DENİZ TEKİN
Liseden hemen sonra gazeteciliğe başlayan Yaşar Parlak, meslek hayatının neredeyse tamamını Silvan’da geçirdi. Meslek hayatına birçok başarıyı sığdıran Parlak, 2004 yılında Şehitler Şehri Silvan kitabını yayımladı. Parlak, 1991-2004 yılları arasında Silvan’da yaşanan, Hizbullah ve JİTEM’in faili olduğu 250 cinayet, 45 yaralama, 111 işkence, 13 zorla kaybetme ve 316 zorunlu göç gibi insan hakları ihlallerini ayrıntılarıyla anlatıp kayıt altına aldığı ve benzer olayların bir daha yaşanmamasına katkı sağlamasını umduğu kitabını yayımladıktan üç ay sonra, 18 Ağustos 2004 günü Silvan'da Selahaddin Eyyubi Camisi'nin avlusunda Hizbullah’ın infaz yöntemine benzer bir şekilde, ensesine tek kurşun sıkılarak katledildi.
Bürokrasinin çarklarında ilerlemeyen bir soruşturma


‘Babam Silvan’da gazetecilik yapmaktan vazgeçmedi’
Babasının öldürülmesinin ardından Silvan Mücadele Gazetesi’nin başına geçen gazeteci Ferhat Parlak, babasının vasiyeti olarak gördüğü ve kitabın önsözünde bahsettiği eksiklikleri tamamlamaya çalışıyor. Bu coğrafyada doğruları yazan, gerçekleri gün yüzüne çıkaran gazetecilerin bunun bedelini ölüm ya da hapisle ödediğini belirten Parlak, “Babam Yaşar Parlak bunlardan biriydi. Gazetecilerin zorla kaybettirildiği, faili meçhul cinayetlere kurban gittiği 90’lı yıllarda babam Silvan’da gazetecilik yapmaktan vazgeçmedi. Babam, 90’larda PKK yöneticileriyle yaptığı röportaj ve diğer haberleri nedeniyle Devlet Güvenlik Mahkemesinde (DGM) yargılandı, karakolda işkence gördü, ölümle tehdit edildi. Daha sonra Genelkurmay Başkanlığı tarafından hazırlandığı ortaya çıkan, 1997 tarihli ‘Andıç’ adı verilen belgede hedef gösterilen yedi gazeteci arasındaydı” dedi.
Silvan Mücadele Gazetesi hakkında 43 dava ve soruşturma açıldı
Parlak, babasından devraldığı gazetecilik mesleği nedeniyle birçok baskı ve tehdide maruz kaldığını söyledi: “Rahmetli babamın 90’lı yıllarda yaşadığı zorlukları bugün daha iyi anlıyorum. Babamın 2004’te yayımladığı Şehitler Şehri Silvan kitabının üçüncü baskısını yaptıktan sonra 15 ay cezaevinde kaldım. Babam bu kitabı yayımlayarak canından oldu. Ben de devletin sürekli hedefi haline geldim. 1988’de babamın kurduğu ve babamın vefatının ardından başına geçtiğim Silvan Mücadele Gazetesi hakkında şimdiye kadar toplam 43 soruşturma ve dava açıldı. Silvan’da 2015’te ilan edilen sokağa çıkma yasakları ve çatışmalar sırasında yaşananlara dair yaptığım haberler nedeniyle hedef gösterildim. Haber takibi yaptığım sırada iki defa keskin nişancı polislerin hedefi oldum, ölümden döndüm. Gazetemizin internet haber portalı silvanmucadele.com mahkeme kararıyla erişime kapatıldı. Bu dönemde yaptığım haberler nedeniyle 15 ay tutuklu kaldım ve sonra beraat ettim. Şu an kamuoyuna sosyal medya üzerinden haber paylaşımları yapıyorum” dedi.İhbarlarla cinayet soruşturması yönlendirilmiş olabilir
Babasının öldürülmesinden sonra başlattıkları hukuk mücadelesinden bir sonuç alamadıklarını söyleyen Parlak, “Silvan Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından etkin bir soruşturma yürütülmüyor. 2015 yılından beri soruşturma dosyasına gelmiş bir bilgi ya da belge yok. Daimi arama kararı verildiği 2017 yılından beri dosyada tek bir yaprak bile kımıldamamış. Soruşturma bu haliyle devam ederse ortada faili meçhul kalmış bir cinayet, cezasızlıkla sonuçlanmış bir dava kalacak” dedi. Dosyada delil olarak kabul edilen isimsiz ihbarlar için mahkemenin “soyut ve asılsız” değerlendirmesinde bulunduğunu hatırlatan Parlak, polise yapılan isimsiz ihbarları kimin yaptığının halen tespit edilmediğine dikkat çekti. Parlak’a göre ihbarların asıl amacı dikkatleri farklı yöne çekerek cinayetin asıl nedenini ve arkasındaki failleri gizlemekti. Babasının hiç kimseyle kişisel bir husumetinin olmadığını ifade eden Parlak, bu davanın sonuna kadar takipçisi olacaklarını vurguladı.Yaşar Parlak Kimdir?
