Gazeteci Haluk Kalafat ve Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) adliye muhabiri Elif Akgül, “Türk milletini alenen aşağılamak” (TCK 301/1) suçlamasıyla yarın hakim karşısına çıkacak.Gazeteciler, 2015 ve 2018 yıllarında bianet’te yayımlanan haberleri nedeniyle yargılanıyor. Davaya konu olan haberler ise Ermeni Soykırımı ile ilgili araştırma kitaplarını konu alıyor. MLSA’ya konuşan Kalafat ve Akgül, basit bir gazetecilik faaliyetinin dava konusu yapıldığını belirtti. Davanın ilk duruşması yarın (27 Nisan) İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görülecek. Kalafat’ın savunmanlığını MLSA üstleniyor.
Akgül: Olanı olduğu gibi söylemekten vazgeçmeyeceğiz
Ermeni Soykırımı Dünya Basını Manşetleri başlıklı kitap tanıtım yazısı nedeniyle hakkında dava açılan Akgül şöyle konuştu:“2015’te yayımlanmış bir kitap tanıtımı hakkında yıllar sonra bir soruşturma açıldı. İfade verdik, üstüne hiçbir şey eklenmeden üç sene sonra davaya dönüştü. Yani sekiz yıl önceki bir haber için yıllardır bizi ‘yargıyla’ tehdit ediyorlar. Bunun sosyal medyada her yazdığınızı EGM’ye mention’lamanın savcılık eliyle yapılan bir türü olduğunu düşünüyorum.”Akgül, savcılığın TCK 301 suçunu nasıl işlediklerine dair herhangi bir açıklama yapmadığını belirtti ve şöyle devam etti:“TCK 301’in vahametini söylemeye çok gerek yok ama davanın Ermeni Soykırımı’nın yıldönümü olarak kabul edilen 24 Nisan’dan üç gün sonra görüleceğini dikkate alırsak şunu da eklemek gerekiyor. Savcı sırf ‘hakaret’ sayıyor diye, Ermenilere yönelik soykırım politikaları hiç yaşanmamış olmuyor, haliyle sırf ‘hakaretle’ suçlanacağız diye olanı olduğu gibi söylemekten vazgeçmeyeceğiz.”
Kalafat: Halen satılan bir kitap
Kalafat da, yeni çıkan bir kitapla ilgili yaptığı söyleşi nedeniyle yargılandığını anlatırken, kitap hakkında herhangi bir toplatma kararı olmadığına da dikkat çekti:“Bu soruşturma dosyası uzun süredir açık duruyordu. Savcılık, 2018 yılında yaptığım bir söyleşi için yazdığım sunuş yazısındaki cümlelerimde suç unsuru olduğunu iddia ediyor. Soruşturma dosyası takipsizlikle sonuçlanır diye düşünüyordum, çünkü TCK 301’de aşağılama suçunun aleni olması gerekiyor. Benim cümlelerimde aleni bir aşağılama yok, yeni yayımlanmış bir kitabın içeriği hakkında bilgi veren bir giriş yazısı. Ardından kitapla ilgili sorular yöneltiyorum kitabın yazarına. Kısacası bir gazetecilik faaliyeti. Kitap halen satılıyor, hakkında bir soruşturma yok üstelik. Sorduğum sorular, sunuş yazım ve aldığım yanıtlar yani bu röportajın tümü düşünce özgürlüğü sınırları içinde değerlendirilmeli ve davaya dönüşmemeliydi.”
Soruşturma CİMER şikayetiyle başladı
Bir vatandaşın, Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi’ne (CİMER) “Ermeni Soykırımı propagandası yapıldığı” iddiasıyla ihbarda bulunması üzerine savcılık soruşturması başlatıldı.Savcı Murat Mert’in 9 Aralık 2022’de hazırladığı iddianamede, bianet’te 2015, 2018 ve 2019 yıllarında yayımlanan Ermeni Soykırımıyla ilgili altı farklı haber ve bu haberlerden bazı alıntılar yer aldı. Soruşturma esnasında, avukatlar dosyaya Ermeni Soykırımı ifadesinin kullanılmasının suç oluşturmadığına yönelik Anayasa Mahkemesi’nin İlker Deniz Yücel kararını, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının aynı yöndeki Mayıs 2018 tarihli karar örneğini ve AİHM’in Hrant Dink ve AltuğTaner Akçam kararlarını sundu.Ancak gazeteciler hakkında “Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Türkiye Büyük Millet Meclisini, Türkiye Cumhuriyeti Hükûmetini ve Devletin yargı organlarını alenen aşağılama” suçlamasıyla iddianame hazırlanarak dava açıldı.*Bu işin hakları, Atıf-Gayriticari (CC BY-NC) Lisans ile kısmen saklıdır. Bu iş, MLSA’ya atıf ile ve ticari olmayan amaçlar ile kullanılıp dağıtılabilir.
Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) haber alma hakkı, ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğü alanlarında faaliyet yürüten bir sivil toplum kuruluşudur. Derneğimiz başta gazeteciler olmak üzere mesleki faaliyetleri sebebiyle yargılanan kişilere hukuki destek vermektedir.
