DFG Eş Başkanı gazeteci Dicle Müftüoülu’nun karar duruşması öncesi gazetecilik örgütlerinden dayanışma çağrısı
Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) Eş Başkanı ve Mezopotamya Ajansı (MA) editörü Dicle Müftüoğlu’nun gazetecilik faaliyetleri nedeniyle “örgüt üyesi olmak”la suçlandığı davanın karar duruşması 24 Ekim’de görüşecek.
Savunma ekibinde Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) avuklarının da yer aldığı dava kapsamında Dicle Müftüoülu 264 gün tutuklu kalmıştı. Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen beşinci duruşma öncesi MLSA ve DFG tüm gazetecilere karar çıkacağı tahmin edilen duruşmaya katılım sağlayarak destek ve dayanışma çağrısında bulundu.
"Örgüt kurmak ve yönetmek", "örgüt üyesi olmak" iddialarıyla yargılanan Müftüoğlu için 37,5 yıla kadar hapis cezası isteniyor.
DFG’nin yayınladığı dayanışma çağrısında Müftüoülu hakkında hazırlanan 43 sayfalık iddianamenin 41 sayfasında gazeteci hakkında tek bir suçlama bulunmadığı hatırlatıralarak Müftüoğlu’nun Kürt bir gazeteci olarak yaptığı gazetecilik faaliyetlerinin cezalandırılmak istendiği belirtildi. Destek çağrısı metninde şöyle denildi:
“Müftüoğlu'nun 14 Aralık 2023, 18 Ocak ve 29 Şubat 2024 tarihli duruşmalarında Müftüoğlu'nun gazetecilik faaliyetleri dışında dosya kapsamında herhangi bir eylem ve faaliyetinin bulunmadığı ortaya çıktı. Görülen 4 duruşma boyunca da hukuksuzca dinlenen gizli ve açık tanık beyanları gerçekçe gösterilerek 10 ay hapsedilen Müftüoğlu hakkında 13 Haziran’da görülen duruşmada iddia makamı ceza talep etti. Görülen duruşmalarda tanık beyanlarının gerçeği yansıtmadığı, Müftüoğlu’nun benzer iddialarla daha önce yargılandığı bu nedenle dosyanın mükerrer olduğu belirtilmişse de “örgüt üyesi olmak” suçlamasıyla cezalandırılması talep edildi. İddia makamı hazırladığı mütalaada dosyada yer alan tanık ifadeleri dışında farklı tanık ifadelerini de gerekçe göstererek ceza talep etti. Müftüoğlu ve avukatları 24 Ekim’de görülecek duruşmada iddialara karşı son savunmalarını yapacak. 29 Şubat'ta tahliye edilen Müftüoğlu hakkındaki dava 24 Ekim’de görülecek duruşmada karara bağlanacak.
Türkiye'de Kürt gazetecilere yönelik baskılar tüm kamuoyunun gündemindedir. Müftüoğlu defalarca tutuklanan ve yargılanan bu baskı altındaki gazetecilerden sadece biri.
Müftüoğlu, mesleğini icra ederken gazetecilik ilkelerini ve etik kurallarını her zaman korumuş ve savunmuştur. Gazeteciliğin getirdiği zorluklara rağmen kamuoyunu bilgilendirme görevini özveriyle sürdürdü. Bu çalışması nedeniyle Hollanda merkezli Free Press Unlimited tarafından ‘En Dayanıklı Gazeteci’ ödülüne layık görüldü. Müftüoğlu'nun gazetecilik mesleği nedeniyle tutuklanması sadece kendisine değil, basın özgürlüğüne ve demokrasinin temel değerlerine de ciddi bir saldırıdır. Bu bağlamda Dicle Müftüoğlu'nun ve tüm gazetecilerin haklarını koruyacak adımları atmaya ve bu içi boş suçlamalarla cezalandırılmasına ve hapsedilmesine karşı dayanışmaya çağırıyoruz.
Gazeteciliğin demokrasinin ayrılmaz bir parçası olduğunun, gazetecileri korumanın ifade özgürlüğünü ve demokrasiyi korumak anlamına geldiğinin bilinmesini istiyoruz. Dicle Müftüoğlu'nun davası ve benzer gazetecilik davaları dikkate alınarak dayanışmayı büyütme çağrısı yapıyoruz.”
