DENİZ TEKİN
Vice News muhabirleri Jake Hanrahan ve Philip Pendlebury'nin ifadelerinin İngilizceden Türkçeye tercümesi için bilirkişi bulunamadı. Mahkeme, tercüme işlemi için İstanbul Nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesi'ne yazı yazılmasına karar verdi.
ABD merkezli Vice News için Cizre, Silopi, Nusaybin ve Sur ilçelerinde yaşanan çatışmalara dair belgesel çekmek amacıyla 2015 yılında geldikleri Diyarbakır’da tutuklanan ve ardından sınır dışı edilen muhabirler Philip Pendlebury ve Jake Hanrahan ile tercüman ve rehberleri hakkında açılan davanın 20. duruşması Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Tutuksuz yargılanan sanıklar duruşmaya katılmazken, gazetecilerin avukatları salonda hazır bulundu.
Mahkeme Başkanı, gazetecilerin İngilizce dilinde alınan ifadelerinin eksik tercümesinin yeni bir bilirkişi tarafından yapılması için yazılan talimatın iade edildiğini belirtti. Ankara Nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesi'nden gelen yazıda, bilirkişinin Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından belirlenmesi gerektiği için talimatın iade edildiği ifade edildi.
Gazetecilerin avukatlarından Törehan Büyüksoy, talimatın iade edilme gerekçesinin yargının nezaket diline uygun olmadığını söyledi. Büyüksoy, yurtdışı ifadelerinin Türkçe tercümesinde büyük eksiklikler olduğunu belirterek, ifadelerin tercümelerinin İngiliz dilini ve Türk hukukunu iyi bilen uzman bir bilirkişi tarafından yapılmasını talep etti.
Mahkeme, gazetecilerin ifadelerinin tercümesi için İstanbul Nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesi'ne yazı yazılmasına karar verdi ve davayı 25 Kasım 2024'e erteledi.
Dava hakkında
Amerika merkezli Vice News muhabiri Jake Hanrahan ve kameraman Philip Pendlebury, 2015 yılında sokağa çıkma yasaklarının ilan edildiği Cizre, Silopi, Nusaybin ve Sur kentlerinde yaşananlara ilişkin belgesel çekimi yapmak amacıyla Diyarbakır’a geldi. Gazetecilere belgesel çekimleri sırasında yardımcı olan tercüman Mohammed İsmael Rasool ve rehberleriyle birlikte, 28 Ağustos 2015 tarihinde Diyarbakır’da gözaltına alındılar. İngiltere vatandaşı gazeteciler ile tercümanın, haklarında yapılan ihbar gerekçe gösterilerek konakladıkları otelde gözaltına alındığı belirtildi.
“Örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek” iddiasıyla tutuklanan gazeteciler, Adana F Tipi Cezaevi’ne gönderildi. Türkiye vatandaşı rehber ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Gazeteciler, 3 Eylül 2015 tarihinde serbest bırakılarak sınır dışı edildi. Irak vatandaşı tercüman Mohammed İsmael Rasool ise 4 Ocak 2016 tarihinde tahliye edildi.
Davanın iddianamesinde, sanıklar “örgüte bilerek isteyerek yardımda bulunmak suretiyle üye olmak,” “Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkındaki Kanuna muhalefet” ve “örgüt propagandası yapmak” ile suçlanıyor. Sanıklar hakkında 15’er yıldan 67 yıla kadar hapis cezası isteniyor. Gazetecilerin üstündeki paralar, çektikleri görüntüler ve haber notları iddianameye suç delili olarak gösterildi.