Cansu Pişkin, İstanbul - Kapatılan Karşı gazetesine yönelik ‘FETÖ’ davasında yargılanan Eren Erdem hakkında, hükümle birlikte tutukluluğa devam kararı verildi. Mahkeme Erdem’e, “Üye olmamakla birlikte örgüte yardım etmek” suçundan alt sınırdan 4 yıl 2 ay hapis cezası verdi.
17-25 Aralık’a ilişkin ses kayıtlarının servis edildiği iddiasıyla dönemin Karşı Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni ve CHP PM Üyesi Eren Erdem ile birlikte ikisi tutuklu 12 kişinin yargılandığı davanın dördüncü duruşması Çağlayan’daki İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Duruşmada tutuklu sanıklar Eren Erdem ve Onur Kala, tutuksuz sanıklar ve avukatları hazır bulundu. Duruşmayı aralarında CHP Milletvekillerinin de bulunduğu çok sayıda kişi izledi.
Üçüncü kez savcı değişti
Önceki celse açıklanan mütalaada Eren Erdem’in “Üye olmamakla birlikte örgüte yardım etmek” ve “Gizliliğin ihlali” suçlamalarıyla 8.5 yıldan 19 yıla kadar hapsini talep edilmişti. Mütalaayı hazırlayan savcı bu duruşmada değişti. Tutuklu sanıklardan Onur Kala’nın celse arasında etkin pişmanlıktan yararlandığı öğrenildi. Dosyaya gelen belgelerin okunmasının ardından tanık dinlendi. Tanık olarak dinlenen Kemal Özkiraz, tutuksuz sanıklardan Emre Erciş’in, Erdem’i tutuklatmak için iftira attığını savunarak, “Emre Erciş’in Erdem için ‘FETÖ’cü olmadığını ben de biliyorum ama benim onunla işim bitmedi. Onu tutuklatana kadar devam edeceğim’ dediğini iki kez duydum.” dedi. Emre Erciş ise aleyhindeki tanık beyanını kabul etmedi. Tutuklu sanık Onur Kala da esasa ilişkin savunmasında, siyasetle alakası olmadığını belirterek tahliyesini istedi.
"Sadece BJK ve CHP üyesiyim"
Ardından Eren Erdem esasa ilişkin beyanda bulundu. Mahkemenin kendisini adil bir şekilde yargıladığına inandığını söyleyen Erdem, bu nedenle siyasi değil hukuki bir savunma yapacağını söyledi. Erdem, “Siz tahliye ettiniz, 24. Ağır Ceza Mahkemesi itiraz sonucu tutukladı. Siz hukuki olarak inceleyip karar verdiniz. 24. Ağır Ceza Mahkemesi ise savcı itirazı sonucu 65 klasörü hemen inceleyip ‘kaçma şüphesi var, bu adamı tutalım’ dedi. Tek bir gerekçe konmuş ortaya cezalandırılmam için. Gizli tanık ifadeleri. Gizli tanık duruşmada ‘Yusuf’ diye birini görmedim diyor, sonra Beyaz TV’de ‘CD’leri Yusuf diye biri çikolata kutuları içinde getirdi’ diyor. Bu konuda kişiye ve kanala suç duyurusunda bulunduk.” dedi. Erdem, Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) ‘gizli tanığın beyanı hükmün açıklanmasında tek başına esas alınamaz’ kararını hatırlattı. Davada üç savcı değiştiğini belirten Erdem, “İddianamedeki tüm deliller tartışılıp yersiz olduğu ortaya çıkmıştır. İddianameye dair cevaplayacak soru kalmadı ben kendi açımdan beraat ettim bu iddianamede. İlla siyaseten ceza kesecekse ‘FETÖ’ dışında kesin. İlla suçlayacaksanız başka bir örgüt bulun. Benim üye olduğum iki örgütüm var Beşiktaş ve CHP üyesiyim” ifadelerini kullandı.
