Duruşma Haberleri

Elçi’nin ailesi keşif istedi, mahkeme reddetti

Elçi’nin ailesi keşif istedi, mahkeme reddetti

DENİZ TEKİN

Diyarbakır Barosu eski Başkanı Tahir Elçi cinayeti davasında mahkeme, Elçi ailesi avukatlarının olay yerinde keşif yapılması, kamera görüntülerin incelenmesi yönündeki taleplerini reddetti. TBB Başkanı Erinç Sağkan, “Gizli bir el bu cinayetin üstünü örtmeye çalışıyor” dedi.

Elçi cinayeti davasının dokuzuncu duruşması bugün (29 Kasım 2023) Diyarbakır 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Davanın öncesinde polis duruşma salonu önünde ve adliye çevresinde çok yoğun güvenlik önlemi aldı. Tutuksuz yargılanan sanık polisler Mesut Sevgi Hatay’dan, Fuat Tan Elazığ’dan ve Sinan Tabur ise Malatya’dan Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla duruşmaya katıldı. Duruşmada Tahir Elçi’nin eşi avukat Türkan Elçi, Elçi’nin kardeşleri Mehmet Elçi, Ömer Elçi Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Erinç Sağkan, Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren, Elçi ailesinin avukatları katıldı. Duruşmayı Tahir Elçi İnsan Hakları Vakfı, İHD, Hafıza Merkezi, TİHV, kentteki sivil toplum örgütlerinin temsilcileri ile Ankara, Adana, Mersin, Tekirdağ, Çanakkale, Giresun, Van, Siirt, Bitlis, Batman, Şırnak, Mardin, Urfa, Antep, Zonguldak, İzmir, İstanbul, Samsun, Giresun baro başkanları ve yöneticileri katıldı. Duruşmayı HEDEP milletvekilleri Cengiz Çandar, Sevilay Çelenk ve CHP milletvekili Sezgin Tanrıkulu da izledi. Duruşmayı Cenevre, Paris, İtalya, Galler barolarından avukatlar katıldı.

2 yıldır beklenen TÜBİTAK raporu dosyaya girdi

Dava, celse arasında dava dosyasına gelen evrakların okunmasıyla başladı. Türkiye Bilimsel Ve Teknolojik Araştırma Kurumu Başkanlığı’nın (TÜBİTAK) Elçi’nin hayatını kaybettiği olay mahallini gören, ancak “bozuk olduğu için kayıt yapmadığı” ileri sürülen Mardin Kebapevi isimli işyerine ait Veraz marka kayıt cihazına ilişkin hazırladığı rapor okundu. Raporda, Veraz marka cihazın kayıtları dikkate alındığında ‘cihaz üzerinde ekleme-çıkarma-kesme-montaj-silme’ türünde bir kaydın bulunmadığı ileri sürüldü. Raporda, Elçi’nin hayatını kaybettiği Yenikapı Sokağı gördüğü düşünülen 4 no’lu kamerada görüntü olmadığı savunuldu.

“3 kamera görüntüsünün olmaması şüpheli değil mi?”

Mahkeme başkanının rapora ilişkin söz verdiği Türkan Elçi “bir diyeceğim yok” dedi. Elçi ailesi avukatlarından Gamze Yalçın, TÜBİTAK’ın hazırladığı rapora ilişkin söz aldı. Yalçın cinayetin üzerinden 8 yıl geçmesine rağmen etkin bir soruşturma ve yargılama yapılmadığını, delillerin toplanmadığını belirtti. Olaydan sonra yapılan ilk keşifte olay yerinden uzakta olan 43 delilin toplandığını dile getiren Yalçın, Elçi’nin vurulduğu yerdeki delillerin korumadığını, “sokak ortasında” bırakıldığını, deliller koruma altına alınmadığı için de dava dosyasında bir ilerleme sağlanamadığını ifade etti.  Yalçın, soruşturma aşamasında tanıkların savcılar tarafından baskı altına alınmasının bir hukuk garabeti olduğunu söyledi.

