Van - Gazeteci İdris Yılmaz hakkında 2018 yılında sosyal medyada yaptığı bir paylaşım gerekçe gösterilerek “halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek” suçlamasıyla açılan davanın karar duruşması bugün Erciş 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Yılmaz’ın hazır bulunduğu duruşmaya avukatı Savaş Avcı mazeret bildirerek katılmadı. Verilen savunmanın ardından mahkeme, Yılmaz’ın beraat edilmesine karar verdi.
Erciş 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nde gecikmeli olarak görülen duruşmaya avukatı Savaş Avcı mazeret bildirerek katılmazken Yılmaz salonda hazır bulundu. Gazeteci ve izleyicilerin COVID-19 pandemisine dönük alınan tedbirler kapsamında salona alınmadığı duruşma kimlik tespitlerinin yapılmasıyla başladı.
‘Gazeteci olarak yaşanan bir trajediye ilişkin fikir beyan ettim’
Yılmaz, dosyada yer alan ve yargılamasına konu olan fotoğrafın Türkiye ile ilgili olmadığını ve Suriye'de çekildiğini belirterek, "Bu paylaşımda herhangi bir tarafı hedef göstermedim, bir gerçeği gösterdim. Orada çocuklar ölüyordu ben de bir gazeteci olarak yaşanan bir trajediye ilişkin fikrimi beyan ettim" ifadelerini kullandı.
Savunmasının devamında uzun süren yargılamanın kendisini mağdur ettiğini söyleyen Yılmaz, fotoğrafın suç olarak değerlendirilip yargılama konusu yapılmasının toplumun hukuka olan güvenini sarstığını dile getirdi. Kendisinin gazeteci olduğunu ve toplumda tanındığını da sözlerine ekleyen Yılmaz, beraatini talep etti.
Yapılan savunmanın ardından esas hakkındaki mütalaasını mahkemeye sunan iddia makamı, dosyada atılı suç için yeterli delil olmadığını belirterek Yılmaz'ın beraatini talep etti. Mahkeme, dosyada yer alan delillerin yeterli olmadığı gerekçesiyle Yılmaz'ın “halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek” suçundan beraatine karar verdi.
‘Gazetecileri susturmanın tek gerekçesi sosyal medya paylaşımları veya yazılan haberler’
Karar sonrası Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği’ne (MLSA) konuşan Yılmaz, yargılama sürecine ilişkin şunları söyledi: "Mevcut koşullarda bir gazeteciyi susturmanın, mağdur etmenin tek gerekçesi sosyal medyada yaptığı paylaşımlar veya yazdığı haberler. Bunun son örneğine Van'da bir hak ihlalini ortaya çıkaran ve tutuklanan beş gazeteci meslektaşımızın tutukluluk gerekçesinde tanık olduk."
Beraat kararına sevinemediğini belirten Yılmaz, “Hakkımda devam eden birçok yargılama var. Hem kendi adıma hem de yargılanan veya tutuklu bulunan tüm meslektaşlarım adına, hukukun görevini yerine getirmesini umuyorum” diye konuştu.
Ne olmuştu?
Gazeteci Yılmaz hakkında Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) Suriye’nin Afrin kentinde başlattığı Zeytin Dalı harekâtına ilişkin 20 Ocak 2018 yılında yaptığı sosyal medya paylaşımı gerekçe gösterilerek “halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek” iddiasıyla dava açılmıştı. Mahkeme, yargılamaya TCK’nın 301. maddesinde düzenlenen “devlet organlarını aşağılama” uyarınca devam etmek için Adalet Bakanlığından kovuşturma izni isteyerek yargılamayı Ekim 2019’da durdurmuştu. Bu talebi yaklaşık bir yıl sonra yanıtlayan Bakanlık, dosyadaki delillerin TCK 301 unsurlarını oluşturmayacağını belirterek istenen kovuşturma iznini vermedi. Bunun üzerine gazeteci Yılmaz’ın “halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek” suçlamasıyla yargılanmasına yeniden başlandı. Yılmaz, bu paylaşım gerekçe gösterilerek gözaltına alınarak tutuklanmış ve 6 ay cezaevinde kalmıştı.
Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) haber alma hakkı, ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğü alanlarında faaliyet yürüten bir sivil toplum kuruluşudur. Derneğimiz başta gazeteciler olmak üzere mesleki faaliyetleri sebebiyle yargılanan kişilere hukuki destek vermektedir.
