Deniz Tekin
Diyarbakır’da haber takibi yapan Rûdaw TV ekibine saldıran Mesut Kızmaz, “tehdit” suçundan 5 ay, “hakaret” suçundan ise 2 ay 15 gün hapis cezasına çarptırıldı. Gazetecilerin avukatı kararı istinaf mahkemesine taşıyacaklarını açıkladı.
Diyarbakır 19. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın ikinci duruşmasına Rûdaw TV Diyarbakır Temsilcisi Maşallah Dekak, kameraman Mehmet Kanevi ve avukatları Rehşan Bataray Saman katıldı. Sanık Mesut Kızmaz ise duruşmaya SEGBİS üzerinden bağlandı. Duruşmayı Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti (GGC) Başkanı Felat Bozarslan ve çok sayıda gazeteci izledi.
Kızmaz, savunmasında suçlamaları kabul etmedi. ASELSAN’da teknisyen olarak çalıştığını belirterek, “Rûdaw TV’nin Diyarbakır ve bölgeden ‘Kürdistan’ diye bahsettiğini görünce tepki gösterdim. Kürtçeye karşı bir nefretim yok, ülkeyi savunmak için uyardım” dedi. Gazetecilerin kendisine mikrofon sallayarak tehdit ettiğini ileri sürdü.
Avukat Rehşan Bataray Saman, sanığın saldırısının kamera kayıtlarıyla sabit olduğunu vurgulayarak, “Bu yalnızca bir hakaret değil, aynı zamanda Kürtçe’ye yönelik bir tahammülsüzlüktür” dedi ve sanığın ayrıca halkı kin ve düşmanlığa tahrik suçundan da cezalandırılmasını talep etti.
Savcı, esas hakkındaki mütalaasında sanığın “tehdit” ve “hakaret” suçlarından cezalandırılmasını istedi. Mahkeme, Kızmaz’a “tehdit” suçundan 5 ay, “hakaret” suçundan ise 2 ay 15 gün hapis cezası verdi. Daha önce benzer suçlardan hüküm giymiş olan sanığa alt sınırdan ceza verilmesi dikkat çekti. Cezalar ertelenmedi.
Avukat Rehşan Bataray Saman, duruşma sonrası yaptığı açıklamada, “Kararı istinafa taşıyacağız” dedi.
Ne olmuştu?
Rûdaw TV Diyarbakır Temsilcisi Maşallah Dekak ve kameraman Mehmet Kanevi, 12 Ocak 2024’te Ulucami önünde haber takibi sırasında Mesut Kızmaz’ın sözlü ve fiziki saldırısına uğramıştı. Kızmaz gözaltına alınmış ancak savcılık “yeterli delil olmadığı” gerekçesiyle takipsizlik kararı vermişti.
Gazetecilerin avukatları karara itiraz etti, itirazın kabul edilmesiyle dava açıldı. Kızmaz hakkında “tehdit” ve “hakaret” suçlamalarıyla iddianame düzenlendi; mahkeme, gazetecilerin davaya katılma taleplerini kabul etti.

