma yasaklarının ilan edildiği Cizre, Silopi, Nusaybin ve Sur kentlerinde yaşananlara ilişkin belgesel çekimi yapmak amacıyla geldikleri Diyarbakır’da 2015 yılının Ağustos ayında gözaltına alınmış ve ardından sınır dışı edilmişlerdi. Davada beş yıldır sınır dışı edilen gazetecilerin savunmalarının alınması için yazılan istinabeye verilecek cevap bekleniyor. Gazetecilere istinabe aracılığıyla sorulması istenen sorular arasında “neden not tuttun?” ve “neden görüntü çektin?” soruları da bulunuyor.
Kanun Hükmünde Kararname ile kapatılan Dicle Haber Ajansı (DİHA) muhabiri Şerife Oruç’un “örgüt üyeliği” suçlamasıyla yargılandığı davanın 22. duruşması Batman 2. Ağır Ceza Mahkemesinde, saat 09.40’ta görülecek. DİHA muhabiri Oruç, haber takibi sırasında Batman’da gözaltına alınmış ve “örgüt üyeliği” iddiasıyla 5 Temmuz 2016 tarihinde tutuklanmıştı. Hakkında aynı suçlamayla dava açılan Oruç, 9 Temmuz 2018 tarihinde görülen duruşmada tahliye edilmişti. Oruç, tahliyenin hemen ardından tutuklu olduğu dönemde hakkında yakalama kararı çıkarıldığı gerekçesiyle tekrar gözaltına alınmış, 10 Temmuz 2018 tarihinde serbest bırakılmıştı. Mahkeme, son dört duruşmadır Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığına, savcılığın gazeteci Oruç hakkında yürüttüğü soruşturmanın akıbetinin öğrenilmesi için yazılan yazıya cevap bekliyor. Mahkeme, davanın 17 Şubat 2022 tarihinde görülen 19. duruşmasına kadar da Oruç’un tutuklanmasına sebebiyet veren gizli tanığın dinlenmesini beklemiş ve bulunamayan gizli tanığın dinlenmesinden vazgeçerek soruşturma aşamasında verdiği ifadenin okunmasına karar vermişti. Mahkeme, davanın 23 Haziran 2022 tarihinde görülen 21. duruşmasında ise Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığından 2022 esaslı soruşturmanın sorulmasına karar vermişti.
Savunmanlığını MLSA’nın üstlendiği gazeteci Sezgin Kartal’ın Fuat Uğur’un şikayeti üzerine “sesli, yazılı veya görüntülü bir ileti ile hakaret” suçlamasıyla yargılandığı davanın ikinci duruşması İstanbul 24. Asliye Ceza Mahkemesinde, saat 09.40’ta görülecek. İddianamede gazeteci Kartal’a yöneltilen suçlamaya 21 Haziran 2021 tarihinde şahsi sosyal medya hesabından yaptığı ve Uğur’un Türkiye Gazetesi’nde 19 Haziran 2021 tarihindeki yazısını eleştirdiği paylaşım delil olarak gösteriliyor. İddianame savcısı, suçlama konusu paylaşımın Uğur’un Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir il binasına yapılan saldırıyı ve Deniz Poyraz’ın katledilmesini organize edenin HDP olduğunu iddia ettiği yazısına yönelik bir eleştiri olduğuna iddianamede yer vermiyor. Davanın 20 Ekim 2022 tarihinde görülen ilk duruşmasında esas hakkındaki mütalaasını sunan savcı, Kartal’ın kendisine isnat edilen suçu alenen işlediğini iddia ederek cezalandırılmasını talep etti.
