Feminist Gece Yürüyüşü davası hakimi: ‘Erkekler de öldürülüyor. Biz de mi toplanalım?’

Aralarında gazeteci Buse Söğütlü’nün de olduğu 2020 yılındaki “8 Mart Feminist Gece Yürüyüşü” etkinliğine katılan 35 kişinin “2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununa muhalefet”, “görevi yaptırmamak için direnme” ve “kamu malına zarar verme” suçlamalarıyla yargılandığı davanın ikinci duruşması 29 Aralık’ta İstanbul 58. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü. Üç sanık hakkında yakalama kararı çıkarılmasına ve suçtan zarar görme ihtimali gerekçesiyle Maliye Hazinesinin davaya katılımının kabul edilmesine karar veren mahkeme, davayı 28 Nisan 2022 tarihine erteledi.

Hakim Güler: ‘Erkekler de öldürülüyor. Biz de mi toplanalım?’

Haber takibi yapan gazeteci Buse Söğütlü’nün de aralarında bulunduğu, 2020 Feminist Gece Yürüyüşü’ne yapılan polis müdahalesi sırasında gözaltına alınan 35 kişinin  “2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununa muhalefet”, “görevi yaptırmamak için direnme” ve “kamu malına zarar verme” suçlamalarıyla yargılandığı davanın dün İstanbul 58. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen duruşmasında bir kısım sanıklar ve sanık avukatları hazır bulundu. Kimlik kontrolünün ardından duruşmada ilk sözü, sanıklardan Zeynep Büşra Islak aldı. Islak, “8 Mart, Dünya Kadınlar Günü’dür. Ben de bu kapsamda anayasal hakkımı kullandım, alandaydım. Polisten dağılma doğrultusunda hiçbir ihtar duymadım ve polisler bizi işkence ile gözaltına aldılar. Biz, orada anayasal haklarımızı kullanıyorduk. Üzerime atılı hiçbir suçlamayı kabul etmiyorum” dedi. Sanıklardan Emel Karadeniz ise savunmasında, “2019’daki 8 Mart sonrasında çok şey değişti. Kadınlar öldürüldü, tecavüze uğradı, işsiz bırakıldı. 2018’den bu yana her direnmede bulundum. Keşke daha çok bir araya gelebilseydik ve İstanbul Sözleşmesi kaldırılmasaydı” diye konuştu. Hakim Murat Güler’in “Erkekler de öldürülüyor. ‘10 kadın öldürülüyorsa 20 erkek öldürülüyor’ diyenler de var. Biz de mi toplanalım?” demesi üzerine Karadeniz, “Siz de anayasal hakkınızı kullanabilirsiniz” dedi ve savunmasına, “Bugün kadınlar öldürülüyor dediğimizde erkekler de öldürülüyor diyen devlet yetkilisine ben şunu diyeceğim; devletin görevi nedir?” diye devam etti. Diğer sanıklar da beyanlarında işkenceyle gözaltına alındıklarını, üzerlerine atılı suçlamaları kabul etmediklerini söylediler. Ara kararını açıklayan Hakim Güler,  üç sanık hakkında yakalama kararı çıkarılmasına, suçtan zarar görme ihtimali gerekçesiyle Maliye Hazinesinin davaya katılımının kabul edilmesine ve olay günü yürüyüşe müdahale eden, halen İstanbul’da görev yapan ve olayı hatırlayan beş polis memurunun tanık olarak dinlenmesi için bir sonraki duruşmada hazır edilmesi için İstanbul Emniyet Müdürlüğüne yazı yazılmasına karar vererek davayı erteledi.