Elçi, Sur ilçesindeki çatışmaların kentteki kültürel ve tarihi varlıklar üzerinde yarattığı tahribata dikkat çekmek için, 28 Kasım 2015 günü, Dört Ayaklı Minare önünde yaptığı basın açıklaması sonrasında öldürülmüştü. Cinayet mahalli olan Yeni Kapı Sokağı gören PTT’ye ait güvenlik kamerasında 17 dakikalık görüntü ile polisin olay anında çektiği görüntülerin 13 saniyesinin kayıp olduğunu hatırlatan Yalçın, Elçi’nin vurulmanı anını gösterdiğini düşündükleri Mardin Kebap Evi’nin 4 no’lu kamerasının da çalışmadığını belirterek, “Tahir Elçi’nin vurulma aralığını gösteren bu 3 kameranın görüntülerinin olmaması şüpheli değil mi” diye sordu.

“Kayıp olan 3 delil cinayeti aydınlatacak nitelikte”

TÜBİTAK’ın Mardin Kebapevi’ne ait görüntülere ilişkin hazırladığı raporun bilimsellikten uzak olduğunu aktaran Yalçın, aynı işyerinin 3 kamarası çalışırken, Elçi’nin vurulduğu yeri gören ve olay anını gösteren 4 no’lu kameranın çalışmadığının söylenmesinin kabul edilmez olduğunu vurguladı. Bu kameranın cinayet öncesindeki tarihlerde görüntü çektiği yönündeki tespiti kabul etmediklerini dile getiren Yalçın, olay günü bu işyerinin kameralarının çalıştığını kaydetti.

Bu davada görsel kayıtlar üzerinden delillerin karartıldığını vurgulayan Yalçın, olay yerini gören ve kayıp olduğu söylenen 3 kamera kaydının Elçi cinayetini aydınlatacak deliller olduğunu belirtti. Yalçın, dosyadaki delillerin bir bütün olarak karartıldığını, etkin soruşturma yükümlülüğünün yerine getirilmeyerek Elçi’nin yaşam hakkının ihlal edildiğini ifade etti.  Yalçın, görüntülerin tekrar incelenmesini talep etti.

Karaman: “Delillere doğrudan müdahale edildi, deliller karartıldı”

Avukat Mahsuni Karaman ise Elçi davasının eksik ve isteksiz bir şekilde yürütüldüğünü gördüklerini aktararak, “Bu cinayeti sadece kör balıkçı görmedi, 2 kamera da gördü” dedi. Mardin Kebapevi’ne ait 4 no’lu kameranın görüntülerine doğrudan müdahale edilerek delillerin karartıldığını söyleyen Karaman, 2015 yılından beri bu delillerin peşinde olduklarını belirtti.

Polis kamerasındaki 13 saniyelik kayıp görüntü olmasının nedenin bu görüntülerin montajlanması olduğuna işaret eden Karaman, bu görüntüler montajlanarak Elçi’nin vurulma anlarının çıkarıldığını düşündüklerini dile getirdi.  TÜBİTAK’ın hazırladığı raporu eleştiren Karaman, raporda görüntülerin 2010 yılına ait olduğuna ilişkin tespitin  “oyun” ve “ manipülasyon” olduğunu söyledi. Olay yerini gören kameranın çalışmaması, işyerini içini gören 3 kameranın çalışmasının hayatın olağan akışını aykırı olduğunu vurguladı. Karaman, mahkemenin bu taleplerini değerlendirip görüntüler konusunda yeniden rapor aldırılmasını istedi.

Olay yerinde sanık ve tanıkların da hazır olduğu keşif yapılması istendi

Zahide Beydağı Tıraş Öneri ise olay yerinde keşif yapılması ve tanıkların dinlenmesi konusundaki taleplerinin daha önce mahkeme tarafından reddedildiğini hatırlattı. Elçi’nin vurulduğu yerde gerçek anlamda bir keşif yapılmadığını, davada etkin bir soruşturma yürütülmediğini kaydeden Öneri,  olay yerinde sanık ve tanıkların hazır olduğu bir keşif yapılarak, bunu kayıt altına alınmasını istedi. Öner, keşfin sadece olay yeriyle değil, istihbaratçı polislerin PKK üyeleri takip ettiği yerden başlaması gerektiğini de sözlerine ekledi.

Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren ise Türkiye’deki hukuk ve hak örgütlerinin Elçi’nin hayatını kaybettiği yerde anma yapmasının çok önemli olduğunu belirterek, bununla Elçi davasının cezasız kalmayacağı mesajı verildiğini aktardı. Eren, bu dava ilerlemenin sağlanması için mahkemenin kendileriyle birlikte hareket etmesini istedi.  Soruşturma aşamasında savcının, tanıkları manipüle ettiğini, tanıkların mahkemede verdiği ifadelerle ortaya çıktığını hatırlatan Eren, mahkeme heyetinin suç işleyen savcı hakkında herhangi bir işlem yapmadığını söyledi.

