Gazeteci Mehmet Emin Kurnaz'ın “Çetelerin İktidarı” başlıklı BirGün Pazar eki gerekçe gösterilerek “cumhurbaşkanına hakaret” ve “kamu görevlisine hakaret” suçlamaları ile yargılandığı davanın dördüncü duruşması İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.Kurnaz ve avukatı Ali Deniz Ceylan'ın hazır bulunduğu duruşmaya Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı temsilen avukat Melih Tüfenkci de katıldı. Article19'in de takip ettiği duruşmada savcı, bir önceki celse Kurnaz'ın üzerine atılı suçlamalardan cezalandırılmasını talep ettiği mütalaasını tekrar etti.Erdoğan'ın avukatı Melih Tüfenkci, mütalaaya katıldıklarını belirterek bu doğrultuda karar verilmesini talep etti.Önceki savunmalarını tekrar ettiğini ifade eden gazeteci Mehmet Emin Kurnaz da “Kamu yararını olduğunu düşündüğümüz bir haber yaptık. Beraatimi talep ediyorum” dedi.
‘Siyasi eleştiri niteliğindedir’
İcra Müdürlüğünde görevli olan bir memura karşı kullanılmış “çete” kelimesinin hakaret kapsamında olmadığıyla ilgili Yargıtay 4. Ceza Dairesinin bozma kararı olduğunu söyleyen avukat Ali Deniz Ceylan, “Müvekkil, ‘çete’ ifadesini Bahçeli ve Erdoğan'a karşı değil, Alaattin Çakıcı ve Sedat Peker için kullandığını daha önce söylemişti. Katılanlara yönelik hakaret kastı yoktur. Ayrıca cumhurbaşkanına hakaret suçu yönünden AİHM, Vedat Şorli kararında 299. maddenin ifade özgürlüğünün ihlali niteliğinde olduğunu tespit etmiştir” diye konuştu.Müştekilere yönelik doğrudan bir ifadenin yer almadığını söyleyen Ceylan, “Siyasi eleştiri niteliğinde ve öyle anlaşılmalıdır. Etki değerlendirmesi açısından baktığımızda bu manşet ne cumhurbaşkanı ne de Bahçeli üzerinde hayatlarını etkileyecek düzeyde değildir. Hukuka uygun olduğunu düşünüyoruz ve beraat kararı verilmesini talep ediyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanı vekili Melih Tüfenkci, “Örgütlü suçlardan ceza aldığını söylediği kişiler cumhurbaşkanı ile aynı karede gösterilmiştir. Türk Dil Kurumu, ‘çete’ kelimesini yasadışı işler yapmak, toplumu korkutmak amacıyla bir araya gelmiş topluluk olarak tanımlanmaktadır. Herkesçe bilindiği üzere cumhurbaşkanına hakaret suçu devlete karşı işlenen suçlar kategorisindedir. Burada korunan cumhurbaşkanlığı makamıdır. Dava konusu eylemin cumhurbaşkanının onurunu zedeleyecek nitelikte olduğu aşikardır” diye konuştu.AİHM kararlarının tavsiye niteliğinde olduğunu söyleyen Tüfenkci şöyle devam etti: “Sayın mahkemeler iç hukukumuzda yürürlükte bulunan kanun ve içtihatlara göre karar vermektedir. İç hukuktaki bir kural ve kanun düzenlemeye yönelik yolları tüketmeden AİHM kararlarının uygulanması iç hukuku tamamen AİHM'e emanet etmeye ve iç hukukumuzu geçersiz kılmaya neden olmaktadır. Mütalaa doğrultusunda ceza talep ediyoruz.”
‘Çetelerin iktidar olmaya çalıştığını haberleştirmek istedim’
“Çetelerin iktidarı” ifadesini neden kullandığını anlatan Kurnaz, “Suç örgütü lideri olmaktan hüküm giymiş kişilerin devletin gizli bilgilerini yayınlamaya kalkışmasıyla devleti uyarmaya yönelik ve çetelerin iktidar olmaya çalıştığını haberleştirmek istedim. Katılanlara yönelik bir söylemim yoktur” dedi.Söz konusu görsellerin müvekkil tarafından oluşturulmadığını, zaten var olduğunu belirten avukat Ceylan, “Katılanların siyasi konumu gereği toplumdaki insanların hayatlarını doğrudan etkileyen yetkileri vardır. Bu kadar geniş yetki kullanıp eleştirilere tahammülü olmamak ifade özgürlüğü içtihadı gereğince kabul edilebilir bir husus değildir. Uluslararası sözleşmelerin iç hukukun üstünde olduğu çatışma halinde sözleşme hükümlerinin ve ilgili uluslararası mahkeme kararlarının uygulanacağı bir yorum değildir. Anayasanın 90. maddesinin 5. fıkrası bu hususu açıkça düzenlemiştir” diye belirtti.Karar verilmek üzere dosyanın incelemeye alınmasına hükmeden mahkeme, davayı 20 Ekim'e erteledi.*Bu işin hakları, Atıf-Gayriticari (CC BY-NC) Lisans ile kısmen saklıdır. Bu iş, MLSA’ya atıf ile ve ticari olmayan amaçlar ile kullanılıp dağıtılabilir.
Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) haber alma hakkı, ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğü alanlarında faaliyet yürüten bir sivil toplum kuruluşudur. Derneğimiz başta gazeteciler olmak üzere mesleki faaliyetleri sebebiyle yargılanan kişilere hukuki destek vermektedir.
