Burcu Özkaya Günaydın
Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği’nin (MLSA) Deprem Bölgesinde Gazetecilik serisinin son bölümünde Hatay’dayız. 6 Şubat depremlerinde yerle bir olan Hatay’da gazetecilik yapan Volkan İçil ve Burcu Özkaya Günaydın, sahada yaşadıklarını ve deprem bölgesinde gazetecilik yapmanın zorluklarını aktarıyor.
Suriye ve Türkiye'nin 11 ilinde etkili olan 6 Şubat depremlerinin bir ay sonra ikinci yıldönümü. Depremlerden derin bir şekilde etkilenen Hatay'da hala barınma, ulaşım, ekonomi, temiz ve sağlıklı çevre sorunu var. Bir taraftan toplu konut inşaatı devam ederken, kentin her yanı şantiyeye dönmüş durumda. Bu şantiye kentte her şeye rağmen insanlar yaşamaya devam ediyor.
Normal bir hayata geçişin hala söz konusu olmadığı bu kentte çalışan iki depremzede gazeteci, hem şehrin sorunlarını hem de gazeteci olarak yaşadıklarını anlattı.
Her şeyden önce kentte depremzedelerin yaşadığı her sorunu sahada olan gazeteciler fazlasıyla yaşıyor. Bir konteynerde kalan aile haberine giderken ya da ulaşım gibi kente dair bir konuyu kamuoyuyla paylaşırken aynı sorunu yaşadıkları için kendi sorunlarını aktarmış oluyorlar.
"Habere giderken araç bulamıyoruz"
Habere giderken araç bulamama, yolların kötü olması ve kentteki elektrik sorununa rağmen sahadan haber aktaran gazeteciler, “Deprem bölgesinde gazetecilik sadece gazetecilik değildir. Burada habere gittiğinizde insanlarla bağ kuruyorsunuz ve etkileniyorsunuz,” dedi.
Gazeteciler, her şeye rağmen Hatay’da insanlara sorunları dile getirip insanlara ses olmaktan da mutlu olduklarını ifade ettiler.
"Yıkılmış bir kentin sesi olmaya devam edeceğim"
Volkan İçil gazeteciliğe deprem sonrası direkt sahadan başlayan bir gazeteci. 6 Şubat birçok insanda olduğu gibi onun hayatı için de bir dönüm noktası oldu. Sevdiklerini, arkadaşlarını, kentini kaybetti. Deprem öncesi kurduğu ve son derece aktif olan sosyal medya sayfasını kente dair haber paylaşımları yaptığı bir sayfaya dönüştürdü. Bu süreçten sonra da aktif olarak sahada yer alan İçil, gazeteciliğin halka bilgi vererek sorunların çözümüne fayda sağladığını görünce yaptığı işi daha da sahiplendi. Şu an Antakya'nın en köklü yerel gazetesinde muhabir olan İçil, her şeye rağmen sahada olmaya ve yıkılmış bir kentin sesi olmaya devam edeceğini vurguladı.
2018'den beri Hatay'da yaşayan depremzede gazeteci Burcu Özkaya Günaydın, deprem öncesi ve sonrası Hatay'dan aktif haberler yaptı.
Günaydın, özellikle bir kadın gazeteci olarak akşam 18.00'den sonra yolların karanlık olması ve aydınlatılmaması noktasında sorun yaşadığına dikkat çekti. Hatay'da, deprem bölgesinde gazeteciliğin sadece gazetecilikle sınırlı olmadığını, haber kaynaklarının yaşadığı birçok sorunun kendi sorunları da olduğuna dikkat çeken Günaydın, "Deprem bölgelerinde habere gittiğiniz, yansıttığını birçok sorun sizin de sorununuz. Çok iç içe geçmiş bir hâl var. Hatay'da hâlâ normal bir yaşam söz konusu değil. Ulaşım sorununu çok yaşıyorum. Toplu taşıma hattı az ve erken saatte bitiyor. Habere giderken ve dönerken sorun yaşıyorum. Bu sadece benim sorunum değil. Öğrencilerin çoğu şehirde otostopla ulaşım sağlıyor. Yine belli bölgelerin aydınlatılmaması büyük bir sorun. Saat 18.00 civarı eve dönerken karanlık yollar bir kadın olarak beni tedirgin ediyor," şeklinde konuştu.
Kentte altyapı olmadığı için internet kullanımının da çok sorunlu olduğunu belirten Burcu Özkaya Günaydın, bazen bir video gönderiminin saatler aldığını söyledi. Hatay'da hem yaşamanın hem de gazetecilik yapmanın zor olduğunun altını çizen Günaydın, her şeye rağmen kentin sesi olmaya devam edeceğini de vurguladı.