Redhack davasında 5 gazeteciye toplamda 8 yıl 4 ay hapis cezası verildi
Gazeteciler Metin Yoksu, Tunca Öğreten, Eray Sargın, Derya Okatan, Mahir Kanaat ve Ömer Çelik’in “terör örgütü propagandası yapmak”, “bilişim sistemini engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme”, “örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına faaliyette bulunma” ve “örgüt üyeliği” suçlamalarıyla yargılandığı davanın 14. duruşması İstanbul 29. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Mahkeme, gazeteciler Metin Yoksu, Tunca Öğreten, Ömer Çelik, Mahir Kanaat ve Eray Sargın’ı “kişisel verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme” suçlamasıyla 1 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırdı, cezayı erteledi. Gazeteci Derya Okatan ise davadan beraat etti.
Redhack’in sızdırdığı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın damadı da olan eski Hazine Bakanı Berat Albayrak’a ait e-mailleri haberleştirdikleri gerekçesiyle altı gazetecinin yargılandığı davanın karar duruşmasında gazeteci Derya Okatan ve Mahir Kanaat hazır bulundu. Tunca Öğreten ve Eray Sargın’ın katılmadığı duruşmaya, Ömer Çelik ve Metin Yoksu ise Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Gazetecilerin avukatlarının da hazır bulunduğu duruşmayı MLSA, P24 ve TGS takip etti.
Yaklaşık 45 dakika gecikme ile başlayan duruşmada duruşma savcısı, önceki duruşma öncesinde mahkeme heyetine sunmuş olduğu esas hakkındaki mütalaasını tekrar etti. Ardından söz alan Berat Albayrak’ın avukatı Melih Tüfenkçi, gazetecilerin savcının mütalaası doğrultusunda cezalandırılmalarını istedi. Ardından gazeteciler sırayla savunmalarını yaptı.
Gazeteci Derya Okatan, esas hakkındaki mütalaayı şaşkınlıkla karşıladığını ifade ederek, dava dosyasında lehine yer alan delillerin bile mütalaada aleyhinde sunulduğunu söyledi. Berat Albayrak’a dair bilgi ve belgelerin paylaşıldığı Twitter grubuna bilgisi dışında dahil edildiğini kaydeden Okatan, “Şüphe ile yargılanmaya başlandım, şimdi de şüphe ile cezalandırılmak isteniyorum” dedi. Okatan, Etkin Haber Ajansında (ETHA) çalışıyor olmasının suçlama konusu yapıldığını ileri sürerek, “ETHA'da çalışıyor olmam neden suç oluyor? Redhack hesabını takip etmek suç ise şu anda yüzlerce kişinin bu salonda olması gerekmez miydi? Ayrıca bir hesabı takip etmek nasıl suç olabilir?” diye sordu. Berat Albayrak’a dair paylaşılan bilgi ve belgelerin haber konusu olduğunu ve bu haberlerin basın özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini belirten Okatan, beraatını talep etti.
Ardından söz alan gazeteci Mahir Kanaat da davanın başından beri “FETÖ’cü” olmadıklarını ispatlamaya çalıştıklarını söyledi. Kanaat, “Suçlamaları kabul etmiyorum. Bir şeyin haber değeri varsa yapılır. Bir insan işini yaptığı için yargılanabilir mi? Mesleğimizi yaptığımız için yargılanamayız. Beraatimi istiyorum” diye konuştu.
Savunmasını SEGBİS marifetiyle yapan gazeteci Metin Yoksu, ”Redhack hesabını takip etmem suç unsuru olarak görülüyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı da takip ediyorum. Propaganda yaptığım iddia ediliyor. Haber paylaşımlarım bu suça konu edilmiş” diye konuştu. Yoksu, beraatını talep etti.
Ömer Çelik de savunmasında, insanlar gibi devletlerin de sırlarının olabileceğini belirterek, “Ancak bu belgelere ilişkin yargının hiçbir kurumu harekete geçmedi. Ortada duran gerçekliğe yüzünü çevirmeyen altı gazeteci suçlandı. Yargıya dair inancım oldukça azaldı. Bu karanlık tablonun azalmasını istiyorum. Yeni bir yıla giriyoruz, umutlu olmak istiyorum, hakkaniyetle karar vereceğinize inanıyorum” ifadelerini kullandı.
Gazetecilerin ardından avukatları söz aldı. İlk olarak söz alan Derya Okatan’ın avukatı Ali Koç, savunma yaptığı sırada, mahkeme başkanının kendisini dinlemediğini belirtti. Avukat Koç, "Beni dinliyor musunuz?" şeklinde mahkeme başkanına birçok kez seslendi. Mahkeme başkanının yanıt vermemesi üzerine Koç savunmasına ara verdi. Bunun üzerine mahkeme başkanı, avukat Koç'un savunmasını sonlandırarak, başka avukata söz verdi. Avukatlar, meslektaşlarının savunmasının bitmediğini belirterek mahkeme başkanına itiraz etti. Mahkeme başkanı, itirazları esas hakkındaki savunma olarak değerlendireceğini söylese de avukatlar itirazlarını sürdürdü. Avukatların itirazının devam etmesi üzerine mahkeme başkanı, tekrardan avukat Koç'a söz verdi.
Avukatlar yaptıkları savunmalarda savcının müvekillerine karşı herhangi bir somut delil sunmadığını ve şüphe üzerinden cezalandırma istediğini belirterek mütalaaya katılmadıklarını ifade ettiler ve müvekkilleri hakkında beraat talep ettiler.
Avukatların savunmasının ardından son sözü sorulan gazeteciler, bu davada gazeteciliğin yargılandığını söyleyerek beraat taleplerini yinelediler.