Diyarbakır – Gelî Kurdistan TV eski kameramanı Rojhat Doğru hakkında “devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak”, “örgüt üyeliği” ve “örgüt propagandası yapmak” suçlamalarıyla açılan davanın beşinci duruşması bugün Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Doğru, savunmasında “Benim orada bulunmamın tek nedeni haber yapmaktır. Olaylar sırasında çektiğim görüntüler için ‘görüntülü haber’ dalında ödül aldım” dedi ve üzerine atılı suçları reddetti. Gazeteci Rojhat Doğru, sosyal medya paylaşımları, haber takibini yaptığı 6 – 8 Ekim 2014 tarihlerinde gerçekleşen Kobanê protestolarına katılması, çeşitli tarihlerde yaptığı röportajlar ve aleyhindeki tanık beyanları gerekçesiyle suçlanıyor. Tutuksuz yargılanan gazeteci Doğru ile avukatı duruşma salonunda hazır bulundu. Doğru’nun ailesi, meslektaşları ve TGS Diyarbakır temsilcisi Mahmut Oral da duruşmayı izleyenler arasındaydı.
Müşteki: “Bir elinde kamera, diğer elinde silah vardı”
Duruşmaya Mersin’den SEGBİS ile katılan müşteki ve tanık Rıdvan Özdemir, Kobanê protestoları sırasında yaralandığını belirterek, sanık Rojhat Doğru’nun bir elinde kamera diğer elinde ise silah bulunduğunu, yüzünün ise açık olduğunu savundu. Müşteki Özdemir, olay sırasında birçok farklı yönden ateş edildiğini ancak hangi silahtan açılan ateşle yaralandığını bilmediğini söyledi. Müşteki Özdemir, Mahkeme başkanının“Şahsı nasıl teşhis ettin?” sorusuna cevaben olaydan 3 gün sonra haberlerde yer alan görüntüleri izlerken gazeteci Doğru’yu teşhis ettiğini iddia etti. Rıdvan Özdemir’e soru sormak için söz alan sanık avukatı Resul Temur, “Sanığın bir elinde kamera, diğer elinde silah olduğunu söylediniz. Elindeki silahın nasıl olduğunu tarif eder misiniz?” diye sordu. Müşteki Özdemir ise “Siz benimle dalga mı geçiyorsunuz” diye cevap verdi. Araya giren mahkeme başkanı, soruya cevap vermesi gerektiğini söyleyerek Özdemir’i uyardı. Bunun üzerine olayın üzerinden çok uzun süre geçtiğini ve olayda yaralandığı için psikolojisinin bozulduğunu ifade eden Özdemir, silahın şeklini tarif edemeyeceğini belirtti ve mahkeme başkanının “Sanıktan şikayetçi misiniz?” sorusuna “Avukatım ve sizin huzurunuzda sanık benden özür dilerse şikayetçi olmam” cevabını verdi.
Gazeteci Doğru: “Kim ne yaptıysa ben hepsini objektif bir şekilde çektim”
Gazeteci Rojhat Doğru, mahkeme heyetinin de olay sırasında çekilen görüntüleri izlediğini ifade ederek sözlerine şöyle devam etti:“Tanık çelişkili ifadeler veriyor. Silahın sıkıldığı taraf benden çok uzakta. Kobanê olayları 2014 yılında yaşandı. Tanık, olaydan 1 yıl sonra ifade verdiğini söylüyor. Benim orada bulunmamın tek nedeni haber yapmaktır. Olay sırasında çektiğim görüntüler ‘yılın en iyi görüntülü haberi’ seçildi ve ödül aldım. Dönemin vali ve yardımcılarının bulunduğu ödül töreninde ödül aldığım görüntü sinevizyonda gösterildi. Özür dilenecek bir şey yok. Ben ona ancak ‘Geçmiş olsun’ diyorum. O dönemde yaralandığı için. Ben olay sırasında kim ne tarafta ateş ettiyse onu kare kare çektim. Karşı taraftan da ateş edildiğini çektiğim için hedef gösterildim. Kim ne yaptıysa ben hepsini objektif bir şekilde çekmişim, bu görüntülerde bellidir. Bu şahsın beni suçlamasının nedeni, şimdiye kadar hep ‘Bize silah sıkıldı’ deniliyordu. Oysa karşı tarafta da silah vardı. Bunu ortaya çıkardığım için 2014 yılından beri hedef gösteriyorlardı. Ben onların televizyonlarında hedef gösterildim.”
“Aynı anda hem silah tutup, hem de kamerayla görüntü çekmesi mümkün değil”
Doğru’nun avukatı Resul Temur ise müşteki beyanlarının gerçeği yansıtmadığını belirterek, tanığın gördüğünü iddia ettiği kameranın tabancadan daha küçük olduğunu, kendi kafasında bir silah uydurduğunu söyledi. Temur, müvekkilinin aynı anda hem silah tutup, hem de kamerayla görüntü çekmesinin hayatın olağan akışına uygun olmadığına dikkat çekerek, müvekkilinin televizyona çıkmasının ardından müştekinin müvekkilini hedef gösterdiğini ekledi. Temur, müvekkilinin duruşmalardan vareste tutulmasını da talep etti.Mahkeme ara kararında, olay yerine ilişkin görüntü CD’lerinin çözümü yapılarak hazırlanacak rapor için görüntülerin bilirkişiye gönderilmesine karar verdi. Müştekinin hastane raporlarının ve delil niteliğindeki tüm evrakın mahkemeye gönderilmesi için müştekinin tedavi gördüğü hastanelere yazı yazılmasına hükmeden mahkeme, bir sonraki duruşmanın 24 Mart 2020 tarihinde görülmesine karar verdi.
Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) haber alma hakkı, ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğü alanlarında faaliyet yürüten bir sivil toplum kuruluşudur. Derneğimiz başta gazeteciler olmak üzere mesleki faaliyetleri sebebiyle yargılanan kişilere hukuki destek vermektedir.