Deprem paylaşımları nedeniyle ‘yanıltıcı bilgi yaymak’la suçlanan Mamedoğlu’na takipsizlik
DENİZ TEKİN*
Maraş’ta 6 Şubat’ta yaşanan depremlerle ilgili haber yapan ve sosyal medya paylaşımlarda bulunan birçok gazeteci hakkında “Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçlamasıyla soruşturma açıldı, iki gazeteci tutuklandı. Yaptığı paylaşım nedeniyle aynı suçlamadan soruşturma açılan gazeteci Medine Mamedoğlu hakkında takipsizlik kararı verildi. Mamedoğlu, “Sansür Yasası” ile gazetecilerin daha baskı altına alındığını belirterek, deprem döneminde gazeteciler hakkında bu soruşturmaların sıklıkla açılmasının nedenini depremle ilgili haber yapan gazetecileri susturmak olduğunu söyledi.
Türkiye’de farklı ve eleştirel seslere karşı artan tahammülsüzlük ve baskıların bir yansıması olan “Sansür Yasası” ile Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 217’inci maddesine “Halkın yanıltıcıyı bilgiyi alenen yayma” suçu eklendi. Yasa, 6 Şubat depreminden sonra deprem bölgesinde haber takibinde olan, gazetecilere karşı yaygın ve sistematik bir şekilde kullanılmaya başlandı. Kamu kurumlarının depremdeki afet yönetimini, ihmalleri, yardımların geç kaldığı yönünde haberler yapan, enkaz altındaki vatandaşların haberlerini, depremzedelerin seslerini duyurmaya çalışan, bunları sosyal medya hesaplarında haberleştiren en az 10 gazeteci hakkında “Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçlamasıyla soruşturma açıldı. Deprem bölgesin çalışan, enkaz başında haber yapmaları engellenen, hedef gösterilen gazetecilere yönelik hak ihlali ve baskılara dair kronolojik bilgileri MLSA’nın hazırladığı bu raporlardan ulaşılabilir.
2 gazeteci tutuklandı
Medya Koridoru İmtiyaz Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni Canan Kaya, gazeteci Medine Mamedoğlu, Mezopotamya Ajansı muhabirleri Mehmet Güleş, Yüsra Batıhan, gazeteciler Mir Ali Koçer, Oğuzhan Uğur, Fırat Bulut, Emre Orman, Ali İmat ve İbrahim İmat hakkında 6 Şubat sonrasındaki paylaşımları nedeniyle soruşturma açıldı.
Tele 1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ ve gazeteci Enver Aysever, “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek” suçlaması soruşturma açıldı. Gazeteci, Medine Mamedoğlu hakkında ise her iki suçlamadan soruşturma başlatıldı. Gazeteci Ali İmat ve İbrahim İmat tutuklanırken, gözaltına alınan gazeteci Mehmet Güleş, Fırat Bulut, Merdan Yanardağ ise adli kontrol tedbiriyle serbest bırakıldı. Gazeteci Canan Kaya ve Emre Orman hakkında açılan soruşturmalarda takipsizlik kararı verilirken diğer gazeteciler hakkındaki soruşturmalar ise devam ediyor.
Bir paylaşıma iki ayrı suçtan soruşturma
Gazeteci Medine Mamedoğlu, kendisine ulaşan bir depremzedenin verdiği bilgiyi sosyal medya hesabında haberleştirdiği için hakkında iki ayrı suçlamadan açılan soruşturmada takipsizlik kararı verilen son gazeteci oldu. Siber Suçlarla Mücadele Müdürlüğü’nün sanal devriye adı altında sosyal medya hesabında yaptığı araştırmalar sonucunda yaptığı suç duyurusu üzerine Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı gazeteci Mamedoğlu hakkında “Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik” ve “Yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçlamasıyla soruşturma başlatmıştı. Gazeteci Mamedoğlu, gazeteci olduğuna dair basın kartını soruşturmayı yürüten savcıya sunup, ifade verdikten sonra serbest bırakılmıştı. Takipsizlik kararında, Mamedoğlu’nun yaptığı paylaşımın içeriğinde halkı yanıltıcı, kamu güvenliğini açısından açık tehlike ve suç unsuru sayılabilecek bir şey bulunmadığını, suçun yasal unsurlarının oluşmadığı belirtildi. Kararda, gazeteci Mamedoğlu’nun gazeteci olduğuna dair herhangi bir ibare ya da bilgi yer almaması dikkat çekti.
Mamedoğlu: Amacı haber yapan gazetecileri susturmaktı
Bölgede gazetecilerin yaşatığı sorunları MLSA’ya anlatan Mamedoğlu, 8 yıllık çalışma hayatında ilk kez soruşturma açıldığını belirterek, iktidarın duyulmasını istemediği gerçeklerin ve ihmallerin haber yapılmasını engellemek istediğini söyledi.
Devletin en tepesinde olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Adıyaman’da yaptığı konuşmada depremde yaşanan ihmalleri kabul ederek “Biz geç kaldık hakkınızı helal edin” sözlerini aktaran Mamedoğlu, “Gazeteciler olarak halkı yanıltıcı haber yapmadık, gerçekleri yazdık. Bana ‘Bizim sesimiz oldun, yaptığın haber ve paylaşımlar sayesinde orada ne olduğunu biliyoruz’ diyen çok vatandaş oldu” diye konuştu.
Çaresizlik içindeki insanların haberini yapmanın kendilerini hem psikolojik hem de mesleki olarak çok zorladığını söyleyen Mamedoğlu,” Mikrofon uzattığımız yüzlerce depremzede yaşananlardan dolayı tepkiliydi Maraş’ta mikrofon uzattığımız depremzedeler bize ‘Siz özgür müsünüz? Konuştuklarımızı yayınlar mısınız değil mi?’ diye soruyorlardı” dedi.
Enkaz başlarında haber takibi yaparken kolluk görevlilerince engellendiğini, paylaştığı haberler nedeniyle sosyal medyada dijital şiddete maruz kaldığını, hedef gösterildiğini de söyleyen Mamedoğlu “. Depremde yakınını kaybeden bir kadının yas tuttuğu anlara dair çektiğim fotoğrafı paylaştığım için bazı kişiler tarafından provakasyon yapmakla suçlandım, ‘Terörist’ olmakla suçlanarak, hedef gösterildim” dedi.
Türkiye’de yürürlüğe giren Sansür Yasası ile birlikte gazetecilerin daha büyük baskı altında olduğu tespitini yapan Mamedoğlu, “Son 1 yılda 34 gazeteci meslektaşımız haber yaptığı için veya bir ajansta çalıştı için tutuklanabiliyor. Ancak Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altan, Almanya’da Sabah Gazetesi bürosuna yapılan baskın için ‘gazetecileri susturma’ ve ‘basın özgürlüğünün ihlalİ’ eleştirisi yapıyor. Ama biz Türkiye’de, Diyarbakır’da bunu her gün yaşıyoruz. Bu ülkede gazetecilik özgürce yapılsın istiyorum” diye belirtti.
*Bu işin hakları, Atıf-Gayriticari (CC BY-NC) Lisans ile kısmen saklıdır. Bu iş, MLSA’ya atıf ile ve ticari olmayan amaçlar ile kullanılıp dağıtılabilir.