Deniz Tekin, Diyarbakır - Tutuklu gazeteci Kibriye Evren, 20 yıla kadar hapis istemiyle yargılandığı davada yaptığı savunmada, "Yargılanma nedenim gazeteci olmamdır. Yaptığım çalışmaların tamamı gazetecilik faaliyeti kapsamında yapılan çalışmalardır" dedi. Mahkeme, Evren'in tutukluluk halinin devamına karar verdi.
Diyarbakır'da 9 Ekim 2018'de yapılan ev baskınlarında gözaltına alınarak tutuklanan ve gizli tanık beyanları, sosyal medya paylaşımları ve yurt dışı giriş-çıkış kayıtları suç delili olarak gösterilerek hakkında "örgüt üyesi olmak" ve "örgüt propagandası yapmak" iddiasıyla 8,5 yıldan 20 yıla kadar hapis istemiyle dava açılan gazeteci Kibriye Evren'in ilk duruşması görüldü. Kürtçe tercüman hazır edilmediği için sabah 10.00'da görülmesi gereken duruşma öğleden sonraya ertelendi.
Mahkeme başkanı öğlen arasında değişti
Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davaya, Diyarbakır E Tipi Cezaevi'nde tutuklu olan Gazeteci Evren ve avukatı katıldı. Duruşmaya, Türkiye Gazeteciler Sendikası Diyarbakır Temsilcisi (TGS) Mahmut Oral, Mezopotamya Kadın Gazeteciler Platformu ve Özgür Gazeteciler İnisiyatifi (ÖGİ) temsilcileri, Evren'in meslektaşları ve HDP Diyarbakır milletvekili Semra Güzel’in yanı sıra ailesi de izleyici olarak katıldı. Kimlik tespitiyle başlayan ve iddianamenin özetinin okunmasıyla devam eden duruşmada Evren'in savunmasına geçildi. Öğleden sonra yapılan duruşmaya katılan mahkeme başkanının öğleden sonra görülen duruşmaya katılmaması dikkat çekti.
'Yargılanmamın nedeni gazeteci olmamdır'
Kürtçe tercüman aracılığıyla savunma yapan Evren, davanın soruşturma aşamasında verdiği ifadelerini tekrar ettiğini, buna ek olarak ekleyeceği sözler olduğunu belirtti ve, "Yargılanma nedenim gazeteci olmamdır. Gazetecilik benim mesleğimdir. Kendi çevremde bu şekilde tanınıyorum. Gazetecilerin görevi haber yapmaktır. Bu haberler kamuoyunu bilgilendiriliyor. Bu haberle ilgili halk ile görüşmeler yapılacak. Haberlerin kaynağı olabilir. Bu kaynaklardan bilgilendirilip görüşmeler yapılabilir. Bir gazeteci haber yapmak için hem içerde dolaşır, hem de ülke dışına çıkarak haber yapar. Ben de gazetecilik mesleğim nedeniyle birden fazla kez yurtdışına çıktım. Yaptığım haberleri avukatım aracılığıyla sunmuştum" diye konuştu.
'Yaptığım çalışmaların tamamı gazetecilik faaliyetidir'
Hakkındaki gizli tanık ifadelerinin asılsız ve gerçek dışı olduğunu ve kendisini karalamaya çalıştığını ifade eden Evren, gizli tanıkların verdiği ifadelerle, gazetecilik mesleğinin yasadışı gösterilmeye çalışıldığına dikkat çekti. Gazeteci olduğu için haber amacıyla Kongreya Jinên Azad (KJA) ve Tevgera Jinên Azad'ın (TJA) aralarında bulunduğu sivil toplum kuruluşları ile görüşme yapmasının normal olduğuna dikkat çeken Evren, sözlerine şöyle devam etti "Ben hiç bir şekilde illegal faaliyette bulunmadım. Yaptığım çalışmaların tamamı gazetecilik faaliyeti kapsamında yapılan çalışmalardır. Hakkımdaki suçlamaları kabul etmiyorum, beraatime ve tahliyeme karar verilmesini talep ediyorum" dedi.
Savcı tutukluluk halinin devamını istedi
Evren'in savunmasının ardından davaya ilişkin görüşü sorulan duruşma savcısı, kuvvetli suç şüphesi, adli kontrol tedbirlerinin yetersiz kalacağı, tutuklama tedbirinin ölçülü olacağını ileri sürerek, Evren'in tutukluluk halinin devamına karar verilmesini talep etti.
Evren'in avukatı Pirozhan Karali ise, dava dosyasında müvekkili aleyhinde sunulan dört delilin bulunduğunu belirterek, "Bunlar gizli tanık beyanları, attığı tweetler, yurtdışına giriş ve çıkış kayıtları ve Ankara'da 2010 yılında elde edilen verilerdir. Bu iddianameyi kabul etmiyoruz. Müvekkil savunmasında, gazeteci olduğunu ifade etmiştir. SGK kayıtları incelendiğinde sigortası sürekli olarak çalıştığı gazete şirketi tarafından ödendiği ortaya çıkacaktır. Bu müvekkilin yasal olarak çalıştığını göstermektedir. Ayrıca yurtdışına giriş ve çıkışları kendisi adına düzenlenen pasaportla yapmıştır. Gittiği dönemde haber ve röportaj yapmıştır. Yaptığı haberleri dosyaya sunuyoruz" dedi. Müvekkili hakkında ifade veren gizli tanıkların, mahkeme kararıyla tanık koruma programından çıkarıldığını ve bu kişilerin tekrar mahkemede dinlenmesini talep eden Karali, Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ve mahkemenin itibar etmediği delillerin bu dava dosyasına konularak, mükerrer yargılama yapıldığını vurguladı. Karali son olarak, müvekkilinin tahliye edilmesini istedi.
Mahkeme heyeti, savunmaların ardından karar için duruşmaya kısa bir ara verdi. Heyet, gazeteci Evren'in üzerine atılı suçun vasfı ve mahiyeti, kuvvetli suç şüphesi, tutuklama tedbirinin ölçülü olmasını gerekçe göstererek, Evren'in tutukluluk halinin devamına karar verdi ve dava dosyasındaki eksikliklerin tamamlanması için davayı 10 Ocak tarihine erteledi.