İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri’nin Boğaziçi Üniversitesi ile dayanışmak için 3 Şubat 2021’de İzmir'de yapmak istediği basın açıklamasında gözaltına alınan 6 hak savunucusunun “2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet etmek”, “hakaret” ve “görevi yaptırmamak için direnmek” suçlamalarıyla yargılandıkları davanın üçüncü duruşması İzmir 49. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.Sanıklardan Aytül Uçar, duruşmaya avukatları Zafer İncin, Nehir Bilece ve Nergiz Tuba Aslan ile katıldı. Diğer sanıklar İrem Çelikbaş, İsmail Temel, Erdoğan Akdoğdu ve Mehmet Kasar'ın katılmadığı duruşmada avukatları Eylem Zengin, Nilay Kaman, Veysi Çetin ve Yemen Cankan duruşma salonunda hazır bulundu.Tüm sanıklar müdafii Avukat Nergiz Tuba Aslan, tanık listesini bildirdiklerini ve bu tanıkların olayla ilgili doğrudan görgü ve bilgi sahibi olduklarını söyledi. Olay günü gözaltı esnasında çekilen görüntü ve fotoğrafların yer aldığı bir adet USB belleği de dosyaya sunan Aslan, bellekte yer alan görüntüler ve dosyada yer alan diğer görüntülerin mahkemece resen seçilecek adli bilişim uzmanı tarafından değerlendirilmesini talep etti.İddia makamı ise hazır edilen tanıkların dinlenmesini, dosyaya sunulan görüntülerin bilirkişi incelemesi için bilirkişiye gönderilmesini ve iki müştekinin dinlenilmesi için haklarında zorla getirilme kararı verilmesini talep etti.Mazeretsiz olarak duruşmalara katılmayan polis memurları hakkında zorla getirme emri düzenlenmesine karar veren mahkeme, eksik ifadelerin tamamlanması ve sanık müdafileri tarafından dosyaya sunulan görüntülerin incelenmesi için davayı 13 Ocak 2023 tarihine erteledi.
Ne olmuştu?
İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri’nin, 3 Şubat 2021 tarihinde Boğaziçi Üniversitesi direnişine destek olmak amacıyla yapmak istediği basın açıklamasına polis saldırmış ve altı insan hakları savunucusunu gözaltına almıştı. Gözaltına alınanlar hakkında “2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet etmek”, “hakaret” ve “görevi yaptırmamak için direnmek” suçlamalarıyla dava açılmıştı.İddianamede hak savunucularına yöneltilen suçlamaya gösterilen deliller arasında davada müşteki sıfatı ile yer alan sekiz polisin ifadeleri de bulunuyor. Müşteki polisler, polisin orantısız şiddeti dolayısıyla tepki çeken müdahale sırasında sanıkların kendilerini “darp ettiklerini” ve “yaralandıklarını” iddia ediyor. Bazı müşteki polisler iddianameye dahil edilen ifadelerinde bazı sanıklardan “Daha önceden tanıdığım …” şeklinde bahsediyor. Bu davada yargılanan üç hak savunucusu aynı eylem dolayısıyla “cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla ve yine polis ifadeleri ile bir başka davada daha yargılanıyor.*Bu işin hakları, Atıf-Gayriticari (CC BY-NC) Lisans ile kısmen saklıdır. Bu iş, MLSA’ya atıf ile ve ticari olmayan amaçlar ile kullanılıp dağıtılabilir.
Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) haber alma hakkı, ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğü alanlarında faaliyet yürüten bir sivil toplum kuruluşudur. Derneğimiz başta gazeteciler olmak üzere mesleki faaliyetleri sebebiyle yargılanan kişilere hukuki destek vermektedir.