Duruşma Haberleri

Eski savcı Gültekin Avcı’nın tutuklu yargılandığı dava kapalı görülecek

Eski savcı Gültekin Avcı’nın tutuklu yargılandığı dava kapalı görülecek

ELİF AKGÜL

Gülen cemaati tarafından kurulduğu iddia edilen ‘Selam Tevhid soruşturma kumpası’ nedeniyle ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkûm edilen eski savcı ve yazar Gültekin Avcı’nın da yargılandığı, Yargıtay’ın bozma kararından sonra yeniden görülen davanın, başka bir dosyayla birleştirilmesi üzerine yargılamanın kapalı sürmesine karar verildi.

Eski emniyet müdürlerinin de aralarında yer aldığı 13’ü firari, 90 sanığın yargılandığı davanın, üçüncü celsesi, bugün (9 Şubat 2023) İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

Duruşma başında Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi’nden (SEGBİS) bağlanan sanık ve avukatların kimlik yoklaması sürerken mübaşir, yargılamanın artık kapalı süreceğini belirterek izleyici ve basın mensuplarının duruşma salonundan çıkmasını istedi. Kapalı yargılama kararı başka bir davanın mevcut dosyayla birleştirilmesinin ardından geldi.

Mahkeme, dosyanın tek tutuklu sanığı olan ve yedi yıldan uzun süredir cezaevinde bulunan Gültekin Avcı’nın da tutukluluğunun devamına hükmetti.

 Bir sonraki duruşma 8 Mayıs 2024, saat 10.10’da kapalı olarak görülecek.

7 Şubat MİT krizi davası

Mahkeme, 29 Kasım 2023’te görülen ikinci celsede, İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen “7 Şubat MİT krizi davası” ile bu dosyanın birleştirilmesine ilişkin kararın beklenmesinin ardından, dosyanın esas hakkında görüşünü açıklanması için savcılığa gönderilmesine karar vermişti. 

“7 Şubat MİT krizi davası” iddianamesi 20 Mart 2020’de kabul edilmiş, iddianamede, "61. Hükümet Başbakanı olan Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan", o dönem MİT Müsteşarı olan Hakan Fidan, eski MİT Müsteşarı Emre Taner gibi isimler "mağdur" sıfatıyla yer almıştı. Sekizi tutuklu 18 sanığın yargılandığı davanın 3 Mart 2021'deki duruşmasında mahkeme,

- Eski emniyet müdürleri Yurt Atayün, Ali Fuat Yılmazer, Kazım Aksoy, Erol Demirhan, Nuh Mehmet Damgacı ve Ayhan Albayrak ile örgütün "emniyet mahrem imamları" olduğu belirtilen Sebahattin Kaplan, Musa Metin, Bilal İrice ve Ahmet Kılınçarslan'ı, "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini engellemeye teşebbüs" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapse çarptırmış;

- Sanıklar Ali Fuat Yılmazer, Yurt Atayün, Kazım Aksoy, Erol Demirhan ve Ayhan Albayrak'ı ayrıca hiyerarşik bir silsileyle "nitelikli resmi belgede sahtecilik" suçunu işledikleri gerekçesiyle 9'ar yıl hapis cezasına çarptırmış, bu 10 sanık hakkında, "silahlı terör örgütü yöneticisi olmak" ve "silahlı terör örgütü üyeliği" suçlarından, yasa gereği hüküm verilmesine yer olmadığı, "devletin gizli kalması gereken bilgileri casusluk maksadıyla temin etme" ve "soruşturmanın gizliliğini ihlal" suçlarından ise beraat kararı vermiş; 

- Sanıklardan eski polisler Oğuzhan Ceylan, Veli Tuluy, Fazıl Adnan İzgi ve Erkan Ünal'ı "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 7 yıl 6'şar hapisle cezalandırmış;

- Gazeteci sanık Mustafa Gökkılıç'ı "silahlı terör örgütüne üye olmak" ve "soruşturmanın gizliliğini ihlal" suçlarından 8 yıl 4 ay hapse mahkum etmiş;

- Sanık Faik Şaşmaz hakkında "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan "örgüt yöneticiliği" suçundan yargılandığı bir başka mahkemede beraat etmesi ve bu kararın kesinleşmesi nedeniyle davayı reddederken, diğer suçlardan ise beraat vermiş;

- Sanıklar Mehmet Deveci ve Aykut Güçlü'nün de tüm suçlardan beraatine karar vermiş;


- "Darbeye teşebbüs" suçundan cezalandırılan sanıklar Bilal İrice, Ahmet Kılıçaslan, Musa Metin ve Sebahattin Kaplan'ın hükmen tutuklanmasına, yattıkları süreye göre sanıklar Faik Şaşmaz ile Mustafa Gökkılıç'ın da adli kontrolle tahliyesine hükmetmişti.

Yargıtay 3. Ceza Dairesi, 20 Şubat 2023’te, verdiği kararda yerel mahkemenin dava dosyası kapsamındaki bazı belge ve delillere "devlet sırrı" kapsamında bulunduğu gerekçesiyle erişimi sınırladığını, bu durumun silahların eşitliği ve çelişmeli yargılama kapsamında adil yargılanma ilkeleri ve savunma hakkının ihlal edildiğini bildirmiş; yerel mahkemenin, iddia, savunma, sanıkların lehine ve aleyhinde olan deliller tartışılmadan, hangi delillere hangi gerekçeyle üstünlük tanındığını gerekçeye açıkça yansıtmadan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) ve anayasaya aykırı olacak şekilde hüküm kurduğunu değerlendirmişti. Bu nedenle sanıklar, avukatları ve müdahil Cumhurbaşkanlığının temyiz itirazlarını yerinde gören Daire, beraat kararları ile mahkumiyet hükümlerinin bozulmasına, diğer taleplerin reddine hükmetmişti.

