Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın Batman’da 2016 yılında yapılan bir miting gerekçe gösterilerek “2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet etmek” suçlamasıyla yargılandığı davanın 6 Haziran’da görülen duruşmasında kararını açıklayan mahkeme, Demirtaş’ın üzerine atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığına kanaat getirerek beraatine hükmetti.Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkında 2016 yılında katıldığı Batman’daki Newroz kutlamaları gerekçe gösterilerek “2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet etmek” suçlamasıyla yargılandığı davanın 14. duruşması Batman 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü.
Demirtaş’ın duruşmaya katılmayacağına dair tutanak duruşma sırasında gönderildi
Batman 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen davanın 14. duruşmasına başka bir suçlamadan dolayı Edirne Yüksek Güvenlikli Ceza İnfaz Kurumu’nda tutuklu olarak bulunan Selahattin Demirtaş katılmazken, avukatları duruşma salonunda hazır bulundu. Duruşmayı çok sayıda avukat da izledi. Cezaevi idaresi, Demirtaş’ın duruşmaya katılmak istemediğine dair hazırladığı tutanağı duruşma devam ederken mahkemeye gönderdi.
‘Demirtaş’ın siyasi rehine olduğu AİHM ve AYM kararlarında ortaya konuldu’
Duruşmada ilk olarak söz alan iddia makamı, Demirtaş’ın izinsiz yapılan gösteriye katılarak üzerine atılı suçu işlediğini iddia etti ve 2911 sayılı yasa uyarınca cezalandırılması talebini tekrarladı. Demirtaş’ın avukatlarından Mahsuni Karaman, mütalaaya katılmadıklarını belirterek sözlerine başladı. Dava dosyasında yer alan iki tutanak üzerinden bu davayla ilgili siyasi bir okuma yapacağını ifade eden Karaman, dosyadaki olay tutanağı ve CD izleme tutanağının suçlama konusu etkinlikten altı ay sonra hazırlandığına dikkat çekti. Demirtaş hakkında ”siyasi saiklerle” dava açıldığına işaret eden Karaman, bu siyasi saiklerin ne olduğunun Anayasa Mahkemesi (AYM) ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) ihlal kararlarında ortaya konulduğunu vurguladı. AİHM’in Demirtaş hakkında bugün bir ihlal kararı daha verdiğini hatırlatan Karaman “Bu kararların tamamı bir şeye işaret ediyor: O da Sayın Demirtaş siyasi bir rehinedir. Dolayısıyla bu süreçte kendisi hakkında açılan dosyaların tamamı da bu siyasal amaç ile maluldür” dedi.
‘Bu dosya, suç ve ceza ilişkisi içinde ele alınamaz’
Demirtaş’a yönelik bu yargısal baskıların 2016 yılında milletvekili dokunulmazlıklarının kaldırılmasıyla başladığını anımsatan Karaman, bu tarihten sonra her ilin Cumhuriyet Başsavcılıklarına verilen talimatlarla bu davaların açıldığını söyledi. Mevcut dosyada 2911 sayılı yasaya muhalefete ilişkin bir husus bulunmadığına ve Demirtaş dışında bu etkinliğe katılan hiç kimse hakkında dava açılmadığına dikkat çeken Karaman, “Yargı araçsallaştırılarak hedefe konulan müvekkil ile ilgili bizim esasen görünür olmasını istediğimiz mesele de tam da budur. Bu dosya, suç ve ceza ilişkisi içinde ele alınamaz. Çünkü böyle ele alınmış olsaydı zaten hiç soruşturma açılmazdı veya açılan soruşturma takipsizlikle neticelenirdi” dedi. Demirtaş’ın katıldığı etkinlikte herhangi yasadışı bir slogan atılmadığını bir taşkınlık yaşanmadığını aktaran Karaman, “Bir hakkın kullanımı olan toplantı ve gösteriye katılmak suç değildir. Bir siyasetçi, HDP’nin Eş Genel Başkanı olan Demirtaş, bu toplantıda kendi kitlesine hitap etmiştir. Beyanlarında suç olabilecek bir şey yoktur” diye vurguladı. Demirtaş’ın katıldığı benzer bir etkinlik nedeniyle açılan davada AYM’nin verdiği ihlal kararındaki tespitlere yer veren Karaman, mahkemenin ceza yönünde bir karar vermesi durumunda AYM’nin verdiği bu kararla karşılaşacağı uyarısında bulanarak, müvekkili hakkında beraat kararı verilmesini talep etti.
‘Adil yargılanma hakkı ihlal edilmiştir’
Av. Mustafa Yıldız ise Demirtaş’ın barışçıl amaçlarla toplantı ve gösteriye katıldığını belirterek, barışçıl amaçlarla yapılan toplantı ve gösterilerin suç sayılamayacağını söyledi ve Anayasa’nın düşünceyi açıklama ve yayma ile barışçıl toplantı özgürlüklerini garanti altına alan 26 ve 34. maddelerini hatırlattı. Av. Yunus Bağış ise mevcut dosyada müvekkili Demirtaş’ın lehine olan delillerin toplanmadığını ve bu durumun adil yargılanma hakkının ihlali anlamına geldiğini söyledi. Demirtaş’ın cezaevinde olmasına ilişkin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın söylediği “Cumhur İttifakı iktidarda olduğu sürece Selo’yu çıkaramazlar” sözlerini hatırlatan Bağış, “Bu, yargıya baskıdır ve Demirtaş’ın siyasi rehine olduğunu göstermektir” diye belirtti. Savunmaların ardından kararını açıklayan hakim, Demirtaş’ın üzerine atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığına kanaat getirerek beraatine hükmetti.
Ne olmuştu?
Batman Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü Suçlar Araştırma Bürosu tarafından 2019 yılında hazırlanan iddianamede Demirtaş’a yöneltilen suçlamaya 20 Mart 2016 yılında yapılması planlanan fakat Batman Valiliği tarafından yasaklanan Newroz kutlamaları sırasında gerçekleştirdiği miting delil olarak gösteriliyor. İddianame savcısı, valilik yasağına ek olarak Demirtaş şehre gelmeden önce çıkan olayları ve Demirtaş’ın konuşması sırasında atıldığını iddia ettiği sloganları suçlamaya delil olarak göstererek Demirtaş’ın “kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşleri düzenleme, yönetme ve bunların hareketlerine katılma (2911 sayılı yasa m. 28/1)” suçundan cezalandırılmasını talep ediyor. İddia makamı, davanın 18 Ekim 2022 tarihinde görülen dokuzuncu duruşmasında esas hakkındaki mütalaasını sunarak Demirtaş’ın üzerine atılı suçtan 3 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılmasını talep etmişti. Aynı duruşmada esas hakkındaki mütalaaya karşı söz alan Demirtaş, esas hakkındaki mütalaada istenen ceza talebine herhangi bir gerekçe sunulmadığına ve dosyadaki eksikliklere dikkat çekmişti.*Bu işin hakları, Atıf-Gayriticari (CC BY-NC) Lisans ile kısmen saklıdır. Bu iş, MLSA’ya atıf ile ve ticari olmayan amaçlar ile kullanılıp dağıtılabilir.
Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) haber alma hakkı, ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğü alanlarında faaliyet yürüten bir sivil toplum kuruluşudur. Derneğimiz başta gazeteciler olmak üzere mesleki faaliyetleri sebebiyle yargılanan kişilere hukuki destek vermektedir.
