İzmir'de aynı soruşturma kapsamında gözaltına alınan ve haklarında ayrı davalar açılan Melike Aydın, Tolga Güney ve Semra Turan, aynı mahkemede peş peşe hâkim karşısına çıktı. Mahkeme, Aydın ve Güney’e bir yıldır uygulanan ev hapsini kaldırırken, üç gazeteci hakkındaki yurt dışına çıkış yasaklarının devamına karar verdi.
13 Şubat 2024’te ev baskınlarıyla gözaltına alınan Mezopotamya Ajansı (MA) İzmir Bürosu Şefi Semra Turan, MA muhabiri Tolga Güney ve JinNews muhabiri Melike Aydın hakkında “örgüt üyeliği” suçlamasıyla açılan davalar, bugün (10 Şubat 2025) İzmir 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmaları, Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ) Türkiye Temsilcisi Özgür Öğret ve gazeteciler takip etti.
‘İddianameyi yazanlar gazetecilikten habersiz’
İlk duruşmada, JinNews muhabiri Melike Aydın savunmasında, 2019’da benzer suçlamalarla üç ay tutuklu kaldığını hatırlatarak, suçlamaların siyasi olduğunu belirtti. Dosyadaki telefon dinleme kayıtlarının haber içerikli olduğunu, gazetecilik faaliyetlerinin suç unsuru gibi gösterildiğini söyledi.
Hâkim, Aydın’a “Örgüt üyesi misiniz?” ve “Propaganda amacıyla haber yaptınız mı?” sorularını yöneltti. Aydın, “Hayır” diyerek bu soruları gazeteciliğine hakaret olarak nitelendirdi. Hâkim, Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) gereği bu soruları sorduğunu belirterek, “İsterseniz susma hakkınızı kullanırsınız” dedi.
Mahkeme, Aydın’ın ev hapsini kaldırırken, yurt dışına çıkış yasağının devamına karar verdi. Duruşma, 12 Mayıs 2025’e ertelendi.
Semra Turan: ‘Haberlerde kullanılan kelimeler suç sayılamaz’
Aynı mahkemede Semra Turan’ın davası da görüldü. Yazılı savunmasını okuyan Turan, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve MHP lideri Bahçeli’nin de “Kürdistan” ve “tecrit” kelimelerini kullandığını belirterek, haberlerde geçen bu kelimelerin suç sayılamayacağını ifade etti. Turan, “Dolayısıyla haberlerde bu kelimeleri kullanmak suç olamaz. Ülkeyi yönetenlerin bu kelimeleri kullandığında bunun suç sayılmayıp biz kullandığımızda suç sayılması mantıklı değil” dedi.
Gizli tanık, Turan’ın örgütle bağlantılı olduğunu iddia etti.
Savcı ilk duruşmada esas hakkındaki görüşünü sundu. Savcı Turan’ın “örgüt üyeliği” suçlamasıyla cezalandırılmasını istedi. Avukatlar, savcının esas hakkındaki görüşüne karşı savunma yapmak için süre istedi.
Mahkeme, Turan hakkındaki imza verme şartını kaldırdı, ancak yurt dışı yasağını devam ettirdi. Bir sonraki duruşma 12 Mayıs 2025’te yapılacak.
Hâkimden haber kaynağı olan tanıklara: ‘Emniyet her şeyinize bakmış’
Son olarak Tolga Güney’in davası görüldü. Mahkemede, gizli tanık ve 10 tanık dinlendi. Hâkim, Güney’in haber kaynaklarına, “Sanığın örgütten talimat aldığını biliyor muydunuz?” diye sordu.
Asbest üzerine çalışmaları olduğu için Güney’in bir haber sebebiyle konuştuğu Endüstri Mühendisi A.S.A., “Ben bunu bilemem, asbest üzerine çalışmalarım var, uzmanlığım sebebiyle gazetecilerle konuşuyorum, televizyon ve gazetelerde demeçlerim yayınlanıyor, bakılırsa görülür” yanıtı verdi. Hâkim de bunun üzerine, “Bakmış, bakmış, Emniyet her şeyinize bakmış” dedi.
Güney, suçlamaları reddederek, “Akbelen’deki ağaç kesimi haberim için talimat almam gerekmiyor, olay zaten yaşandı. Mezopotamya Ajansı kriminalize ediliyor, ancak ajansa yönelik açılmış bir dava yok” dedi.
Avukatları, bir yıldır süren ev hapsinin cezaya dönüştüğünü belirterek kaldırılmasını talep etti. Mahkeme, ev hapsini kaldırırken, yurt dışı yasağının devamına karar verdi. Duruşma, 12 Mayıs 2025’e ertelendi.
