Duruşma Haberleri

Varank’ın şikayetiyle yargılanan gazeteciler Büyüksipahi ve Güger beraat etti

Varank’ın şikayetiyle yargılanan gazeteciler Büyüksipahi ve Güger beraat etti

EYLEM SONBAHAR

Gazeteci İsmail Arı'nın Emlak Konut'un Bodrum'daki deniz manzaralı arsa ihalesininin Varank'ın kuzeni Sedat Varank'ın şirketine verildiği ile ilgili haberin Cumhuriyet gazetesinde yayımlanması üzerine gazetenin o dönemki Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Büyüksipahi ve Sorumlu Müdürü Mustafa Birol Güger hakkında açılan davada mahkeme ayrı ayrı beraat kararı verdi.

BirGün gazetesi muhabiri İsmail Arı'nın Emlak Konut'un Bodrum'da düzenlediği ihaleyi eski Sanayi ve Teknoloji Bakanı ve AKP Bursa Milletvekili Mustafa Varank'ın kuzeninin aldığını yazdığı, ‘Deniz manzaralı araziyi Varank’ın ‘kuzeni’ kaptı’ başlıklı haberi birçok sitede yayımlanmıştı. 18 Kasım 2022 tarihinde Cumhuriyet gazetesinin internet sitesinde "Devasa arazi Mustafa Varank'ın kuzenine gitti: Elde edeceği gelir dudak uçuklattı" başlığı ile yayımlanan haberin içeriğinde "BirGün'den İsmail Arı'nın haberine göre" ifadesi de yer aldı.

Söz konusu haber gerekçesiyle dönemin Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’ın şikâyeti üzerine “kamu görevlisine hakaret” suçlamasıyla haklarında dava açılan eski Cumhuriyet gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Büyüksipahi ve Sorumlu Müdür Mustafa Birol Güger’in yargılandığı davanın üçüncü duruşması İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görüldü.

'Herkes kamuya açık kaynaklardan bu ihale bilgilerine ulaşabilir'

Gazetecilerin avukatıyla hazır bulunduğu duruşmaya Varank'ın avukatı Emine Nur Çakır Türkoğlu da katıldı. Gazetecilik ilkeleri doğrultusunda haber yaptıklarını söyleyerek savunmasına başlayan Mustafa Büyüksipahi, "Haberi ilk yayınlayan Birgün gazetesidir. Haber içeriğinde İsmail Arı'yı kaynak gösterdik. Meslektaşımız İsmail Arı da yapılan yargılama sonunda beraat etmiştir. Haber içeriğinde yer alan ihale yapılmıştır ve ihaleyi müştekinin kuzeni kazanmıştır. İhaleyi kazanan Sedat Varank’ın ablası da Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nda yöneticidir. Herhangi bir vatandaş kamuya açık kaynaklardan bu ihale bilgilerine ulaşabilir. Müştekiye yönelik herhangi bir hakaret de yer almamaktadır. Beraatimi talep ediyorum." diye konuştu.

Anayasa'nın vermiş olduğu basın ve ifade özgürlüğü hakları kapsamında haberi yayınladıklarını belirten gazeteci Mustafa Birol Güger de "Hakkımızda dava açılması ve yargılama yapılması bile Türk adaleti için bir külfettir. Atılı suçu kabul etmiyorum" dedi.

Gazetecilerin avukatı Enes Hikmet Ermaner, Varank'ın vekilinin şikayet dilekçesinde belirttiği iki hususa değinerek şöyle konuştu: "Haber içeriğinde ihalenin usulsüz bir şekilde verildiği iddiasının bulunduğu ileri sürülmekte ancak haberde usulsüz kelimesi yer almamaktadır. Yine taşınmazın ihale yapılmaksızın tahsis edildiği iddiası var. Ancak haber başlığında ve haber içeriğinde taşınmazın ihalesini müştekinin kuzeninin sahip olduğu şirketin kazandığı açıkça belirtilmektedir."

Haber içeriğinde kaynak gösterilen gazeteci İsmail Arı'nın beraat aldığı kararın dosya içerisine alınmasını isteyen Ermaner müvekkillerinin beraatini talep etti.

Varank'ın avukatı: Haberde ifade özgürlüğünün sınırlarını aşılmıştır

Suçun unsurlarının oluştuğunu söyleyen Varank'ın avukatı Türkoğlu, gazetecilerin cezalandırılmasını istedi. Türkoğlu, "Ünlü dil bilimcisi Ferdinand de Saussure'nin sözüne göre dil yapısaldır. İfadelere bireysel anlam veremeyiz. Toplumda uyandırdığı yankı ve anlama göre değer görmektedir. Örneğin bir kişiye mürtet veya faşist dediğimizde her ne kadar bu ifadeler  toplumsal bir olguyu yahut ideolojiyi ifade etse de hakaret kapsamında kullanılabilir. Söz konusu haber müvekkilime ilişkin manipülatif  ve toplumu yönlendirici ifadelerle yazılmıştır. İfade özgürlüğünün sınırlarını aşmıştır, hakaret kapsamındadır" dedi.

Suçtan zarar görme ihtimaline karşı Varank ve avukatının davaya katılma talebini kabul eden mahkeme, gazetecilerin avukatının talebini ise yargılamaya bir katkı sağlamayacağı gerekçesiyle reddetti.

Esas hakkındaki mütalaasını sunan iddia makamı, somut olayda sözlerin basın özgürlüğü sınırlarını aşarak hakaret kastı taşıdığını ve hakaret suçunun unsurlarının oluştuğunu belirterek gazetecilerin atılı suçtan cezalandırılmasını istedi.

Varank'ın avukatının mütalaaya katıldığını belirtmesinin ardından gazeteci Mustafa Büyüksipahi, "Avukat hanım birçok kelime söyledi. Faşist dedi, yanılsama dedi ama bunların davayla ne alakası var?" diye sordu. Hakim de "Avukat hanımın görüşlerine katılmayabilirsiniz ancak o da şu an görevini yapıyor" dedi.

Mustafa Birol Güger de son sözlerinde, "Haberi yayımlayanın beraat ettiği davada meslektaşları için ceza isteniyor. Bu davayı açanları doğrudan kendi vicdanlarına havale ediyorum" dedi.

Mahkeme, yüklenen fiilin kanunda suç olarak tanımlanmamış olması nedeniyle gazeteci Mustafa Birol Güger ve Mustafa Büyüksipahi’nin ayrı ayrı beraatine karar verdi.

Image

Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) haber alma hakkı, ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğü alanlarında faaliyet yürüten bir sivil toplum kuruluşudur. Derneğimiz başta gazeteciler olmak üzere mesleki faaliyetleri sebebiyle yargılanan kişilere hukuki destek vermektedir.