Haberler

‘Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’ Teklifi ile Öngörülen Değişiklikler

‘Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’ Teklifi ile Öngörülen Değişiklikler
AKP ile MHP tarafından uzun süredir üzerinde çalışılan sosyal medya düzenlemesi, 26 Mayıs 2022 tarihinde “Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi” (“Kanun”) adıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunuldu. Basın Kanunu'nun amacı; “basın özgürlüğünü sağlamak ve bu özgürlüğün kullanımı ile basın kartına ilişkin usul ve esasları belirlemek” olarak ifade edildi. Fakat, teklif ile öngörülen değişiklikler ve teklifteki muğlak ifadeler ile düzenleme, Türkiye’de basın ve ifade özgürlüğüne ciddi bir tehdit olma potansiyeline sahip.

İnternet Haber Sitelerine İlişkin Değişiklikler

  • Teklif ile internet haber siteleri de “süreli yayın” tanımı kapsamına alınarak Basın Kanunu’na tabi tutulacak. Bu önemli düzenlemeyle birlikte, internet haber siteleri için yeni sorumluluklar ve yaptırımlar gündeme gelecek.
  • Daha önce internet haber sitelerine uygulanmayan "tekzip" süreci (düzeltme ve cevap yazısı yayınlanması) uygulanabilir olacak. Böylece, haberlerin erişime engellenmesi/içerik çıkarılması kararlarına ek olarak, “zarar gören kişi” tarafından gönderilen tekzip yazısı herhangi bir düzeltme veya değiştirme yapılmaksızın ve en geç 1 gün içinde haber ile aynı sayfada yayınlanacak.
  • Süreli yayınların çıkarılması için kaydedilmek üzere verilen beyanname, artık Cumhuriyet Başsavcılığı yerine Bakanlık bünyesinde faaliyet gösteren Basın İlan Kurumuna verilecek.
  • İnternet Kanunu olarak bilinen 5651 sayılı Kanun’un 8. maddesinde sayılan ve meydana gelmesi halinde BTK başkanı tarafından re’sen içerik çıkarma/erişimin engellenmesi kararı verilebilen suçlar listesi, maddeye eklenecek bir fıkra ile genişletilecek. Bu fıkraya göre, 2937 sayılı MİT Kanunu’nun 27. maddesinde yer alan “MİT görev ve faaliyetlerini, mensupları ve ailelerinin kimliklerini, makam, görev ve faaliyetlerini ifşa eden” içeriklere ilişkin, BTK Başkanı tarafından doğrudan erişim engelleme ve içerik çıkarma kararı alınabilecek.
  • Sosyal medya platformlarının Türkiye temsilciliklerinin yükümlülük ve sorumlulukları genişletilecek.  Buna göre, platformlara “muhataplık ilişkisinin güçlendirilmesi, raporlama yükümlülüğünün kapsamının genişletilmesi, çocuklara yönelik uygulamalar konusunda ayrıştırılmış hizmet sunumunun sağlanması, yargı mercilerinin bilgi taleplerine süresinde ve doğrudan cevap verilmesi, kullanıcı haklarının korunması, kamu güvenliğini ve kamu sağlığını etkileyen olağanüstü durumlarda kriz planı oluşturarak etkin önlemler alınması” gibi ek yükümlülükler getirilecek. Özellikle talep edilen kullanıcı bilgilerinin verilmemesi gibi durumlarda yaptırımlarla karşılaşılacak.
  • Türk Ceza Kanunu’na, 217/A madde ile “halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” adlı yeni bir suç tipi eklenmesi de bu yasa teklifinde yer alıyor. Buna göre “Sırf halk arasında endişe, korku veya panik yaratmak saikiyle, ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni ve genel sağlığı ile ilgili gerçeğe aykırı bir bilgiyi, kamu barışını bozmaya elverişli şekilde alenen yayan kişi”, 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılabilecek. Dezenformasyonla mücadele amacıyla getirileceği belirtilen bu madde, özellikle muhalif gazeteciler ve sosyal medya kullanıcılarının basın özgürlüğünü kısıtlamada yeni bir araç olarak kullanılma riski nedeniyle ciddi şekilde eleştirildi.
  • 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu’nda yapılacak bir düzenleme ile Kanun’a “şebekeler üstü hizmet sağlayıcıları” tanımı eklenerek, Whatsapp gibi anlık mesaj uygulamalarını kapsayacağı öngörülen hizmet sağlayıcılarının Türkiye’de şirket kurarak Türk hukukuna tabi olmasını sağlama yönünde bazı düzenlemeler yapılacak. Yükümlülüklere uymayan hizmet sağlayıcılarına ise bir milyon Türk Lirasından otuz milyon Türk Lirasına kadar idari para cezası verilecek.
Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce faaliyet gösteren internet haber siteleri, Kanunun yürürlüğe girme tarihinden itibaren üç ay içinde bu yükümlülüklerini yerine getirmek zorunda olacak.

