AZİZ ORUÇ
Diyarbakır’ın Lice ilçesinde Newroz kutlamaları sonrasında 14 yaşındaki Y.D'nin polislerce darp edildiğine yönelik haberi paylaşan Gazeteci Gökhan Özbek hakkındaki soruşturmada takipsizlik kararı verildi. Savcılığın, AİHM kararlarına ve ifade özgürlüğüne atıfta bulunduğu takipsizlik kararında, paylaşılan haberin “yanıltıcı” olmadığı belirtildi.
14 yaşındaki Y.D. Newroz kutlamaları sonrasında polisler tarafından kaçırılıp, işkenceye maruz kaldığı iddia edildi. Hastanelik edilen çocuk, ağzı ve elleri bağlı bir şekilde dere kenarında bataklığa bırakıldı. Gece karanlığında bir köylünün fark etmesi üzerine hastaneye kaldırılan çocuk, bir gözünü kaybetme riski yaşadı. İşkence görüntü ve fotoğraflar birçok TV, haber ajansı ve sosyal medya mecralarında paylaştı. Paylaşılan haberler üzerinde 23 Derece’nin sahibi gazeteci Gökhan Özbek de haber yaparak, paylaştı. Haberin paylaşımı sonrasında Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığı Özbek hakkında dezenformasyon yasası kapsamında "Yanıltıcı Bilgiyi Alenen Yayma" suçundan soruşturma başlattı.
Özbek, 25 Mart’ta emniyete giderek, ifade verdi. İfadesinde suçlamaları kabul etmeyen Özbek “Bahsi geçen konu tüm ulusal ve uluslararası medya kuruluşları olayı haberleştirdi. Biz de Halk TV’yi kaynak göstererek, haberi yayınladık. Herhangi bir dezenformasyon amacımız yoktur” dedi.
Soruşturmaya konu olan işkence herkesçe bilinmesine rağmen savcılık, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’na yazı yazarak, olayın doğru olup olmadığını sordu. Soruşturmayı yürüten savcılık, Özbek hakkında 22 Nisan 2024’te kovuşturmaya yer yok kararı verdi. Savcılık kararında AİHM kararları ve ifade özgürlüğü vurgusu yapılarak, "Hem Anayasamızda ve hem de uluslararası mevzuat uyarınca güvence altına alınan ‘ifade özgürlüğü hakkının’ bireyler açısından koruma altına alınmış demokratik haklar olduğu, yasal sınırlamalara uyularak bu hakların kullanılmasının ve açıklanan düşüncelerin suç oluşturmayacağı, Yargıtay ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kararlarında ‘bu hakların yasal çerçevede kullanıldığında kişiye yaptırım uygulanamayacağı" belirtildi.
Paylaşım yanıltıcı haber değil
Soruşturma dosyasına konu haber ile ilgili olarak, Lice Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma ve sonucunda açılan bir kamu davasının olduğu, bu haliyle paylaşımın bir haber niteliğinde olan konuya ilişkin olduğu, bu haliyle ortada ‘yanıltıcı haber’ olarak nitelendirilebilecek bir haber olmadığı ve bu nedenle yasal unsurları itibariyle oluşmayan suç hakkında soruşturma yürütme imkanının olmadığı, tüm dosya kapsamından anlaşılmakla; Yukarıda açıklanan gerekçelerle, şüpheli hakkında atılı suç yönünden kamu adına kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verildi” denildi.
Yaşananlara ilişkin Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği’ne (MLSA) konuşan Gazeteci Gökhan Özbek, görüşlerini şöyle dile getirdi:
“Bu soruşturmanın varlığı bile birtakım güçlerin polis devleti saikiyle oluşturulmuş bir soruşturmadır. Neyse ki savcı AİHMS’in 10’uncu maddesi fikir özgürlüğüne atıfta bulunarak, gerekli takipsizlik kararı verse de böyle bir soruşturmanın varlığı bizim hukuk açısından garabettir. Bizler gazeteciyiz ve gazetecilerin işi haber yapmaktır. 18 yaşından küçük bir çocuğun polis şiddetine maruz kalması ve bunun belgelenmiş olması, polislerin bundan dolayı yargılanması dünyanın neresine giderseniz gidin haberdir. Bu haberi yaptığımızda devleti allanan aşağılamak ya da polisi teşkilatını küçük göstermek değildir. Aksine bir insan hakları ihlalinin ve bir şiddet olayının kamuoyuna göstermek amacıyla yapılmıştır.
Ama maalesef Doğu ve Güneydoğu’da ve söz konusu Kürt halkı olunca bu tür soruşturmalar çok kolay açılmakta. Hukuku bir sopa gibi ve demokrasi kılıcı gibi başımızın üzerinde sallamaya devam ediyorlar. Savcı uluslararası hukuku gözeterek, takipsizlik kararı verdi. Ama buna benzer hakkımda 80 soruşturma ya da dava açılmış durumda. Bu kadar dava, soruşturmanın olması utanç vericidir, rezalettir. Her şeye rağmen biz işimizi yapmaya devam edeceğiz.”
Ne olmuştu?
Lice’de 21 Mart’ta, 10 yaşındaki bir arkadaşıyla eve dönen 14 yaşındaki Y.D, polis tarafından durduruldu. 10 yaşındaki arkadaşı bırakılırken, Y.D. araca bindirildi. İşkence gören çocuğun elleri, ayakları bağlandı. Türk olduğu söylemeye zorlanan Y.D’nin, ardından da “Kürtlere küfret, İstiklal Marşı’nı oku” denilerek ölümle tehdit edildiği iddia edildi. Y.D. daha sonra ağzı ve elleri bağlı bir şekilde dere kenarında bataklığa bırakıldı.
Çocuğa işkencenin Mezopotamya Ajansı (MA) tarafından haberleştirilmesinin ardından Lice Cumhuriyet Başsavcılığı olaya ilişkin soruşturma başlattı.
Yürütülen soruşturma kapsamında 5 polisten İsmail Akkuş, Emre Özcan ve Gökhan Bay, 26 Mart’ta “Kasten yaralama” suçundan tutuklandı. Cumhuriyet Başsavcılığı ve müşteki vekillerin itirazı üzerine serbest bırakılan Emniyet Amiri Aykut Oral ve polis Hayrettin Çakmak tutukladı ancak Lice Sulh Ceza Hakimliği, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Devam eden yargılama sonucunda 5 Haziran 2024’te karar çıktı. Lice Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen karar duruşmasında tutuksuz yargılanan 5 polise “Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçundan 8’er yıl hapis cezası verildi.