Diyarbakır - Diyarbakır’da görülen KCK ana dava kapsamında 2017 yılında 18 yıl hapis cezası alan HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı ve Van Milletvekili Tayip Temel’in “örgüt kurmak ve yönetmek” iddiasıyla yargılandığı davanın ikinci duruşması bugün (1 Aralık) Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Kürtçe yayın yapan Azadiya Welat gazetesinin eski Genel Yayın Yönetmeni Temel hakkında gazetecilik faaliyeti sebebiyle verilen cezanın 2019 yılında Yargıtay 16. Ceza Dairesi tarafından bozulmasının ardından yerel mahkemeye dönen davada Temel’in de aralarında bulunduğu 38 kişi yargılanıyor. Sanıklar arasında HDP Mardin Milletvekili Pero Dündar da var.Sanık sayısının fazla olması nedeniyle duruşma, Diyarbakır Adliyesinin en büyük duruşma salonu olan Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi salonunda görüldü. Salonun kapısında yoğun güvenlik önlemi alan polis, duruşmaya katılan sanıkları ve izleyicileri üst araması sonrası salona aldı.
Avukatlar, dokunulmazlık gerekçesiyle yargılamanın durdurulmasını istedi
Temel, Covid-19 testinin pozitif çıktığı gerekçesiyle duruşmaya katılmadı. Duruşmaya yalnızca beş sanık katıldı. Duruşma, Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nin bozma ilamını özetini okumasıyla başladı. Duruşmada hazır bulunan sanıkların bozma ilamına ilişkin beyanları alındı. Söz alan sanıklar, bozma ilamında aleyhlerinde olan kısımları kabul etmediklerini ifade ederek beraatlerini talep etti. Sanıkların avukatı Cihan Aydın, bu aşamada bir taleplerinin olmadığını belirterek dosyadaki eksikliklerin giderilmesini talep etti. Temel’in avukatlarından Mehmet Öner, milletvekili Dündar’ın parlamento çalışmaları nedeniyle yurt dışında olduğunu, Temel’in ise Covid-19 pozitif olduğu için evde tedavi gördüğünü belirtti. Bu konuya ilişkin belgeleri mahkemeye sunan Öner, müvekkillerinin mazeretlerinin kabul edilmesini istedi. Avukat Muharrem Şahin ise milletvekili olan Temel ve Dündar’ın Anayasa’nın 83 maddesi uyarınca dokunulmazlıklarının olduğunu hatırlattı. Anayasa Mahkemesi’nin CHP Milletvekili Enis Berberoğlu kararını hatırlatan Şahin, Temel ve Dündar yönünden yargılamanın durdurulmasını talep etti.Temel’in avukatlarından Şivan Cemil Özen ise milletvekili olan müvekkili Temel hakkında 2014 yılından beri yurt dışına çıkış yasağı olduğunu ifade ederek, müvekkilinin parlamento çalışmalarını rahatlıkla yürütmesi için bu yasağın kaldırılmasını istedi.Savunmaların ardından duruşmaya ara vermeksizin ara kararını yazan mahkeme, Temel ve Dündar’ın mazeretlerini ederek gelecek celse duruşmada hazır edilmeleri için avukatlarına ihtarda bulundu. Mahkeme başkanı, avukatlara sözlü olarak yaptığı uyarıda Dündar ve Temel hakkında milletvekili oldukları için zorla getirme kararı çıkarmayacağını ancak gelecek duruşmada hazır edilmelerini beklediğini ifade etti. Mahkeme, avukatların Temel ve Dündar’ın Anayasa’nın 83. maddesi uyarınca milletvekili olarak sahip oldukları dokunulmazlık gereği yargılamanın durdurulması yönündeki talebini reddetti. Gerekçe olarak bu hususun Yargıtay’ın bozma kararında ayrıntılı bir şekilde tartışıldığı belirtildi.Mahkeme, Temel hakkında uygulanan yurt dışı çıkış yasağının kaldırılması yönündeki talebi ise henüz Temel’in ifadesinin henüz alınmadığı gerekçesiyle reddetti.Bir sonraki duruşma 13 Nisan 2021 tarihinde görülecek.
Ne olmuştu?
Kürtçe yayın yapan Azadiya Welat gazetesinin eski Genel Yayın Yönetmeni Tayip Temel, Diyarbakır’da yürütülen KCK operasyonu kapsamında 8 Ekim 2011 tarihinde tutuklandı. Temel hakkında “örgüt kurmak ve yönetmek” iddiasıyla açılan dava, sonradan kapatılan özel yetkili mahkeme (ÖYM) statüsünde olan Diyarbakır 7. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Temel’in yargılandığı dava, kamuoyunda “KCK Ana Dava” olarak bilinen ve Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen dosya ile birleştirildi. Temel, 2 yıl 11 ay süren tutukluluğun ardından 1 Temmuz 2014 tarihinde tahliye oldu. İddianamede KCK Basın Komitesi üyesi olmakla suçlanan Temel aleyhine öne sürülen deliller arasında telefon ve ortam dinlemeleri ile gizli tanık ifadeleri bulunuyor. Temel için iddianamede suç delili olarak öne sürülen faaliyetler arasında Avrupa’da yayın yapan Roj TV’nin yayınına katılmak ve bu yayınlar için konuk ayarlamak, Azadiya Welat gazetesine ve Dicle Haber Ajansı’na abone bulmak, muhabirlerle gazetenin hangi manşetle çıkması gerektiğine dair fikir alışverişleri yapmak, muhabirlerden haber ve görüntü istemek ve Azadiya Welat’ın TBMM’de dağıtılması için talimat vermek var. Temel’in bu faaliyetleri “örgütsel talimat” alarak gerçekleştirdiği öne sürülüyor.ÖYM’lerin kapatılmasının ardından Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davaya ilişkin hüküm 28 Mart 2017 tarihinde açıklandı. Temel’e “örgüt kurmak ve yönetmek” suçlamasından 18 yıl hapis cezası verildi. Aynı dava kapsamında yargılanan 154 sanıktan 111’ine çeşitli hapis cezaları verildi, 43 sanık hakkında ise beraat kararı verildi. Yerel mahkemenin kararına itiraz eden sanıklar hakkında verilen hükümleri inceleyen Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesi, 89 sanık hakkında verilen mahkûmiyet kararını onayladı. Tayip Temel 24 Haziran 2018 tarihinde yapılan genel seçimde HDP Van milletvekili seçildi.Yargıtay 16. Ceza Dairesi’nin 2019 yılında Tayip Temel’in de aralarında bulunduğu 38 sanığa verilen hapis cezalarını bozmasının ardından dosya yerel mahkemeye döndü ve sanıkların yeniden yargılanmasına başlandı. Yargıtay’ın bozma kararında Temel'in eylemlerinin “örgüt kurmak ve yönetmek” değil, “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçunu oluşturduğu kaydedildi.
Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) haber alma hakkı, ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğü alanlarında faaliyet yürüten bir sivil toplum kuruluşudur. Derneğimiz başta gazeteciler olmak üzere mesleki faaliyetleri sebebiyle yargılanan kişilere hukuki destek vermektedir.
