ESRA KOÇAK MAYDA
İran'da 22 yaşındaki Mahsa Amini isimli bir kadın, “Başörtüsünü düzgün takmadığı” gerekçesiyle 13 Eylül’de ahlak polisleri tarafından gözaltına alındıktan sonra polis şiddeti sonucunda 16 Eylül’de yaşamını yitirdi. Bu gelişme üzerine ülkedeki kadınlar, duruma tepki göstermek adına Tahran ve ülkenin birçok kentinde sokaklara döküldü ve protestolar tüm ülkeye yayıldı. “Özgürlük istiyoruz” sloganlarıyla başörtülerini çıkaran kadınlar, duruma dünya çapında bir farkındalık yaratmak için de saçlarını kesmeye başladı. Kadınların bu protestosuna erkekler de katıldı ve protestoların adı “Rejim değişikliği” oldu.
22 yıldır İran’da gazetecilik yapan Leyla Kahri; İran’da yaşananları, ahlak polisliğini ve ülkede büyüyen kadın hareketini MLSA’ya değerlendirdi.
'İran kanunlarında ahlak polisi diye bir şey yok'
İran’da “İrşad Devriyesi” anlamına gelen “Gaşt-e Erşad” isimli ahlak polislerinin, ülkede kadın veya erkek fark etmeksizin herkese müdahale ettiğini söyleyen Kahri, bu polislerin kadınları metro istasyonu, alışveriş merkezi, park veya sokak ayırt etmeden gündelik yaşamın her noktasında durdurduğunu ifade etti. Ahlak polisleri yüzünden doktor randevusuna, üniversite sınavına ya da annesinin ameliyatına gidemeyen arkadaşlarının olduğunu söyleyen Kahri, “Kimi zaman ojeleri, kimi zaman saçları, kimi zaman da kılık kıyafetlerinin uygunsuzluğunu gerekçe göstererek kadınları gözaltına alıyorlar. Kadınlar da gözaltı esnasında anne ve babalarını arayıp kendilerine uygun kıyafet getirmelerini istiyor” dedi.
İran kanunlarına göre ahlak polisliği diye bir şey olmadığını söyleyen Kahri, kendilerinden toplanan tüm paranın bu polislere harcandığını ve bu sebeple ülkenin günden güne fakirleştiğini belirtti.
'Amini, ahlak polisleri tarafından öldürülen ilk kadın değil'
Mahsa Amini'nin ahlak polisleri tarafından öldürülen ilk kadın olmadığını, bu polisler tarafından öldürülen kadın listesinin çok uzun olduğunu dile getiren Kahri, “Bizim kanunlarımızda sadece şer-i hicap var. Yani ‘uzun manto giyeceksiniz’ ya da ‘oje sürmeyeceksiniz’ diye bir şey yok. Eğer şer-i hicap dikkate alınmazsa küçük bir para cezası ödeniyor. Hapis ya da öldürülmek gibi bir ceza yok. Bunlar, ahlak polislerinin çıkardığı bir şey, her gün yeni bir kural çıkarıyorlar” dedi.
İranlı kadınların artık bunlarla uğraşmak değil, özgürlük istediğini söyleyen Kahri, “Şimdi ülkedeki gençler Twitter üzerinden ‘İrşad Geçti’ isimli bir uygulamaya başladı. İnsanlar, bu uygulama kapsamında metro istasyonu, park, sokak, alışveriş merkezi gibi günlük yaşamın çeşitli noktalarında ahlak polislerini görmeleri halinde ilgili konumları paylaşarak polislere karşı birbirlerini uyarıyorlar. Erkekler de bu uygulamayı kullanarak ahlak polislerinin olduğu konumları paylaşıyor” diye konuştu.
'Kadınlar bu yasaklardan çok yoruldu'
Yaklaşık iki haftadır süren protestoları “Özgürlük Hareketi” olarak adlandıran Kahri, “İnsanlar günlerdir sokaklarda. Yalnızca kadınlar değil, erkekler de bu protestolara katılmış durumda. Hep birlikte özgürlük sloganları atıyorlar. Bu, başka ülkelerde nasıl değerlendiriliyor bilmiyorum ama İran’daki kadınların istedikleri şey çok basit, sadece rahatlıkla sosyalleşebilmek, özgürlük istiyorlar” ifadelerini kullandı.
Kadınların sahile gitmelerinin ve motosiklet kullanmalarının yasak olduğunu belirten Kahri, “Ben de işe bisiklet veya motosikletle gitmek ya da hava çok sıcakken mantomu çıkarmak istiyorum ama bunlar biz kadınlara yasak. Yaşamayı bize zorlaştırıyorlar. Kadınlar artık bu yasaklardan çok yoruldu” dedi.
'Umuyorum ki bu seferki protestolar başarılı olsun'
22 yıldır İran’da çalışan bir kadın gazeteci olarak ülkede kadın gazeteci olmanın zorlukları hakkında da konuşan Kahri, mesleklerinden bağımsız olarak, İran’da kadın olmanın oldukça zor olduğunu söyledi: “Burada kadın gazeteciler hemcinslerinin hakları için mücadele ediyor. Tabii ki İran'da kadın gazeteci olmak da zor ancak gazeteci, müdür veya ev hanımı fark etmeksizin İran’da genel olarak kadın olmak çok zor" diye konuştu.
Ülkede kadınların daha önce de bu gibi protestolar yaptığını söyleyen Kahri, “Bu protestoları çok gördüm ama umuyorum ki bu seferki başarılı olsun. Benim kızım, bu ülkenin kızları Mahsa’nın kaderini yaşamasın” dedi.