MLSA - İstanbul Valiliği'nin, Kadıköy'deki Suruç Katliamı anmasını takip eden gazetecileri kalkanlar ve plastik mermilerle hedef gözeterek yaralayan polisler hakkında “soruşturma izni vermeme” kararı, MLSA’nın itirazı üzerine İstanbul Bölge İdare Mahkemesi tarafından kaldırıldı.
Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği’nin (MLSA), savunanlığını yürüttüğü gazeteciler Erhan Ozan Acıdere, Emre Orman, Yasin Akgül ve Fatoş Erdoğan'a şiddet uygulayan İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polis memurları hakkında soruşturma izni verilmesi için İstanbul Bölge İdare Mahkemesi’ne yaptığı itiraz sonuçlandı.
MLSA avukatları itiraz başvurusunda İstanbul Valiliği tarafından şüpheli polisler hakkında, ‘soruşturma izni verilmemesi’, ‘disiplin soruşturması açılmasına gerek olmadığı’ ve ‘dosyanın işlemden kaldırılması’ kararlarının kaldırılması istendi.
İtirazı İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 1. İdari Dava Dairesi görüştü. Daire, 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun'un ilgili maddelerine dayanarak, ‘darp, şiddet, işkence ve kötü muamele fiillerine dair ceza soruşturması yapılmasının idari izne tabi olmadığına’ karar verdi.
Mahkeme ayrıca, Türk Ceza Kanunu'nun “işkence” suçunu düzenleyen 94 ve 95’inci maddeleri ile “yardım veya bildirim yükümlülüğünün yerine getirilmemesi” suçunu düzenleyen 98’inci maddelerine atıfta bulunarak, İstanbul Valiliği'nin kararını iptal etti.
Daire dosyanın İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmesine hükmetti. Karar, 30 Nisan 2024 tarihinde kesinleşti ve taraflara ile İstanbul Valiliği'ne tebliğ edildi.
Olayın geçmişi
Kadıköy Halitağa Caddesi'nde, 20 Temmuz 2021'de gerçekleştirilen Suruç Katliamı anmasını takip eden gazeteciler Erdem Şahin, Fatoş Erdoğan, Bülent Kılıç, Kübra Köklü, Yasin Akgül, Emre Orman, Ozan Acıdere ve Zeynep Kuray'ın, hedef gözetilerek kalkanlar ve plastik mermiler kullanan polislerin şiddetine maruz bırakıldı. Eylemi izleyen birçok gazeteci polisin sıktığı plastik mermilerle yaralandı, bir gazeteci ise çevik kuvvet polisi tarafından yumruklandı.
MLSA Hukuk Birimi, 30 Temmuz 2021 tarihinde, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na polisler hakkında suç duyurusunda bulundu.
Suç duyurusu dilekçesinde bir gazetecinin fotoğraf makinesinin TOMA'dan sıkılan su sebebiyle zarar gördüğü, gazetecilerin çevik kuvvet polisleri tarafından TOMA'nın ve polis barikatının olduğu alana doğru sürüklendiği ifade edildi.
MLSA polisler hakkında "kasten yaralama", "eziyet", "iş ve çalışma hürriyetinin ihlali", "mala zarar verme" ve "görevi kötüye kullanma" suçlamalarıyla soruşturma başlatılması talep etti. Dilekçede, işkence seviyesine varmayan ancak önceden tasarlanmış, fiziki yaralanmaya neden olan muamelelerin “meşru bir müdahale olarak değil, insanlık dışı muamele kapsamında eziyet” olarak tanımlanması gerektiği vurgulandı.
Olay esnasında farklı kameralar tarafından çekilen görüntüler savcılığa sunuldu ve olay esnasında görev yapan polislerin tespit edilerek, etkili bir şekilde soruşturulmaları talep edildi.
İstanbul Valiliği ise 15 Ocak 2024 tarihli kararıyla şüpheli polisler hakkında, "soruşturma izni verilmemesine ve haklarında disiplin soruşturması yapılmasına gerek olmadığına” ve “dosyanın işlemden kaldırılmasına" dair karar aldı.
Valiliğin bu kararı MLSA Hukuk Birimi’nce İstanbul Bölge İdare Mahkemesi’nde taşındı.
