Gazeteci Nazan Sala hakkında 12 yıl sonra yeni bir dava açıldı

ŞENOL BALI

Van’da iki yurttaşın güvenlik güçleri tarafından helikopterden atılmasını haberleştirdikten sonra haklarında “silahlı terör örgütü üyeliği” suçlaması ile dava açılan gazetecilerden biri olan gazeteci Nazan Sala hakkında 2009 yılında açılan bir soruşturma yıllar sonra davaya dönüştürüldü. Van 5. Ağır Ceza Mahkemesi,  Sala’ya üyelik suçlamasına ek olarak “propaganda” suçlaması yöneltilen yeni dava dosyasının Sala’nın da yargılandığı “Helikopter İşkencesi” davası ile birleştirilmesine karar verdi. İddianamede Sala’ya yöneltilen suçlamaya, 2013 yılında kapatılan Roj TV’de muhabirlik yapması delil gösterilmesine rağmen iddianamede Sala’ya isnat edilen suçun tarihi 2017 olarak yer alıyor. Gazeteci Nazan Sala’nın Roj TV ile çalıştığının valilik tarafından bildirilmesi üzerinde hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 2009 yılında başlatılan ve 2021’de yetkisizlik kararı verilen soruşturma, 12 yıl sonra davaya dönüştürüldü. Gazeteci Sala’ya “terör örgütü üyeliği” ve “terör örgütü propagandası” suçlamalarının yöneltildiği birleştirme talepli iddianame, Van 5. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından  kabul edildi. İddianamede, Roj TV’nin PKK-KCK’nin yayın organı olduğu ve örgütün propagandasını yaptığı öne sürüldü ve gazeteci Sala’nın Van’da Roj TV muhabiri olarak görev yapması isnat edilen suçlara iştirak ettiğine kanıt olarak gösterildi. İki sayfalık iddianamede, Sala’nın “terör örgütü üyesi olarak faaliyetlerinin birlikte değerlendirilebilmesi” için halihazırda meslektaşlarıyla birlikte yargılanmasının devam ettiği dava ile birleştirilmesi talep edildi. Van 5. Ağır Ceza Mahkemesi iddianameyi kabul ederek Sala hakkındaki iki dosya arasında şahsi, hukuki ve fiili bağlantı bulunduğu gerekçesiyle dosyaların birleştirilmesi yönünde karar verdi.

‘Devam eden davada kanaat oluşturmak için eski bir dosyaya başvurulmuş’

Davaya ilişkin  MLSA’ya konuşan gazeteci Nazan Sala, yıllar önce Roj TV’ye telefon ile bağlanarak haber aktarmasının şu an suç sayıldığını söylüyor: “Soruşturma Roj TV televizyonuyla ilgili. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, o dönem valiliklere ilinizde Roj TV çalışanı var mı yok mu diye sormuş. Van’dan da ben gösterilmişim. Burada gerekçe ise kanala telefon ile bağlanarak haber aktarmam. O dönem, TRT dahil her televizyona haber yapıyordum fakat ne gariptir ki bu durum yıllar sonra  suç olarak kabul edilmiş.” Yıllar önce açılan soruşturmanın kendilerine tebliğ bile edilmediğini ve bu yüzden soruşturma kapsamında ifade dahi vermediğini dile getiren Sala, “Soruşturmadan haberdar bile değildim. Soruşturmada adı geçen diğer beş arkadaşa da sordum ve aralarında sadece birine tebliğ yapılmış ve dolayısıyla soruşturma kapsamında sadece bir kişi ifade vermiş. Bize tebliğ edilmediği gibi UYAP’a yansıyan bir bilgilendirme de olmadı. Yıllardır buna ilişkin yargı anlamında bir hareketlilik  yoktu.” Van’ ın Çatak ilçesinde 11 Eylül 2020’de Osman Şiban ve Servet Turgut’un helikopterden atılarak işkenceye maruz bırakılmasını gündeme getiren Mezopotamya Ajansı (MA) muhabirleri Adnan Bilen, Cemil Uğur, Zeynep Turgut ve Jinnews muhabiri Şehriban Abi ile beraber yargılandığı davayı hatırlatan Sala, yıllar sonra kendisi hakkında açılan davanın bu dava ile ilgili olduğunu söyledi: “Şu an yargılandığımız davada diğer arkadaşlar gibi benim hakkımda da suç sayılabilecek herhangi bir şey yok. Sanırım burada kanaat oluşturmak için eski bir dosyaya başvurulmuş. Soruşturma, yıllar sonra iddianameye dönüştürülüp devam eden davayla birleştirilmiş. Mevcut dava, bunu etkilemiş  olabilir. İkisinde de aynı suçlama olmasına rağmen suç unsuru taşıyacak somut bir delil yok. Normalde böyle bir uygulamaya şaşırmak lazım ama bu koşullarda buna bile şaşıramıyoruz.”

Av. Yeter: Yıllar öncesine ait bir soruşturma hortlatılarak davaya dönüştürüldü 

Sala’nın avukatlarından Ekin Yeter ise Sala’nın 12 yıl önceki mesleki faaliyetlerinin mevcut dosyaya eklenmesinin gazetecilik mesleğini kriminalize etme amacını taşıdığını belirtiyor: “Müvekkilim, halihazırda mesleki faaliyetleri sebebiyle ‘örgüt üyeliği’ suçundan yargılanıyor ve bu kapsamda  hukuka aykırı bir şekilde aylarca tutuklu kaldı, ilk duruşmada da tahliye edildi. Bu dava, zaten başlı başına muhalif basını sindirmek maksadı taşıyordu. Müvekkilimin 12 yıl önceki mesleki faaliyetleri de dosyaya eklendi ve bu faaliyetler de kriminalize edilmeye çalışılıyor. Bir ajans muhabirinin TV kanallarına bağlanıp haber geçmesinden daha doğal ne olabilir anlamış değiliz. Yıllar öncesinden bir soruşturma, devam eden davada yazı yazılması üzerine hortlatılarak yeni bir davaya dönüştürüldü.”