Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’na açılan kapatma davasının üçüncü duruşması, bugün İstanbul 13. Asliye Hukuk Mahkemesinde görüldü.Çok sayıda avukat, çeşitli baroların kadın hakları ve LGBTİ+ merkezleri, kadın dernekleri, KESK, TİHV gibi örgütler, İrlanda, Finlandiya, Fransa ve Hollanda konsolosluklarından gözlemciler ve platformun destek olduğu çok sayıda aile duruşmada hazır bulundu.Dernek hakkında “kadın haklarını koruma kisvesi altında aile mefhumunu yok sayarak aile yapısını parçaladığı” iddiasıyla yapılan şikayetler gerekçe gösterilerek açılan davada, “kanuna ve ahlaka aykırı faaliyet yürüttüğü” iddiasıyla derneğin feshi isteniyor.Bir sonraki duruşma 13 Eylül’de.
Hakimden ailelere: Dernekten kiminle görüştünüz?
Duruşmada çok sayıda avukat söz aldı. Bu davayla, derneğin işleyişinin engellenmeye çalışıldığını ve davanın reddine karar verilmesini istedi. Avukatlar, davanın sonucunun tüm Türkiye’deki kadınları ve sivil toplum örgütlerini etkileyeceğini vurguladı.Ardından öldürülen kadınların akrabaları da söz aldı. Platformun onlar için ve toplum için önemini anlattılar. Hakim, tanıklara derneğin amacının ne olduğunu ve dernekten kimlerle tanıştıklarını, görüştüklerini sordu.2019’da çalıştığı üniversitede, kopya çekerken yakaladığı öğrencisi tarafından öldürülen araştırma görevlisi Ceren Damar’ın babası, 2015’te öldürülen Deniz Aktaş’ın annesi Figen Yetişkin, 2020’de staj yaptığı hukuk bürosunda cinsel saldırıya uğrayan Arzu Sena Topuz, 2021’de şüpheli bir şekilde ölen Eda Küçükbaltacılar’ın annesi Nurhayat Küçükbaltacılar, eski eşi tarafından kaçırılıp rehin alınan Şilan Narman sırayla söz alarak platformun kendilerine destek ve güç verdiğini anlattı.Ardından avukatlar beyanlarını yazılı olarak sundu. Ayrıca bir sonraki duruşma için büyük salon talebinde bulundu.Hakim bu duruşmada da tüm katılma taleplerini reddetti. Bir sonraki duruşma 13 Eylül’de görülecek.
Ne olmuştu?
Nafaka mağduru olduğunu iddia eden bir kişinin, 2016’da Başbakanlık İletişim Merkezine (BİMER) yaptığı şikayetler sonucunda Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Derneği hakkında soruşturma başlatıldı.İstanbul Cumhuriyet Savcısı Mustafa Güner’in Aralık 2021’de hazırladığı bir buçuk sayfalık davanamede, derneğin “kanuna ve ahlaka aykırı faaliyet yürüttüğü” gerekçesiyle feshi istendi. Dernekler Kanunu’na göre derneklerin, tüzüklerinde belirtilen çalışma konuları dışında faaliyette bulunamayacağını ve bunu yapan dernek yöneticileri hakkında öngörülen hapis ve para cezalarının hatırlatıldığı davanamede, “derneğin, amacı dışında faaliyet gösterdiği ve dernek amacının kanuna aykırı hale geldiği kanaati oluştuğu” belirtildi. Bu suçlamalarla ilgili herhangi bir delile ise yer verilmedi.Haziran 2022’de başlayan duruşmalarda, 60’ın üzerinde avukat ve çok sayıda kadının yanı sıra kızları erkek şiddetiyle öldürülen aileler de hazır bulundu. İstanbul, Gaziantep, Ankara, Eskişehir, İzmir, Diyarbakır, Kocaeli, Kırklareli, Adıyaman ve Tekirdağ barolarının kadın hakları merkezleri ile Ankara Barosu LGBTİ+ Hakları Merkezi, Önce Kadınlar ve Çocuklar Derneği ve kızları öldürülen 109 ailenin müdahillik talepleri mahkemece reddedildi.Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu, 2010’da Münevver Karabulut cinayetinden sonra kuruldu ve 2012’de dernekleşti. Türkiye’nin 76 ilinde faaliyetlerini sürdüren dernek, kadın cinayetleri davalarını takip ediyor ve öldürülen kadınların aileleriyle dayanışma göstererek kadınlara yönelik hak ihlallerine karşı kampanyalar düzenliyor.*Bu işin hakları, Atıf-Gayriticari (CC BY-NC) Lisans ile kısmen saklıdır. Bu iş, MLSA’ya atıf ile ve ticari olmayan amaçlar ile kullanılıp dağıtılabilir.
Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) haber alma hakkı, ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğü alanlarında faaliyet yürüten bir sivil toplum kuruluşudur. Derneğimiz başta gazeteciler olmak üzere mesleki faaliyetleri sebebiyle yargılanan kişilere hukuki destek vermektedir.