Haberler

Gazeteci Pınar Gayıp'ın davası: Tacizi haberleştirmekten çıkan ‘devleti aşağılama’ suçlaması

Gazeteci Pınar Gayıp'ın davası: Tacizi haberleştirmekten çıkan ‘devleti aşağılama’ suçlaması

Foto: Pımar Gayıp ve Mehmet Acettin yargılandıkları davanın duruşması öncesinde mahkeme salonu önünde.

Taciz suçundan hapis cezası alan Av. Sezgin Keleş’in tehdit ve hakaret ettiği, onun şikayetiyle dava açılan gazeteci Pınar Gayıp’ın yargılandığı davada 28 Mart’ta karar çıkması bekleniyor

ELİF ÇETİNER

Gazeteciler yaptıkları haberler nedeniyle hedef alınıyor, tehdit ediliyor, en iyi ihtimalle yargılanıyor. Kadın gazetecilere yönelik saldırıların boyutu ise daha kapsamlı. Bu gazetecilerden biri olan ETHA editörü Pınar Gayıp, iki sene önce “basit cinsel saldırı” suçundan hapis cezası alan Avukat Sezgin Keleş’in taciz ettiği genç kadınla yaptığı röportaj nedeniyle Keleş tarafından “parmakları kırılmakla” tehdit edildi, “örgüt üyesi olduğu”, “örgüte finans sağlamak için haber yapıyor” diye hedef gösterildi.

Keleş’in yapılan haberi kişiselleştirmesiyle birlikte Gayıp hakkında üst üste soruşturma başlatıldı, dava açıldı. Bu davalardan birinin karar duruşması 28 Mart’ta görülecek. Gayıp hakkında Keleş’in ihbarı sonucu “devleti alenen aşağılamak” suçunu zincirleme işlediği gerekçesiyle hapis cezası isteniyor.

Haberi geri çekmem için tehdit etti, sosyal medyada hedef gösterdi

8 Mart’a giderken maruz kaldığı bu saldırıyı Gayıp, MLSA’ya değerlendirdi. Avukat Sezgin Keleş’in cinsel taciz suçunu işlediğinin belgelerle kanıtlandığını, bunun sonucunda da yargılandığı davada hapis cezası çıktığını belirten Gayıp, “İlk röportajı yapmamızdan bir gün sonra Keleş’in avukatı olduğu iddiasıyla bir kişi Twitter dm kutuma tehdit içerikli bir mesaj gönderdi. ‘Sonuçlarına katlanırsınız’ diye. Haberi kaldırmayacağımı söylediğimde, avukat olan bu kişi bir anda Keleş oldu ve Twitter’da açık bir şekilde beni hedef gösterdi, tehdit etti. ‘Hakkımda şöyle haber yapıyor’, ‘o parmaklar kırılır’, ‘pkk’lı fahişe’ diyerek hakaret etti” dedi.

Röportajımı gösterip ‘kazandğı parayı örgüte yolluyor’ dedi

Keleş’in karar duruşmasında Gayıp’ın yaptığı röportajın çıktısını alarak, “Pınar Gayıp denen bu kadın bu davadan para kazanıp örgüte gönderecek” diyerek hedef gösterdiğini aktaran Gayıp, “Kendisi o davadan müspet deliller doğrultusunda hapis cezasına çarptırıldı” ifadelerini kullandı.

Önce maliyeye sonra da TEM’e ihbarda bulundu

Kadına ve çocuğa yönelik suçlarda beyan ilkesini esas alarak haber yaptığını söyleyen Gayıp, “Ancak bu adam bu suçu işlemesine rağmen kendini haklı çıkarmak için bana saldırmaya başladı. Durumu kişiselleştirdi. Hakkımda üstüste suç duyurusunda bulundu. Haberi yaparken web sitesinden aldığım kendisinin de birçok demecinde kullandığı fotoğrafının sağ alt köşesinde bir çerçevede oğlunun fotoğrafı varmış. Bununla çocuk istismarında bulunduğum iddiasıyla şikayette bulundu, kovuşturmaya yer yoktur kararı verildi. Benim için örgüt üyesi olduğum, örgüte finans sağladığım iddiasıyla şikayette bulundu bunlardan da sonuç alamayınca, ETHA hakkında maliyeye yalan ihbarda bulundu. Editörü olan benim haberlerden gelen finansı örgüte aktardığımı bu nedenle de ETHA’nın araştırılmasını istedi. Maliye bir sonuç alamayınca aynı şikayetle Terörle Mücadele Şubesine başvurdu” aktarımında bulundu.

Hakim ve savcı Keleş’in talimatını esas aldı

Soruşturmanın davaya dönüştüğünü, istanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesinin iddianameyi kabul ettiğini söyleyen Gayıp, “İlk duruşmaya haberlerim nedeniyle gözaltına alındığım için katılamamıştım. 2. duruşmada yaşananları ilk andan sonuna kadar anlattım. Keleş’in durumu kişiselleştirdiğini ve yargıyı buna alet ettiğini kaydettim. Ortada bir iddia ve iftira olmadığını, tıpkı Keleş’in de benim gibi yargılandığını ve müspet deliller doğrultusunda hapis cezasına çarptırıldığını anlattım. Ancak ne savcı ne de hakim bununla pek ilgilenmedi. Görmeye alışık olduğumuz şekilde kararı kafalarında şekillenmişti çünkü” dedi.

Bu saldırı bana değil beyan esaslığı ilkesine

8 Şubat’ta görülen 3. duruşmada savcının “devleti alenen aşağılama suçunun zincirleme işlediğini” belirterek Gayıp ve ETHA’nın ortadığı Mehmet Acettin hakkında hapis cezası isteyerek mütalaasını verdi. Yargı baskısı, suç işleyenlerin tehdit ve hakaretlerine daha önce de maruz kaldığını söyleyen Gayıp, “Daha önce de kadın işçilere mobbing uygulayan, hakaret eden patronların tehdidine uğramıştım, genç bir kadını kaçırıp tecavüz işkencesinde bulunan erkek ve ailesi tarafından tehdit edilmiştim haberleri kaldırmam için, evli olduğu kadına şiddet uygulayan cinsel saldırıda bulunan erkek tarafından tehdit edildim. Örnekler çok fazla. 9 yıldır maruz kaldığım hiçbir hakaret, tehdit ve saldırıya ilişkin yaptığım suç duyurularından karşılık alamadım ancak ne hikmetse hakkımda yapılan afaki suç duyuruları hep davaya dönüştü. Bugüne kadar hiçbir saldırı karşısında haberlerimi özgürce yapmaktan vazgeçmedim, bundan sonra da böyle devam edeceğim. Ancak şunun altını çizmek gerek bu sadece bana karşı değil kadın gazetecilere, beyanın esaslığı ilkesine, halkın haber almak ve gerçeğe erişim hakkına yönelik bir saldırı. Dayanışma da mücadele de bu eksende örgütlenmeli.”

Image

Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) haber alma hakkı, ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğü alanlarında faaliyet yürüten bir sivil toplum kuruluşudur. Derneğimiz başta gazeteciler olmak üzere mesleki faaliyetleri sebebiyle yargılanan kişilere hukuki destek vermektedir.