DENİZ TEKİN
Belediye başkanları, siyasetçiler, avukatlar, gazeteciler ve sanatçıların arasında iki yüze yakın ismin gözaltına alınmasına neden olan itirafçı tanık Ümit Akbıyık’ın iddiaları nedeniyle tutuklanan avukatlardan Burhan Arta'nın yargılaması başladı.
Avukat Burhan Arta hakkında “örgüt üyesi olmak” iddiasıyla açılan davanın ilk duruşması bugün (30 Nisan 2024) Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Duruşmaya Arta ve avukatları yanı sıra Diyarbakır Barosu Yönetim Kurulu üyeleri, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) milletvekilleri Sevilay Çelenk ve Adalet Kaya; Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Eş Genel Başkanı Ekin Yeter ile derneğin Diyarbakır, Urfa şube yöneticileri izledi. Duruşmaya çok sayıda avukat da izleyici olarak katıldı.
Mahkeme Başkanı, sanık avukata müvekkilini sordu
Burhan Arta savunmasında avukatlık faaliyetleri nedeniyle yargılandığını, bu faaliyetlerin iddianamede bir suçlama olarak yöneltildiğini, ancak dosyada bir suç olmadığını belirtti. Tanık Ümit Akbıyık'ın ifadelerini reddeden Arta, kendisinin birçok kişi tarafından tanındığını ve hukuki danışmanlık yaptığını söyledi. Arta, kurucusu ve yöneticisi olduğu Özgürlük İçin Hukukçular Derneği’nin (ÖHD) amacının hak ihlallerine yönelik hukuki destek vermek olduğunu, derneğin açık ve şeffaf bir şekilde çalıştığını dile getirdi.
Mahkeme Başkanı, Arta’ya bir müvekkili hakkında sorular sordu. Arta ise Mahkeme Başkanı'nın sorduğu sorulara cevap verirken, Avukatlık Kanunu’nun ilgili maddelerini hatırlatarak, avukat-müvekkil ilişkisinin gizliliğine vurgu yaptı.
Tanıklar, Akbıyık’ı yalanladı
Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden tanık sıfatıyla ifade veren Ümit Akbıyık, Arta'nın örgütsel faaliyetlere yardım ettiğini iddia etti. Akbıyık, Arta’nın örgütsel faaliyetleri nedeniyle gözaltına alınan kişilerin ifadelerinde hukuki destek vermesini bir suç unsuruymuş gibi anlattı.
Duruşmada dinlenen diğer tanıklar ise yakınları için avukat Arta’dan hukuki destek aldıklarını, Arta ile kendilerinin veya akrabalarının iletişim kurduğunu anlattı.
‘Usul ile ilgili eksiklikler bu yargılamayı hukuksuz hale getirmektedir’
Savcı, esas hakkındaki görüşünde dava dosyasındaki eksikliklerin giderilmesini istedi. Ardından savunma yapan Arta’nın avukatı Diyarbakır Barosu Başkan Yardımcısı Mehdi Özdemir, davada usul açısından eksikliklerin ve hukuka aykırılıkların bulunduğunu dile getirdi. Avukatlık Kanunu’nun 36. maddesinde avukatlara sır saklama yükümlülüğü getirdiğini hatırlatan Özdemir, Arta’nın avukat-müvekkil ilişkisinin açıklamaya zorlanmasının hak ihlali olduğunu söyledi. Mesleki faaliyetleri nedeniyle yargılanan avukatlar hakkında soruşturma ve kovuşturma açılabilmesi için Adalet Bakanlığı’nın izninin gerektiğini ifade eden Özdemir, bu davanın soruşturma ve yargılama aşamasında bakanlıktan izin alınmamasının bu yargılamayı hukuksuz hale getirdiğine dikkat çekti.
Özdemir, davanın soruşturma sürecinde avukatların bürolarında hukuka aykırı şekilde aramalar yapıldığını ifade etti. Ümit Akbıyık’ın, bu dosyanın şüphelisi olduğunu, hukuki menfaat elde etmek için ifade verdiğini aktardı.
Özdemir, 1993 yılında Tahir Elçi ve Diyarbakır üyesi avukatların aynı şekilde, itirafçı tanık beyanı üzerinden gözaltına alındığını, işkenceye maruz bırakıldıklarını ve tutuklandıklarını hatırlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bugün aynı nitelikte itirafçı tanık beyanı ile meslektaşımız yargılanmaktadır. 31 yıl sonra yine aynı şekilde, keyfi ve hukuksuz bir yargılama süreci yaşanmakta, avukatın savunmanlık görevini yerine getirmesi suçlama konusu yapılmaktadır. Bu durum, avukatı güvencesiz kılmayı amaçlamakta ise de 31 yılın sonunda avukatlığa bakışımız, mesleği ifa şeklimiz değişmedi, değişmeyecektir. Hukuksuzluğun sonlandırılarak beraat kararı verilmesini talep ederiz.”
Ardından savunma yapan Diyarbakır Şubesi Eş Başkanı Rıza Polat ise “Bugün sadece meslektaşlarımız değil onların şahsında hak mücadelesi yargılanmaktadır. Bu hukuki değil siyasi bir operasyondur. Burada hukuksuz bir yargılama söz konusudur” dedi.
Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren ise bu davanın soruşturma sürecinde yaşanan hukuka aykırılıkları, avukatlara yönelik baskılara değindi. Bu davanın soruşturmasının sipariş üzerine yapıldığını, bu davanın iddianamesinde avukatlık mesleki faaliyetlerinin suçlama konusu yapıldığını söyledi.
Mahkeme, duruşma sonunda Burhan Arta hakkındaki yurtdışına çıkış yasağının kaldırılmasına, duruşmaya gelmeyen tanıklar hakkında “zorla getirme” kararı verilmesine hükmetti. Bir sonraki duruşma 5 Eylül’de yapılacak.
Davanın geçmişi
İtirafçı tanık Ümit Akbıyık’ın verdiği ifadeler üzerine başlatılan soruşturma kapsamında 216 kişi için gözaltı kararı verildi. Polisin, 25 Nisan 2023’te 20 ilde yapılan ev baskınlarında aralarında gazeteci, avukat, siyasetçi, sanatçı, siyasetçi, sivil toplum ve meslek örgütlerinin üye ve yöneticilerinin bulunduğu 200’e yakın kişi gözaltına alındı.
Gözaltına alınanlar arasında Diyarbakır Barosu’na kayıtlı 19, Mardin Barosu’na kayıtlı üç, Batman Barosu’na kayıtlı iki, Şanlıurfa Barosu’na kayıtlı bir avukat olmak üzere toplam 25 avukat da yer aldı.
Savcılık 21 avukatı yurtdışı yasağı getirerek serbest bırakılırken, aralarında Burhan Arta’nın da olduğu dört avukat ise “örgüt üyesi olmak” iddiasıyla tutuklandı. Avukatlar 28 günlük tutukluluğun ardından yapılan itiraz üzerine serbest bırakıldı.