ELİF AKGÜL
2020 Onur Yürüyüşü’nde paylaştığı Tweet nedeniyle “devletin egemenlik alametlerini alenen aşağılamak” iddiasıyla yargılanan Çelebi beraat etti.
Savunmanlığını Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği’nin (MLSA) üstlendiği Gazete Kadıköy Yazı İşleri Müdürü Semra Çelebi’nin “devletin egemenlik alametlerini alenen aşağılamak” (TCK 300/1) suçlamasıyla yargılandığı davada karar çıktı.
İstanbul Anadolu 10. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen üçüncü duruşmada Çelebi müdafii avukat Fatih Aydın, ilk olarak soruşturma dosyası kapsamında davanın açılmasının yolunu açan “kovuşturmaya yer olmadığı kararına itirazı” yapan kişinin “müşteki” sıfatı olmadığını, bu nedenle itirazın usule uygun olmadığını kaydetti.
“Kimse şiiri ezbere bilmek zorunda değildir”
Savcının önceki duruşmada Çelebi hakkında ceza istediği esas hakkında görüşüne karşı beyanda bulunan avukat Aydın, kovuşturmaya konu Tweet (şimdiki X platform) “ibne” ifadesinin hakaret kastı içermediğini söyledi.
Avukat Aydın, ilk duruşmada iddianameye konu dizenin duruşma tutanağına bile yanlış geçirildiğini hatırlatarak, “Kimse bu şiiri ezbere bilmek ya da saygı duymak zorunda değildir” diye konuştu.
“LGBTİ+ bireyler bu ülkenin yurttaşıdır”
Çelebi’nin Tweet’i Onur Yürüyüşü günü LGBTİ+ bireylere destek olarak attığını altını çizen avukat Aydın, “LGBTİ+ bireyler bu ülkenin 81 milyonluk yurttaşlarının parçasıdır. Bayrak onların da bayrağıdır. ‘Bayrakları bayrak yapan velev ki ibnelerdir’ sözü hakaret değildir. Müvekkilim ‘ibne’ sözcüğünü kesinlikle hakaret olarak kullanmamıştır. Dolayısıyla bayrağa da hakaret söz konusu değildir. Bu nedenle devletin egemenlik alametlerini alenen aşağılamak suçunun unsurları oluşmamıştır” diyerek beraat talep etti.
Savcı ise esas hakkında görüşünü yineledi. Hükmünü açıklayan mahkeme “suçun unsurları oluşmadığı” gerekçesiyle gazeteci Semra Çelebi hakkında beraat kararı verdi.
Ne olmuştu?
Gazeteci Semra Çelebi, 28 Haziran 2020 tarihinde sosyal medya hesabından 2014 yılına ait Onur Yürüyüşü’nde çekilmiş bir fotoğrafla yaptığı paylaşım nedeniyle yargılanıyor.
Çelebi’nin paylaşımının ardından dönemin Kadıköy AKP İlçe Başkanı olan Aydoğan Ahıakın, 1 Temmuz 2020 tarihinde gazeteci Çelebi hakkında ihbarda bulunmuştu.
Şikayet dilekçesinde AKP üyelik kartı
Çelebi hakkında “hakaret”, “halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama”, “devletin askeri ve emniyet teşkilatını alenen aşağılama”, “nefret ve ayrımcılık suçu”, “Türk Bayrağı Kanunu aleyhine işlenen suçlar vs.” suçlamaları ile ihbarda bulunan Ahıakın, Çelebi’nin Twitter paylaşımı ile “şehitlere ve Türk bayrağına hakaret” ettiğini iddia ederek hakkında kamu davası açılmasını ve cezalandırılmasını talep etmiş, aynı zamanda avukat olan Ahıakın, şikayet dilekçesine ek olarak AKP üyelik kartını da eklemişti.
Savcılık, 21 Ağustos 2020 tarihinde “suça konu yazıda Türk bayrağının kast edildiğine ilişkin yeterli delil bulunmadığı” gerekçesiyle takipsizlik kararı vermişti.
Savcılık tarafından “ihbar eden” olarak tanımlanan Aydoğan Ahıakın, paylaşımdan dolayı “zarar gören, mağdur” olan bir vatandaş olduğunu ve dolayısıyla “müşteki” olarak tanımlanması gerektiğini belirterek kendisine tebliğ edilmemesine rağmen 21 Ekim 2020 tarihinde takipsizlik kararına itiraz etti. Takipsizlik kararının “usule ve yasaya aykırı” olduğunu iddia eden Ahıakın, Çelebi’nin söz konusu paylaşımında “LGBT bayrağı ile Türk bayrağını bir tutarak”, “şanlı bayrağa hakaret ettiğini” ve “hakareti savunan ve pişmanlık duymayan yeni paylaşımlarına devam ettiğini” belirterek takipsizlik kararının kaldırılmasını talep etmişti.
“İhbar eden Aydoğan Ahıakın’ın itirazının usul ve yasaya uygun olduğuna” karar vererek itirazı kabul eden İstanbul Anadolu 8. Sulh Ceza Hakimliği, Çelebi’nin suçlama konusu yapılan paylaşımındaki “Bayrakları bayrak yapan velev ki ibnelerdir!” ifadelerine değinerek bu ifadelerle Mithat Cemal Kuntay’ın “On Beş Yılı Karşılarken” şiirine atıf yapıldığına kanaat getirmiş ve “Şair, şiirini Türk bayrağı ve şehitler için yazmıştır. Başka bir kesim için yazmamıştır. Dolayısıyla şiir, şairin kastetmediği kesimler için asla kullanılamaz” gerekçesiyle 30 Haziran 2022 tarihinde takipsizlik kararının kaldırılmasına hükmetmişti.