Gazeteci Uğur Mumcu, Ahmet Taner Kışlalı, Muammer Aksoy ve Bahriye Üçok'un cinayetlerine ilişkin Umut davasının görülmesine devam edildi. Mahkeme eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar'ın sonraki celse SEGBİS aracılığıyla dinlenmesine karar verdi.
Nalin Öztekin
Gazeteci Uğur Mumcu, Ahmet Taner Kışlalı, Muammer Aksoy ve Bahriye Üçok'un cinayetlerine ilişkin davanın 12'nci duruşması Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü.
Duruşmaya müşteki avukatı Yalçın Akbal katılırken, Ankara Barosu Toplumsal Dava ve Hukuk Araştırmaları Merkezi, Türkiye Gazeteciler Sendikası ve MLSA gözlemcileri de takip etti.
Mehmet Ağar adresinde bulunamamış
Duruşmada, önceki celse tanık olarak dinlenmesine karar verilen Mehmet Ağar'a yapılan tebligatların ulaşmadığı belirtildi.
Avukat Akbal, Ağar'ın Beykoz'daki adresine yeniden tebligat gönderilmesini ve tanığın bir sonraki duruşmada hazır edilerek huzurda dinlenmesini talep etti.
Mahkeme, avukat Akbal'ın belirttiği adrese tebligat gönderilmesine karar verirken, Mehmet Ağar'ın ise bir sonraki celsede SEGBİS aracılığıyla dinlenmesine hükmetti.
Sanık Oğuz Demir'in Avustralya'da bulunup bulunmadığının araştırılması için Emniyet Genel Müdürlüğü ile Dışişleri Bakanlığına müzekkere yazılmasına karar verdi.
Dava 22 Eylül 2025'e ertelendi.
Umut Davası nedir?
Umut Davası, 1990’larda işlenen siyasi suikastların faillerine yönelik açılan, Türkiye’nin en uzun soluklu davalarından biri. Gazeteci Uğur Mumcu’nun 24 Ocak 1993’te Ankara’da bombalı suikastla öldürülmesinin yanı sıra, Ahmet Taner Kışlalı, Muammer Aksoy, Bahriye Üçok gibi çok sayıda aydının öldürülmesine dair soruşturmalar, 2000 yılında başlatılan "Umut Operasyonu" kapsamında birleştirildi.
Kimler yargılanıyor?
Davada, “Tevhid-Selam/Kudüs Ordusu” adlı İran bağlantılı örgütün Türkiye’de siyasi suikastlar düzenlediği iddiasıyla toplamda 18 ayrı saldırı dosyası birleştirildi. İddianamede, Uğur Mumcu’nun aracına yerleştirilen bombanın Ferhan Özmen tarafından hazırlandığı, Oğuz Demir tarafından araca yerleştirildiği, Necdet Yüksel’in gözcülük yaptığı ifade edildi.
Oğuz Demir nerede?
Mumcu’nun aracına bombayı yerleştirdiği belirtilen Oğuz Demir hâlâ yakalanamadı. Hakkında kırmızı bülten çıkartılan Demir’in dosyası ayrıldı, duruşmaları sürüyor ancak sanığın izine rastlanabilmiş değil.
Yargı sürecinde neler yaşandı?
Yıllarca süren soruşturmalarda ihmaller zinciri yaşandı. Soruşturmayı yürüten askeri savcı Ülkü Coşkun’un “Bu işi devlet yaptı” dediği ileri sürüldü, ancak sonradan bu beyanını reddetti. Dönemin Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar, Mumcu ailesine “Bir tuğla çekersek duvar yıkılır” demişti. Bu sözler de resmen reddedildi.
TBMM 1997’de kurduğu araştırma komisyonunda, Mumcu’nun C4 tipi patlayıcıyla öldürüldüğünü ve devletin bu süreçte yeterli koruma sağlamadığını tespit etti. Ancak ihmallerle ilgili hiçbir kamu görevlisine yaptırım uygulanmadı.
Dava kapsamında bazı sanıklar ceza aldı, ancak Anayasa Mahkemesi daha sonra bazı isimler için hak ihlali kararı verdi. Örgütle bağlantılı olduğu iddia edilen bazı isimler yıllar sonra Türkiye’ye döndü ve beraat etti.
Neden tartışmalı?
Uğur Mumcu’nun kızı Özge Mumcu, yargı sürecinin tatmin edici olmadığını, gerçek faillerin açığa çıkarılmadığını belirtiyor. “Emir komuta zinciri ortaya çıkarılmadıkça adalet sağlanmayacak” diyor. Mumcu ailesi, tıpkı Dink ve Anter aileleri gibi, yıllardır süren mücadeleye devam ediyor.