Erdem: "Mütalaa kafa yapıyor"
Aydınlık gazetesinin MİT tırları davasında beraat ettiğini hatırlatan Erdem, “Mantık dışı algı operasyonu yapıldı ben bunun sonucunda 9 aydır cezaevindeyim. Oğlum benim havalimanında çalıştığımı biliyor ona göre pilotum ama gerçekten de pilot gibiyim çünkü esas hakkındaki mütalaa kafa yapıyor. Rakıya gerek yok hiç canım istemiyor kantinden peynir söyleyip mütalaayı okuyorum. Özel olarak tecritte tutuldum ben. Savcı odasına çağırdı ‘Tecrit de zordur ha CHP’nin de ‘FETÖ’ ile ilişkisi var’ diyor ben kimseyi satmadığım için 9 aydır tecritteyim. Benim etkin pişmanlık safsatasından faydalanacağım bir şey yok, bu yüzden ceza alacaksam gider yatarım ama ben adalet talep ediyorum. Bu dosyanın ticaret mahkemesinde görülmesi lazım, ticari husumet var gazetenin ticari sahibiyle. Çünkü gazete battı. Bir gecede 30 bin tiraj kaybettiği için battı” ifadelerini kullanarak beraatini ve tahliyesini talep etti: “Bu dosyadan beraat etmem halinde AİHM’de Türkiye aleyhine tazminat açmayacağım.”
"Basın kanunu gereği dava düşmeli"
Erdem’in avukatlarından Onur Cingil, “Savcı isnat edilen suçlamaya dair örnek tek bir delil göstermemişken, verdiği mütalaa hukuka ve vicdana aykırıdır. İddianame kopyala-yapıştır ifadelere başvurmak yerine gerekçeler sunmalıdır. Bu yargılamalar yasaya açıkça aykırı olan bir hüküm verilmesine sebep olmamalı. Terörle mücadele değil tam tersi ekmeğe yağ sürme olur burada yapılacak cezalandırma.” diye konuştu. Suçlamaların maddi manevi unsurlarının oluşmadığını vurgulayan Cingil, beraat ve tahliye talep etti. Avukat Zeynel Öztürk de, davanın gazete davası olduğunu ve yapılan eylemlerin içeriği ne olursa olsun Basın Kanununa tabi eylemler olduğunu ifade etti. Öztürk, iddianamedeki suçlamaların 2013 yılına dayandığını ve Basın Kanunu gereğince geçerli sürede dava açılmadığı için mahkemenin düşme kararı vermesini istedi.
Dava kapsamında tutuksuz yargılanan gazeteci Kutlu Esendemir’in avukatı Taylan Tanay da, “Zorlama yöntemlerle terör suçlaması yapılması kabul edilemez. İddianamede müvekkile dönük hiçbir suç yoktur. Müvekkil Karşı gazetesinde çalıştığı için suçlanıyor. Bunun Ortaçağdaki klan hukukundan bir farkı yoktur. Orada da bir suç işlendiğinde tüm klan cezalandırılırdı. Müvekkilim sadece çalışıyor diye suçlamak modern ceza hukukuna uygun değil. Suçun şahsiliği ihlal edilmiştir. Müvekkilim 2 yıldır mağduriyet yaşıyor halen pasaportunu alamamıştır” diyerek beraat talep etti. Onur Kala’nın avukatı Bahadır Behzat Polat ise, “Bu siyasi bir davadır. Müvekkilim ne gazeteci ne siyasetçi sadece bir esnaf. Tahliye talep ediyoruz,” dedi.
Turan Ababay tutuklandı
Verilen iki buçuk saatlik aranın ardından kararını açıklayan mahkeme, yakalama kararı infaz edilmeyen sanıklar Ufuk Emin Köroğlu, Emrah Direk, Değer Özergün, Mehmet Aydoğmuş, Murat Kazancı yönünden dosyanın ayrılmasına karar verdi. Tutuklu sanık Onur Kala’nın dosyasının da ayrı bir esas numarası üzerinden devam etmesine karar verdi. Mahkeme Kala’ya “örgüt üyeliği” suçundan 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası vererek tutukluluğunun devamına hükmetti. Mehmet Bozkurt ve Kutlu Esendemir’in beraatine karar veren mahkeme, Emre Erciş’e “Üye olmamakla birlikte örgüte yardım etmek” suçundan alt sınırdan 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası verdi. Mahkeme, tutuksuz sanık Turan Ababey’in “Üye olmamakla birlikte örgüte yardım etmek” suçundan alt sınırdan 4 yıl 2 ay hapis cezası ile birlikte tutuklanmasına hükmetti. Eren Erdem’e “gizlilik ihlal” ve “gizli tanık ifşa” suçlamalarından beraat veren mahkeme, Erdem’in “Üye olmamakla birlikte örgüte yardım etmek” suçundan alt sınırdan 4 yıl 2 ay hapis cezasına hükmetti.