Basın Kartına İlişkin Değişiklikler

  • Kanun ile radyo, televizyon, ve kamu kurum ve kuruluşlarının yürüttükleri enformasyon hizmetlerinde çalışan kamu personelinin basın kartı düzenlenmesi bakımından süreli yayın çalışanları gibi değerlendirilmesi öngörüldü. Böylece, ilgili alanlarda çalışan kamu personelleri de basın kartı kapsamına alınacak.
  • İnternet haber siteleri Basın Kanunu kapsamına alındığından, çalışanları da basın kartı alma hakkına sahip olacak.
Kanun ayrıca basın kartının hangi durumlarda iptal edileceğini de belirliyor:
  • Basın kartı sahibinin, kanunda belirtilen niteliklere sahip olmadığının veya bu nitelikleri sonradan kaybettiğinin anlaşılması halinde basın kartı İletişim Başkanlığı tarafından iptal edilecek.
  • Basın kartı sahibinin, “basın ahlak esaslarına” aykırı davranışlarda bulunması halinde Basın Kartı Komisyonu kararıyla basın kartı iptal edilecek.
  • Basın kartı sahibinin sahip olması gereken niteliklere sahip olmadığının veya bu nitelikleri sonradan kaybettiğinin anlaşılması sebebiyle basın kartının iptali halinde; kart almaya engel durum ortadan kalksa dahi, iptal tarihinden itibaren 1 yıl boyunca yeniden basın kartı verilmeyecek.
  • Basın ahlak esaslarına aykırı davranışlarda bulunulması nedeniyle basın kartının iptali halinde, iptal tarihinden itibaren 5 yıl boyunca yeniden basın kartı verilmeyecek.
  • Belirtilen süreler, iptal edilen basın kartının iade edildiği tarihten itibaren işlemeye başlayacak.
  • Adli sicil kaydında basın kartı verilmesine engel bir suçtan mahkûmiyeti bulunan kişilere bu mahkûmiyetler adli sicil kaydından silinmedikçe veya yasaklanmış hakların geri verilmesine karar verilmedikçe basın kartı düzenlenmeyecek.
  • Basın Kartı Yönetmeliğinin 6. maddesinde yer alan, basın kartı almaya engel olan veya tespiti halinde basın kartının iptaline sebep olan mahkûmiyetlere, "kamu barışına karşı işlenen suçlar" da eklenecek. Yukarıda açıklanan ve Türk Ceza Kanununa 217/A madde ile getirilecek olan “halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçu da bu kapsamda yer alıyor.
Image

Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) haber alma hakkı, ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğü alanlarında faaliyet yürüten bir sivil toplum kuruluşudur. Derneğimiz başta gazeteciler olmak üzere mesleki faaliyetleri sebebiyle yargılanan kişilere hukuki destek vermektedir.