DENİZ TEKİN
MLSA Hukuk Birimi, iki gazeteci meslektaşıyla birlikte İstanbul’da tutuklanan Erdoğan Alayumat hakkında verilen tutuklama kararına itiraz etti. Tutuklama kararının soyut iddialarla verildiği belirtilerek, Alayumat’ın derhal serbest bırakılması talep edildi.
İstanbul Nöbetçi Asliye Ceza Mahkemesi'ne sunulan itiraz dilekçesinde, tutukluluk incelemesinin duruşmalı yapılarak, Alayumat ve avukatlarının hazır bulunması talep edildi. Dilekçede, soruşturma dosyasında Alayumat'ın gazetecilik faaliyetleri dışında "örgüt üyesi olduğu ve örgüt adına faaliyetlerde bulunduğuna" dair herhangi bir bilgi ve belge bulunmadığı ifade edildi. Alayumat’ın kendisine isnat edilen suçlamalardan habersiz, lehine ve aleyhine hususlara ilişkin savunma olanağı bulunmadan üç gün boyunca gözaltında kalması nedeniyle Anayasa'da korunan savunma hakkı ihlal edildiği belirtildi. Dilekçede ayrıca Alayumat’un avukatına haber verilmeden bir odaya götürülerek yasaklanmış sorgu yöntemi olan “mülakat” uygulamasına maruz kaldığına dikkat çekildi ve bunun hürriyeti tehdit suçu oluşturduğu kaydedildi.
Sorgusu sırasında Alayumat’a Mezopotamya Ajansı’nda (MA) yayınlanan 20 haberin suç delili olarak sorulduğu hatırlatan dilekçede, MA'nın, vergi levhası olan ve yasalara uygun olarak kurulmuş bir haber ajansı olduğuna dikkat çekildi. Anayasa Mahkemesi’nin Cemil Uğur kararına atıfta bulunulan dilekçede, bir gazetecinin çalıştığı haber ajansı nedeniyle suçlanamayacağı vurgulandı. “Öcalan, tecrit ve İmralı" konularında haber yapmanın suç olmadığı belirtilen dilekçede, "Gazetecinin kamuoyuna ilgilendiren her konuda haber yapmak hakkı olduğu" vurgulandı.
Dosyadaki mevcut durum değerlendirildiğinde tutuklama tedbirine başvurulmasını gerektirecek "kuvvetli bir suç şüphesi" bulunmadığı belirtilen dilekçede şu değerlendirmelerde bulunuldu:
"Dosyada şüphelinin ne kaçacağına ne de delilleri yok edeceğine, gizleyeceğine veya değiştireceğine dair bir neden yokken, tutukluluğu hakkında verilen kararlarda öne sürülen gerekçeler, deliller, makul, yerinde ve yeterli değildir. Aleyhine sunulan deliller dikkate alındığında itham edildiği suçun maddi unsurlarının bile oluşmadığı görülecektir. Dosyada gerekçelendirme yapılmadığı gibi, soyut mesnetsiz iddialarla tutuklama kararı verilmiştir. Anayasa ve tarafı olduğumuz sözleşmelerle korunan adil yargılanma hakkı, ifade özgürlüğü, kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkının ihlali niteliğinde olan tutuklama kararının kaldırılması gerekmektedir.”
Alayumat hakkında verilen tutuklama kararının Anayasa’nın 17-19 ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) ihlali niteliğinde olduğu, acil olarak serbest bırakılması talep edildi.
Ne Olmuştu?
İstanbul Merkezli yürütülen soruşturma kapsamında 23 Nisan’da yapılan ev baskınlarında Mezopotamya Ajansı (MA) muhabiri Esra Solin Dal, Yeni Yaşam gazetesi çalışanı Enes Sezgin ile basın çalışanları Saliha Aras, Yeşim Alıcı, Beste Argat Balcı, Şirin Ermiş ve gazeteci Erdoğan Alayumat İstanbul’da, MA muhabiri Mehmet Aslan Ankara’da, MA eski muhabiri Doğan Kaynak ise Şanlıurfa'da gözaltına alındı.
Savcılıktaki ifade işlemlerinin ardından gazeteciler Mehmet Aslan, Esra Solin Dal ve Erdoğan Alayumat tutuklama, diğer gazeteciler ise adli kontrol talebiyle nöbetçi sulh ceza hakimliğine sevk edildi.
Hakimlikte sorgunun ardından gazeteciler Mehmet Aslan, Esra Solin Dal ve Erdoğan Alayumat "örgüt üyesi olmak" iddiasıyla tutuklandı. Diğer altı gazeteci ise adli kontrol kararı ile serbest bırakıldı.