Kanun Hükmünde Kararname ile kapatılan Azadiya Welat Gazetesi’nin eski Yazı İşleri Müdürü İsmail Çoban’ın “terör örgütü propagandası yapmak” suçlamasıyla yeniden yargılandığı davanın ilk duruşması Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesinde, saat 10.10’da görülecek. 19 Şubat 2015 tarihinde Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede Çoban’a yöneltilen suçlamaya gazetenin 4 Eylül - 30 Eylül 2014 tarihleri ile 1 Ekim - 21 Ekim 2014 tarihleri arasında gazetede yayımlanan haberler delil olarak gösteriliyor. İddianame savcısı, daha önce gazete ve önceki yazı işleri müdürleri hakkında birçok dava açılsa da “Azadiya Welat gazetesinin yayın politikasında herhangi bir değişiklik yapmaksızın örgütün yayın organı gibi hareket etmek suretiyle suç işlemeye devam ettiği” iddiasıyla Çoban’ın cezalandırılmasını talep ediyor. 2015 yılında Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davada gazeteci Çoban 1 yıl 8 ay 25 gün hapis cezasına çaptırılarak hükmün açıklanmasının geriye bırakılmasına karar verilmişti. Gazeteci Çoban hakkında başka bir suçtan tutuklu bulunduğu Tarsus Cezaevinde yapılan bir arama sırasında yasaklı olduğu iddia edilen Özgürlükçü Demokrasi gazetesi ve bu gazeteye ait kupürleri bulundurmaktan dava açıldı. 2021 yılında Tarsus 8. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen davada Çoban, “infaz kurumuna veya tutukevine yasak eşya sokma” suçundan 2 yıl hapis cezası verildi. Kararın kesinleşmesinin ardından Tarsus 8. Asliye Ceza Mahkemesi, Çoban’a “örgüt propagandası” verilen cezada hükmün açıklanmasını geriye bırakan Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesine ihbarda bulundu. Çoban’ın HAGB denetim süresi içerisinde suç işlediğine kanaat getiren Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi, Çoban hakkındaki HAGB kararının kaldırılmasına ve yeniden yargılama yapılmasına karar verdi.
Gazeteciler Ahmet Memiş, Ali Akkuş, Cemal Azmi Kalyoncu, Gökçe Fırat Çulhaoğlu, Ünal Tanık, Yakup Çetin ve Yetkin Yıldız’ın “örgüte yardım” suçlamasıyla yeniden yargılandıkları davanın altıncı duruşması İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesinde, saat 10.20’de görülecek. Yargıtay 16. Ceza Dairesi, 26 sanıklı davada 17 kişinin cezalarını onamış, 8 kişinin ise hakkındaki hükümleri bozmuştu. Bozma kararında Atilla Taş dışındaki sanıklar hakkında “örgüt üyeliği” suçuna delil olarak öne sürülen eylemlerin örgüt üyesi olarak kabul edilmelerine yeterli olmadığı belirtilmişti. Atilla Taş’ın davaya konu olan eylemlerinin ise hüküm giydiği “örgüte yardım” suçunun değil, “cumhurbaşkanına hakaret” ve “devletin kurum ve organlarını alenen aşağılama” suçlarının unsurlarını içerdiği ifade edilmişti. Davanın 17 Şubat’ta görülen duruşmasında mahkeme, bir dönem Meydan gazetesinde köşe yazarlığı yapmış olan sanatçı Atilla Taş’ın dosyasının ayrılmasına karar vermişti. Mahkeme, davanın 23 Haziran 2022 tarihinde görülen beşinci duruşmasında Çulhaoğlu hakkındaki yurt dışına çıkış yasağının kaldırılmasına karar vermişti.
30 Kasım Çarşamba
Aralarında KHK ile kapatılan Dicle Haber Ajansı (DİHA) eski muhabiri Engin Eren’in de bulunduğu 31 kişinin “örgüt üyeliği”, “2565 sayılı Askeri Yasak Bölgeler ve Güvenlik Bölgeleri Kanunu’na muhalefet etmek” ve “2911 sayılı Gösteri ve Yürüyüş Kanunu’na muhalefet etmek” suçlamalarıyla yargılandığı davanın 34. duruşması Batman 2. Ağır Ceza Mahkemesinde, saat 10.00’da görülecek. 2015 yılının Eylül ayında Türk Silahlı Kuvvetleri ile PKK arasında çıkan çatışmaya engel olmak amacıyla, aralarında HDP Milletvekili Ayşe Acar Başaran, dönemin Batman Belediyesi Eş Başkanları ve çeşitli sivil toplum örgütü temsilcilerinin de olduğu 83 kişi çatışma alanı Batman’ın Sason ilçesine bağlı Kelhasan kırsalına “canlı kalkan” olarak gitmek istemişti.Eylemi gazeteci olarak takip eden Eren de gözaltına alınmıştı. 3 Haziran 2022 tarihinde görülen 30. duruşmada esas hakkındaki mütalaasını sunan savcı, Engin Eren ile birlikte 29 sanığın “silahlı örgüt adına suç işlemek suretiyle örgüte üye olmak”, “görevi yaptırmamak için direnmek”, “2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet etmek”, ve “2565 sayılı Askeri Yasak Bölgeler ve Güvenlik Bölgeleri Kanunu’na muhalefet etmek” suçlarından cezalandırılmasını talep etmişti.
