Tutuklu gazeteci Ziya Ataman: Kürt gazetecilere yönelik kumpaslar devam ediyor
Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği Hukuk Birimi, gazeteci Ziya Ataman’ı tutuklu bulunduğu Van Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde ziyaret etti. 2016’dan beri tutuklu bulunan gazeteci Ataman, sağlık durumunun görece daha iyi olduğunu ancak Diyarbakır’da tutuklanan arkadaşları için oldukça kaygı duyduğunu belirtti. Ataman, kendisinin de benzer bir süreçten geçtiğini, soruşturma ve davalarla bölgedeki gazeteciliğin bitirilmeye çalışıldığını söyledi. Ataman, sözlerine şöyle devam etti: “16 gazeteciyi, hukuksuz olduğunu göstere göstere tutuklamak ne demek? Bu bölgede, sahada gazeteciliği, haberciliği ortadan kaldırmak demek. Diyarbakır’a gün aşırı siyasetçilerin, siyasi parti temsilcilerinin geldiği, ülkenin, bölgenin ekonomik krizden inlediği bir zamanda hem de…”
Tutuklanan 16 gazetecinin, tıpkı kendisi gibi “örgüt üyeliği” suçlamasıyla soruşturulduğunu öğrendiğini söyleyen Ataman, gazetecilere sorulan soruların da temelsiz ve tipik olduğunu belirtti. Ataman: “Gazetecilere Kürt meselesiyle neden ilgileniyorsun, neden seni ilgilendiriyor gibi sorular sorulmuş. Dahası savcı, bir gazeteciye neden ‘cezaevi’ kelimesi kullanmadın da ‘zindan’ kelimesini kullandın diyor. 16 gazeteciyi, bu tür sorularla tutuklamanın başka bir anlamı var: Hiçbir gerekçemiz yok, ancak sizi tutuklayacağız ve bunu da göstere göstere yapacağız demek bu. Kürt gazetecileri en son, toplu halde ve keyfi bir biçimde Fettullahçılar tutuklatmıştı. Diyarbakır’da 16 gazeteciye isnat edilen ‘KCK Basın’ suçlaması, esasen Fettulahçıların icadı. Fettulahçılar gitti ancak Kürt gazetecilere yönelik yargısal taciz hala onların kurduğu kumpaslarla ilerletiliyor” dedi.
Basın ve ifade özgürlüğü alanında faaliyet yürüten hak örgütlerinin bir kısmının sessiz kalmayı tercih ettiğini söyleyen Ataman: “Bazı kurum ve kuruluşların sessiz kalmalarına anlam vermek güç. Bizim buradayken göremediğimiz, erişemediğimiz başka şeyler mi var acaba diye düşünüyorum. Bunun bütünlüklü bir basın özgürlüğü, ifade özgürlüğü hakkı ihlali olduğunu görmek çok mu zor? Yoksa halen ‘Kürt gazetecilerin durumu başka’ sığlığına mı sığınıyorlar. Umarım o klişe hala geçerli değildir dışarıda…”
Ataman, tutuklanan gazetecilerin bundan böyle kendisine daha fazla mektup göndereceği için ne düşüneceğini bilemediğini ekleyerek: “Artık bana daha fazla mektup gönderecekler. Kendimi buna sevinirken yakaladım. Hem güldüm hem de sanırım biraz utandım. Ama onlara çaktırmayacağım bu durumu” dedi.
*Bu işin hakları, Atıf-Gayriticari (CC BY-NC) Lisans ile kısmen saklıdır. Bu iş, MLSA’ya atıf ile ve ticari olmayan amaçlar ile kullanılıp dağıtılabilir.