ÇİÇEK TAHAOĞLU
Gazeteci Canan Coşkun’un “terörle mücadelede görev almış kişileri hedef gösterme” iddiasıyla yargılandığı dava yeniden görülmeye başladı.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde bugün (23 Kasım 2023) görülen ilk duruşmayı MLSA, DİSK Basın-İş ve P24 takip etti.
Duruşmada söz alan Coşkun, Anayasa Mahkemesi (AYM) kararı gereği beraatını talep etti. “Yaptığım haber nedeniyle verilen ceza da ifade özgürlüğü ihlaliydi” diye konuştu.
Coşkun’un avukatı Abbas Yalçın da şikâyetçi polisin habere konu olaya karıştığı için isminin geçtiğini, konunun terörle mücadeleyle ilgili olmadığını ve atılı suçun unsurlarının oluşmadığını belirtti.
Mahkeme esas hakkındaki görüşünü hazırlaması için dosyanın Cumhuriyet Savcılığına gönderilmesine karar verdi. Bir sonraki duruşma, 22 Şubat 2023’te görülecek.
Ne olmuştu?
İstanbul Esenyurt’taki Recep Tayyip Erdoğan Parkı’nda, Ağustos 2016’da, türkü söyledikleri gerekçesiyle polislerce işkenceyle gözaltına alınarak tutuklanan 12 çocuğa 15 yıla kadar hapis cezası istendi. Savcılık hazırladığı iddianamede Gesi Bağları türküsü ve Kürtçe türküler söyleyen 12 çocuğun “örgüt üyesi olduğunu” ileri sürerek “örgüt propagandası” yapıklarını savundu. İddianamede, 7 Ağustos 2016’da ihbar hattına, “Recep Tayyip Erdoğan Parkı civarında 12-20 kişilik Kürt grup yüksek sesli şarkı söylüyor, TC’ye mezar olacak şeklinde slogan atıyorlar” şeklinde ihbar geldiğini, polisin parka gittiğinde şüphelilerin orada olduğunu belirtti.
Gazeteci Coşkun’un bu olaya ilişkin yazdığı haber Cumhuriyet gazetesinin, 21 Ağustos 2016 tarihli nüshasında, “Türkü Söylediler Tutuklandılar” başlığıyla yayımlandı. Bu kez de Coşkun hakkında, “terörle mücadelede görev almış kişilerin kimliklerini açıklama” suçlamasıyla dava açıldı. 14 Aralık 2016 tarihli iddianamede, “Söz konusu yazının gazete yönünden haber değeri mevcut olmasına karşın terörle mücadele eden kamu görevlisinin isminin açık bir şekilde yazılmasının haberin aktarılması yönünden hiçbir düşünsel zorunluluk taşımadığı” ifadelerine yer verildi.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, 2 Mayıs 2017 tarihli karar duruşmasında Coşkun’a 10 ay hapis cezası vererek hükmün açıklanmasını geri bıraktı. Çoşkun’un avukatının itirazını görüşen İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi, talebi kabul ederek hükmün açıklanmasını geri bırakılmasını kaldırdı. Ancak, 14. Ağır Ceza Mahkemesi bu kez, üst mahkemenin “davanın esasına girdiğini” belirterek üst mahkemece yollanan kararı uygulamadı.
Coşkun’un avukatı hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararını bu kez AYM’ye taşıdı. AYM, “ifade özgürlüğü” açısından hak ihlali olduğuna karar vererek yargılamanın yeniden yapılması için dosyayı mahkemeye geri gönderdi.