Sosyal hesabından TRT’de yayınlanan Diriliş Ertuğrul adlı diziye ilişkin yaptığı paylaşım nedeniyle Türk Ceza Kanunu’nun 130. Maddesinde düzenlenen “kişinin hatırasına hakaret” suçlamasıyla Van’da gözaltına alınan gazeteci Oktay Candemir, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.2002 yılından bu yana aktif gazetecilik yapan Oktay Candemir’in yazdığı yazılar nedeniyle bugüne kadar hakkında 40 soruşturma açıldı ve bunların 5’i davaya dönüştü. Dün Van’da evinde arama yapıldıktan sonra gözaltına alınan Oktay Candemir, gözaltına alınma sürecini ve karakol ile adliyede yaşadıklarını MLSA’ya anlattı.
“Evimin etrafı panzerlerle sarılmıştı”
Dün saat 14:30’da Van Barosu’nun düzenlediği basın açıklamasını takip ederken bir polis memurunun kendisini aradığını söyleyen Candemir, “Beni arayan kişi polis memuru olduğunu, hakkımda yakalama kararı bulunulduğunu ve evimin önünde olduklarını söyledi. 15 dakika içinde eve gelmemem durumunda da kapıyı kıracaklarını ifade etti. Bunun üzerine haberi bırakıp eve gittim. Panzerler, polis araçları, onlarca özel harekat timi evimin bulunduğu binayı sarmıştı. Eve girdik birlikte. Yarım saat boyunca arama yaptılar. Bilgisayarıma, kitaplarıma, arşivime ve telefonuma el koydular,” dedi.Daha sonra Van Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube’ye götürüldüğünü anlatan Candemir, devamını şöyle anlattı:“Karakolda neyle suçlandığımı sordum. ‘Osmanlı padişahlarına hakaret etmişsin’ dediler. ‘Bu muydu?’ dedim. ‘Beni çağırsaydınız gelirdim’ dedim. Polis memuru, savcının kendilerine ‘yakalayın, evini arayın’ dediğini söyledi. Paylaşımı benim yapıp yapmadığımı sordular. ‘Evet ben yaptım ama hakaret etmedim. Dizinin ismini ti’ye aldım’ dedim. İfade işlemi bittikten sonra akşam saat 20.00’de Sanayi Polis Karakolu’na götürüp, nezarete koydular.”
İki dosya için birden imza zorunluluğu
Bu sabah Van Adliyesi’ne çıkarıldığını, savcının ise ifade almadan kendisini Sulh Ceza Hâkimliğine sevk ettiğini kaydeden Candemir, “Savcı ifademi almadan mahkemeye sevk etti. Adli kontrol şartıyla bırakıldım. O an mahkemeye zaten başka davadan imzaya gidiyorum dedim. Bunu da eklediler ve ‘ikisini birlikte atarsın’ dediler. TCK’nın 130. Maddesi kapsamındaki suçlama için bir gün dahi gözaltında kalmamam gerekiyordu” dedi.
Ortada şikayetçi yok
Karakolda kendisine ortada şikayetçi bulunmadığının söylendiğini aktaran gazeteci Oktay Candemir, “TCK’nın 130. Maddesi’ne göre birine hakaret edilmişse şayet ölen kişinin yakınlarının şikayetçi olması lazım. Ben polis memuruna sordum, ‘şikayetçi yok’ dediler. Demek ki Fatih’in torunu yaşıyor bir yerlerde” ifadelerini kullandı.
“Kayyımları yazdığım için birileri rahatsız oldu”
Yaşadıklarının, gerçekleri yazan gazetecilere yönelik bir gözdağı niteliği taşıdığını ifade eden Candemir, “Uzun yıllardır Van’da gazetecilik yapıyorum. Son dönemlerde kayyımların yanlış politikalarını yazıyorum. Bundan rahatsız oldular. Yazmamızı istemiyorlar. ‘Van güllük gülistanlık; hiçbir sorun yok’ demeye çalıyorlar. Bizim yazdıklarımız düşünce özgürlüğü kapsamındadır, yazmaya çizmeye devam edeceğim” dedi.Karakolda TRT’de yayınlanan Diriliş Ertuğrul adlı diziye ilişkin paylaşımın yanı sıra İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile ilgili bir paylaşımın da kendisine sorulduğunu kaydeden Candemir, “Sanırım bu konuda da dava açacaklar. 1980’de Kenan Evren’e sormuşlar, ‘Ne olacak düşünme özgürlüğü?’ diye. O da ‘Destekliyoruz özgürlüğü ama konuşmasınlar’ demiş. Şimdilerde ise konuşmayı bırak, basın özgürlüğünü aklından bile geçirmeyeceksin diyorlar” ifadelerini kullandı.
Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) haber alma hakkı, ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğü alanlarında faaliyet yürüten bir sivil toplum kuruluşudur. Derneğimiz başta gazeteciler olmak üzere mesleki faaliyetleri sebebiyle yargılanan kişilere hukuki destek vermektedir.