1 Aralık Perşembe
Savunmanlığını MLSA’nın üstlendiği gazeteci Zübeyde Sarı’nın “halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etmek” suçlamasıyla yargılandığı davanın dördüncü duruşması Bakırköy 24. Asliye Ceza Mahkemesinde, saat 10.20’de görülecek. İddianamede gazeteci Sarı’ya yöneltilen suçlamaya Anayasa Mahkemesinin hukuka aykırı olduğuna kanaat getirdiği “sanal devriye” yöntemi ile elde edilen 11 sosyal medya paylaşımı delil olarak gösteriliyor. Suçlamaya delil olarak gösterilen sosyal medya paylaşımları içerisinde “Dersim katliamı” ve “Kobani” ifadelerini içeren sosyal medya paylaşımları da bulunuyor.
Charlie Hebdo dergisinin genel direktörü Julien Serignac, yazı işleri müdürü Gerard Biard, genel yayın yönetmeni Laurent Sorurisseau ve karikatürist Alice’in “cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla yargılandıkları davanın üçüncü duruşması Ankara 2. Asliye Ceza Mahkemesinde, saat 10.44’te görülecek. Serignac, Biard, Sorurisseau ve Petit’e yöneltilen suçlamaya dergide 28 Ekim 2020 tarihinden yayımlanan ve Recep Tayyip Erdoğan'ın fotoğrafının bulunduğu bir karikatür delil olarak gösteriliyor. İddianame savcısı, karikatür ile cumhurbaşkanına hakaret edildiğini iddia ederek 4 yıl 8 aya kadar hapis cezası talep ediyor.
Sanatçı İlyas Salman’ın “Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Türkiye Büyük Millet Meclisini, Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ve devletin yargı organlarını alenen aşağılamak” suçlamasıyla yargılandığı davanın üçüncü duruşması Anadolu 54. Asliye Ceza Mahkemesinde, saat 14.30’da görülecek. İddianamede Salman’a yöneltilen suçlamaya Salman’ın bir söyleşide sarf ettiği sözler delil olarak gösteriliyor. İddianame savcısı, her ne kadar söyleşi 23 Ocak 2021 tarihinde ilk olarak Yol TV’de yayınlanmış olsa da söyleşinin Oda TV’nin Facebook hesabında paylaşıldığına iddianamede yer veriyor. Salman, Yol TV’de yayınlanan söyleşinin ardından “Türk milletine hakaret ettiği” iddiasıyla hükümete yakın medya organlarında hedef alınmıştı. Davanın 13 Eylül 2022 tarihinde görülen ikinci duruşmasında esas hakkındaki mütalaasını sunan savcı, Salman’ın TCK 301 uyarınca cezalandırılmasını talep etmişti.
*Bu işin hakları, Atıf-Gayriticari (CC BY-NC) Lisans ile kısmen saklıdır. Bu iş, MLSA’ya atıf ile ve ticari olmayan amaçlar ile kullanılıp dağıtılabilir.
Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) haber alma hakkı, ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğü alanlarında faaliyet yürüten bir sivil toplum kuruluşudur. Derneğimiz başta gazeteciler olmak üzere mesleki faaliyetleri sebebiyle yargılanan kişilere hukuki destek vermektedir.