Yargıtay kararının ardından dosya İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yeniden görülmeye başlanmıştı.

“Selam Tevhid soruşturmasında usulsüzlük” davası

“Selam Tevhid soruşturmasında usulsüzlük” yapıldığına ilişkin aralarında Fetullah Gülen’in de yer aldığı 13’ü firari, 13’ü tutuklu, 90 sanığın yargılandığı dava 2016 yılının Şubat ayında başladı.

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, 16 Aralık 2020’de kararını açıkladı. Eski polisler Yurt Atayün, Ömer Köse, Osman Özgür Açıkgöz, Kazım Aksoy, Oğuzhan Ceylan, Gafur Ataç, Kürşat Durmuş, Erkan Ünal, Muhammed Kaya, Mehmet Işık, Ali Fuat Yılmazer, Oktay Bulduk, Gültekin Avcı, Yunus emre Uzunoğlu, İsa Ardıç, Mustafa Uyanık, İsmail Yalınız, Muhammet Yasin Akyar, Mehmet Kuru ve Erhan Körtek, “cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’ni ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etmek” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırıldı.

Ensar Doğan, Selman Yuyucu, Hasan Yüksek, Ziya Yalabuk, Ali Fuat Altuntaş, Mehmet Ersoy, Adem Demir, Sinan Karataş ve Necati Arslan'a da aynı suçlamayla müebbet hapis cezası verildi.

Sanıklardan Yurt Atayün, Ömer Köse, Osman Özgür Açıkgöz, Kazım Aksoy, Oğuzhan Ceylan, Gafur Ataç, Kürşat Durmuş, Erkan Ünal, Muhammed Kaya ve Mehmet Işık ayrıca “haberleşmenin gizliliğini ihlal”, “özel hayatın gizliliğini ihlal”, “suç uydurma”, “resmi belgede sahtecilik”, “suç delillerini yok etme”, “devletin güvenliği bakımından gizli kalması gereken bilgileri siyasi veya askeri casusluk maksadıyla açıklamak” suçlarından 44 yıl 2’şer ay hapis cezasına çarptırıldı. 

Sanıklardan Ali Fuat Yılmazer’i “haberleşmenin gizliliğini ihlal”, “özel hayatın gizliliğini ihlal”, “suç uydurma”, “suç delillerini yok etme”, “devletin güvenliği bakımından gizli kalması gereken bilgileri siyasi veya askeri casusluk maksadıyla açıklamak” suçlarından 36 yıl 2 ay hapse mahkûm eden mahkeme, aynı suçlardan Selman Yuyucu’ya 36 yıl, Oktay Bulduk’a 44 yıl 2 ay hapis cezası verdi.

Dava sonunda 40 sanık 1 yıl 3 ay ile 24 yıl arasında değişen hapis cezalarına çarptırılırken, 7 sanık beraat etti.

Firari sanıklar Fetullah Gülen, Emrullah Uslu, Murat Çetiner, Alper Akbulut, Aytekin Koçak, Bilal Gümüşdağlı, Faruk Kıvrak, Hasan Basri Kahraman, Kılıç Aslan, Ömer Özüyılmaz, Ramazan Bolat, Reşat Nuri Polat ve Serdar Bayraktutan’ın dosyalarını ayıran mahkeme, yargılama sırasında hayatını kaybeden Bahadır Kıcır hakkındaki kamu davasının düşürülmesine hükmetti.

Yargıtay 35 sanık hakkındaki hükmü bozdu

Yargıtay 3. Ceza Dairesi, 35’i hakkında verilen mahkûmiyet ve beraat hükümlerini bozdu.

Dava kapsamında kapatılan Bugün gazetesindeki yazıları ve Samanyolu TV’deki yayınları nedeniyle suçlanarak iki kez ağırlaştırılmış müebbet ve 15 yıl hapis cezasına çarptırılan Gültekin Avcı, ilk olarak 18 Eylül 2015’te tutuklandı. Davanın 9 Haziran 2016’da yapılan ilk duruşmasında tahliye edilen Avcı hakkında, 25 Eylül 2016’da ikinci kez tutuklandı. Avcı son olarak 13 Eylül 2019’da tekrar tahliye edildi ve peşinden yeniden tutuklandı.

Yargıtay, Avcı yönünden kararı ‘yönetici vasfı olmadığı” gerekçesiyle bozulan Gültekin Avcı’nın, geçen hafta koğuşta gardiyanlar tarafından dövüldüğü haberleri medyaya yansıdı. Ailenin avukatı, İzmir Kırıklar 2 Nolu F Tipi Cezaevi’nde Avcı’ya istediği ilaçların verilmediğini, verilen başka bir ilaç nedeniyle Avcı’nın sabah sayım saatinde uyanamadığını ve bu nedenle gardiyanlar tarafından tekmelendiğini basına anlattı.

Image

Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) haber alma hakkı, ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğü alanlarında faaliyet yürüten bir sivil toplum kuruluşudur. Derneğimiz başta gazeteciler olmak üzere mesleki faaliyetleri sebebiyle yargılanan kişilere hukuki destek vermektedir.