EYLEM SONBAHAR
Gazeteci Merdan Yanardağ'ın BirGün gazetesindeki, ‘Faşizm ve İslamcı Faşizm' başlıklı seri köşe yazıları nedeniyle "cumhurbaşkanına hakaret" iddiasıyla yargılandığı davada mahkeme, atılı suçun unsurları oluşmadığı gerekçesiyle beraat kararı verdi.
TELE1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ'ın, 10 Nisan 2022 ile 29 Mayıs 2022 tarihleri arasında BirGün gazetesinde yayımlanan köşe yazıları gerekçesiyle yargılandığı davanın üçüncü duruşması İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avukatı Suzan Ayça Uğur ve Yanardağ'ın avukatı Bilgütay Hakkı Durna duruşma salonunda hazır bulundu. Gazeteci Merdan Yanardağ'ın daha sonra katıldığı duruşmayı, Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu da izledi.
Duruşma savcısı, 18 Temmuz 2023 tarihinde sunduğu esas hakkındaki görüşünü tekrarlayarak "7. yazıda açıkça isim zikredilerek belirtildiği üzere yazıların Cumhurbaşkanı'na yönetildiği hususunda duraksama bulunmadığı" iddiasıyla gazeteci Merdan Yanardağ'ın, "zincirleme şekilde cumhurbaşkanına hakaret" suçundan cezalandırılmasını talep etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avukatı Uğur, savcının görüşüne katıldığını belirterek, gazetecinin iddianame kapsamında cezalandırılmasını istedi.
"Yazılar analiz içermektedir"
Davanın basın kanununda belirtilen sürelerde açılmadığı için düşme kararı verilmesini talep eden Yanardağ'ın avukatı Durna, "Söz konusu yazılar bir bütün olarak siyasi ve sosyolojik analizler içermektedir. Mütalaada yer alan bir husus Cumhurbaşkanı'nın isminin zikredilmesi yönündedir. Bu hususun hukuki bir değerlendirme olmadığı açıktır. Kaldı ki isim zikredilmesinden öte hakaret suçu açısından soyut değerlendirmeler ötesinde suçun unsurlarının oluşup oluşmadığı tartışılmamıştır. Yazılar defalarca kez okunsa da 'millet iradesine el konulduğu, seçimlere hile karıştırıldığı' gibi sonuçlara varmak mümkün değildir." diye konuştu.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) Vedat Şörli kararı ile Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın siyasi bir kişilik olduğu ve eleştirilere açık olması yönündeki yüksek mahkeme kararlarını hatırlatan Durna, öncelikle düşme kararı verilmesini mahkeme aksi kanaatte ise beraat kararı verilmesini talep etti.
"İktidar medyasının küfürlü yazılarına dava açılmaması taraflı yargının sonucu"
Durna'nın savunmasının devam ettiği sırada duruşmaya katılan gazeteci Yanardağ savunmasına, yazılarında hakaret ifadesi içeren hiçbir kelimenin bulunmadığını söyleyerek başladı. Yanardağ, "Davaya konu yazılar bir gazetecilik araştırmasıdır. Gazetecilik kimliğimin yanında bir de akademik kimliğim var. Söz konusu yazılar yeniden biçimlendirilerek kitaplarımda da yer aldı. Yazı serisinde faşizm ve İslamcı faşizm karşılaştırma analizi yapıyorum. Bu yazılarla ilgili hakkımda dava açılması bu tarz analiz çalışmalarını engeller ve siyasi otoriteyi eleştiremez hale geliriz" dedi.
İktidar medyasının sayıca fazlalığına değinen Yanardağ, "Onların bize yazdıklarına bakıldığında küfür bile görmek mümkün. Ama onlara herhangi bir dava açılmamıştır. Bu taraflı yargının sonucudur. Süresinde açılmadığı için düşme kararı verilmesini, aksi kanaat söz konusu ise beraat kararı verilmesini talep ediyorum" diye konuştu.
Verilen aranın ardından kararını açıklayan mahkeme, “cumhurbaşkanına hakaret" suçunun unsurları oluşmadığından gazeteci Merdan Yanardağ’ın beraatına karar verdi.
