Mersin - Aralarında gazeteci Cemil Uğur’un da olduğu 39 üniversite öğrencisinin yargılandığı davanın karar duruşması 13 Şubat tarihinde Mersin 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Cemil Uğur’un da aralarında olduğu 39 üniversite öğrencisi hakkında 2015 yılında Mersin Üniversitesi kampüsünde Nihal Atsız anması düzenleyen ırkçı grubu protesto ettikleri için “örgüt propagandası yapmak”, “örgüt üyeliği”, “görevi yaptırmamak için direnmek”, “kanuna aykırı yürüyüşe silahsız katılarak ihtara rağmen dağılmamak”, “toplantı ve yürüyüşlere silah veya başka aletlerle katılmak” ve “kamu malına zarar vermek” iddialarıyla dava açılmıştı.Duruşmada tutuksuz yargılanan bazı öğrenciler ile avukatları hazır bulundu. Gazeteci Cemil Uğur ise Mersin’de görülen duruşmaya katılmadı. Savunma yapan öğrenciler, üzerlerine atılı suçlamaları reddederek beraatlerini talep etti. Öğrencilerin avukatları da müvekkillerinin taleplerini yenileyerek, beraatlerini istedi.İddia makamı, gazeteci Uğur ve 38 öğrencinin kendilerine isnat edilen tüm suçlamalar için ayrı ayrı cezalandırılmalarını istedi. Mahkeme heyeti ise “örgüt propagandası yapmak”, “örgüt üyeliği” ve “kamu malına zarar vermek” suçlamalarının vasıfları oluşmadığından ötürü tüm sanıkların bu suçlardan ayrı ayrı beraatlerine karar verdi. Mahkeme heyeti, gazeteci Uğur’un da aralarında bulunduğu 12 öğrenciye “kanuna aykırı yürüyüşe silahsız katılarak, ihtara rağmen dağılmamak” suçlamasıyla 2’şer yıl 1’er ay hapis cezası verdi. Mahkeme ayrıca Cemil Uğur’un da arasında olduğu 11 öğrenciye “görevi yaptırmamak için direnmek” suçundan 14’er ay, “2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet” suçundan ise 5'er ay daha hapis cezası verdi. Gazeteci Cemil Uğur’a toplamda 3 yıl 8 ay hapis cezası verildi.
“Bizleri baskı altına alamayacaksınız"
Verilen karara tepki gösteren gazeteci Cemil Uğur, cezanın toplumun haber alma hakkına verilen bir ceza olduğunun altını çizdi. MLSA’ya konuşan Uğur, “2016 yılında darbe yapanların, yani FETÖ’cülerin açtığı davada bugün bizlere ceza veriliyor. FETÖ’cülerle düne kadar kol kola gezenler ‘kandırıldık’ diyerek kurtuluyor. Ama laik, bilimsel ve anadilde eğitim isteyen öğrencilere ve halka haber ulaştıranlara, FETÖ'cülerin açtığı dosyadan cezalar veriliyor. Adaletin rafa kalktığı bugünlerde daha çok demokrasi ve adaleti savunmak gibi bir görevimiz olduğunun farkındayız. Ne ceza verilirse verilsin demokrasi, adalet, özgürlük ve basın özgürlüğünü savunmaktan bizi vazgeçiremeyecekler. Bizler buradayız, hiçbir yere gitmiyoruz. Ama unutmayın ki bizleri hiçbir zaman baskı altına alamayacaksınız. Özgür basın hiçbir zaman susmadı ve susmayacak. Bizleri dört duvar arasına da koysanız, o duvarları yıkıp halka gerçekleri duyuracağız” ifadelerini kullandı.
Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) haber alma hakkı, ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğü alanlarında faaliyet yürüten bir sivil toplum kuruluşudur. Derneğimiz başta gazeteciler olmak üzere mesleki faaliyetleri sebebiyle yargılanan kişilere hukuki destek vermektedir.