MLSA - Gazeteci İrfan Uçar'’a uygulanan yurtdışı çıkış yasağının hak ihlaline sebep olduğu gerekçesiyle MLSA Hukuk Birimi avukatları, Anayasa Mahkemesi’ne başvuru yaptı.
Gaziantep’teki evine 6 Aralık 2023 tarihinde yapılan polis baskınıyla gözaltına alınan gazeteci İrfan Uçar, ertesi gün çıkarıldığı mahkeme tarafından yurtdışı yasağı şartıyla serbest bırakıldı.
MLSA Hukuk Birimi avukatları yurtdışı yasağına karşı yaptıkları itirazın reddedilmesi üzerine, AYM’ye başvurdu.
Başvuru dilekçesinde yasak ile gazetecinin Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nde korunan, “kişi özgürlüğü ve güvenliği” ile “özel ve aile hayatına saygı” haklarının yanı sıra “haberleşme hürriyetinin” ihlal edildiği belirtildi.
Yasak demokratik toplumun gereklerine aykırı
Uçar’ın savunmanlığını üstlenen MLSA Hukuk Birimi, gazeteci hakkında verilen yurtdışı çıkış yasağı kararına karşı Gaziantep Asliye Ceza Mahkemesi’ne itirazda bulundu. İtirazda Sulh Ceza Hâkimliği tarafından verilen bu adli kontrol kararının “gerekçesiz olduğu”, “ölçülülük ve orantılılık ilkelerine uygun olmadığı”, “kuvvetli suç şüphesinin bulunmadığı” ve “somut delillerin ne olduğu gösterilip tartışılmadan gerekçesiz karar verildiği” belirtti.
Başvuruda dosyada tüm delillerin toplanmış olmasına ve gazeteci Uçar’ın kaçma olasılığının olmamasına rağmen yurt dışı çıkış yasağının kaldırılmamasının, “demokratik toplumun gereklerine aykırı” olduğu vurgulandı.
Başvuruda ayrıca yurtdışı çıkış yasağıyla “ifade özgürlüğünün” ihlal edildiği belirtilerek, “Somut deliller ve kuvvetli suç şüphesinin olmadığı bir soruşturma kapsamında, suç isnadı olarak gösterilen kimi ifadeler neticesinde başvurucunun yurt dışına çıkışının yasaklanması, kişinin manevi varlığını gerçekleştirmesi ve geliştirmesinin önünde ölçüsüz ve orantısız bir müdahale teşkil etmektedir. Anayasa'nın 25. 26. ve 28. maddesi ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 10. maddesi ile korunan ifade özgürlüğü ihlal edilmiştir” denildi.
“Gazetecilere yargısal taciz yoluyla gözdağı veriliyor”
Gözaltına alındığında Uçar’ın polis, savcılık ve hâkimlik ifadelerine eşlik eden MLSA Hukuk Birimi’nden Fatih Aydın, bu sorgularda Uçar’ın çok sayıda gazeteciyle 2011 ve 2013 yılları arasında yaptığı telefon görüşmelerinin sorulduğunu anlattı. Aydın, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu görüşmeler sebep gösterilerek 12 yıl sonra soruşturma açılması ve görüşmelerin içeriğindeki haber aktarımından ibaret olan ifadelerin delil olarak gösterilmesi, pek çok yönden müvekkilimizin AİHS ve Anayasa ile korunan haklarına yönelik ihlal teşkil ediyor. 1988 yılından beri gazetecilik yapan İrfan Uçar’a yönelik başlatılan bu soruşturma, evinin basılarak gözaltına alınması ve hiçbir somut delil olmaksızın hakkında verilen yurt dışına çıkış yasağı kararını Türkiye’de son yıllarda gazetecilere yargısal taciz yoluyla verilen gözdağlarından biri olarak değerlendiriyoruz.”