Türkiye’de yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığının herkesin sorunu olduğunu aktaran Eren, Kürtlerin mağdur olduğu dosyalarda doğal yargıçlık ilkesinin uygulanmadığını belirtti. Adaletin tecelli etmeyeceği şüphesi nedeniyle herkesin duruşma salonunda olduğunu dile getiren Eren, mahkemenin daha önce reddettiği talepleri kabul etmesini istedi.

Dönemin Başbakanı Davutoğlu’nun dinlenmesi istendi

TBB Başkanı Erinç Sağkan ise Elçi cinayeti soruşturması eksik yürütüldüğünü, yargılamanın da etkin yürütülmediğini belirterek bu davanın Diyarbakır Barosu’nun verdiği uzun uğraşların sonucunda bu aşamaya geldiğini söyledi. Sanıkların mahkemeye getirilmemesi nedeniyle avukatların çarpraz sorgu haklarının ellerinden alındığını kaydetti. 

Elçi cinayeti için “siyasi suikast” diyen dönemin Başkanı Ahmet Davutoğlu’nun beyanlarının somut olduğunu ve tanık olarak mahkemede dinlenmesi gerektiğini vurguladı. Bu cinayetin 8 yıldır aydınlatılmaya çalışıldığını, ancak gizli bir elin cinayetin üstünü örtmeye çalıştığını söyleyen Sağkan, “Bu dosyanın bu yargılama pratiğiyle gittiği yeri görüyoruz ve bundan endişeliyiz. Yargılamayı siyasetinden gölgesinden çıkarmak adil yargılama yapılmasını istiyoruz. Adil yargılanma hakkı kapsamında bütün taleplerin kabul edilmesini istiyoruz” dedi.

Daha önce davaya katılma talebi reddedilen Ankara, Van, İzmir, Mardin, Samsun, Kocaeli, Çanakkale, Giresun, Tekirdağ, Batman, İstanbul, Bitlis, Adana, Siirt, Mersin baro başkanları sırayla söz alarak, davaya neden katılmak istediklerini, davada yaşanan hukuka aykırılıklara değindi.

Savunmaların ardından duruşma savcı esas hakkında görüşünü açıkladı.  Elçi’nin hayatını kaybettiği olay yerin keşif yapılması, kamera görüntüleriyle ilgili yeni bir bilirkişi raporu aldırılması, Elçi'nin öldürülmeden önce yapılan tehditlerin araştırılması yönündeki Elçi ailesi avukatlarının taleplerinin reddedilmesini istedi. Savcı,  Uğur Yakışır dosyasının ayrılmasını talep ederek, esas hakkındaki mütalaasını hazırlaması için dosyanın kendisine gönderilmesini istedi. Mütalaaya karşı söz verilen sanık Mesut Sevgi, Fuat Tan ve Sinan Tabur bir diyeceklerinin olmadığını söyledi.

Mahkeme, Elçi ailesi avukatlarının tüm taleplerini reddetti

Aranın ardından kararını açıklayan mahkeme, Tahir Elçi’nin öldürüldüğü yerde keşif yapılması ve olay anını gösterebilecek kamera kayıtlarının tekrar incelenmesinin yargılamaya yenilik katmayacağı gerekçesiyle Elçi ailesinin taleplerin reddine,  dosyanın esas hakkında görüşünü hazırlaması için savcılığa gönderilmesine karar verdi.

Bir sonraki duruşma 6 Mart’ta görülecek. Mahkeme, sanık Uğur Yakışır’ın dava dosyasının Elçi dava dosyasından ayrılmasına karar verdi.

 Duruşma sonrasında Elçi ailesi avukatlar, Baro başkanları ve davayı izleme gelen avukatlar Diyarbakır Adliyesi önünde açıklama yaptı.

Image

Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) haber alma hakkı, ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğü alanlarında faaliyet yürüten bir sivil toplum kuruluşudur. Derneğimiz başta gazeteciler olmak üzere mesleki faaliyetleri sebebiyle yargılanan kişilere hukuki destek vermektedir.