DENİZ TEKİN
Artı Gerçek Genel Yayın Yönetmeni Ali Duran Topuz, Diyarbakır'da 18 gazetecinin soruşturmasını yürüten savcı ve gazeteciler hakkında tutuklama kararı veren Sulh Ceza Hakiminin tayin haberini yayınladığı gerekçesiyle "hedef gösterme" suçlamasıyla yargılandığı davada mahkeme karşısına çıktı.
Ali Duran Topuz hakkında Terörle Mücadele Kanunu’nun (TMK) 6/1 maddesinde düzenlenen, “Terörle mücadelede görev almış kişileri hedef gösterme” iddiasıyla açılan davanın ikinci celsesi, Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Topuz: Haberin neden suç olduğunu anlamakta güçlük çekiyorum
Duruşmaya katılarak savunmasını yapan Topuz, 35 yıldır gazeteci olduğunu, hakkında hazırlanan iddianameyi ve haberin neden suçlama konusu yapıldığını anlamakta güçlük çektiğini ifade etti.
Hakim ve Savcılar Kurulu’nun (HSK) yayınladığı kararnamelerin haber değeri olduğunu söyleyen Topuz, hakim ve savcıların verdikleri kararların altına imza attığını, yaptıkları iş ve işlemlerin aleni olduğunu belirtti. “Terörle mücadelede görev almış kişiler” tanımıyla polis, asker ve istihbaratçıların kast edildiğine işaret eden Topuz, haberde savcı ve hakimin hedef olmasını sağlayacak bir kasıt veya cümle bulunmadığını, haberin ifade özgürlüğü kapsamında olduğunu belirtti. Topuz, “Bu suçlamanın ciddi olduğunu düşünselerdi habere erişim engeli kararı getirirlerdi. Ancak, haber yayınlandıktan bir yıl sonra soruşturma açıldı” dedi.
‘Yargı mensuplarını terörle mücadele görev almış kişiler olarak görmek çok tehlikeli’
Ardından söz alan Topuz’un avukatı Levent Kanat ise sunları söyledi: “Yargı mensuplarını terörle mücadele görev almış kişiler olarak görmek çok tehlikeli. Yargının bağımsız ve tarafsız olması açısından da bu çok tehlikeli. Göreviniz terörle mücadele etmek değil adaleti dağıtmaktır.”
Avukat Mehmet Emin Aktar ise Basın Kanunu’nda süreli yayınlarda dava açma süresinin dört ay olduğunu hatırlatarak, haber yayınlandıktan bir yıl sonra soruşturma açıldığını bu nedenle dava açma şartının ortadan kalktığını söyledi. Aktar, iddianamede mağdur olarak kimsenin gösterilmediğini, bu davanın “öylesine” açılmış bir dava olduğuna dikkat çekti.
Avukat Mahsuni Karaman ise savcı ve hakimleri, “terörle mücadele eden kişiler” olarak gösterilmesinin “yargıyı kirleteceğini” ve yürütmenin talimatlarıyla hareket eden polis ve askerlerden farkı kalmayacağını söyledi.
Mahkeme, esas hakkındaki görüşünü hazırlaması için dava dosyasının savcıya gönderilmesine karar vererek, bir sonraki duruşmayı 27 Haziran 2024 tarihine erteledi.
Dava hakkında
Diyarbakır’da 16 Haziran 2022’de tutuklanan 18 gazetecinin soruşturmasını yürüten savcı N.K. ile gazeteciler hakkında tutuklama kararı veren Sulh Ceza Hâkimi Y.E.K., Hâkimler ve Savcılar Kurulu'nun (HSK) 19 Haziran 2020 tarihli kararnamesiyle başla illere tayin edildi. Artı Gerçek haber sitesi, hakim ve savcının tayinini “Gazetecileri soruşturan savcı ve tutuklayan hâkim tayin edildi” başlığıyla haberleştirdi.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, HSK kararnamesini haberleştiren Artıkgerçek haber sitesinin Genel Yayın Yönetmeni Ali Topuz hakkında TMK 6/1 maddesinde düzenlenen “Terörle mücadelede görev almış kişileri hedef gösterme” suçunu işlediği iddiasıyla 1 yıldan 3 yıla kadar hapis istemiyle tek sayfalık iddianame hazırladı.
İddianamede, haberde ismi geçen savcı N.K. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosu’nda görevli olduğu belirtilerek, Artıkgerçek’de yayınlanan haberde savcının görev yerinin ve görev yaptığı büronun yazıldığı kaydedildi.
Soruşturma aşamasında ifadesi alınan Topuz’un suçlamaları kabul etmediği ifade edildi. İddianamede yapılan araştırmalarda Topuz’un üzerine atılı “terörle mücadelede görev almış kişileri hedef gösterme” suçunu işlediği yönünde yeterli delilin elde edildiği ve bu suç yönünden cezalandırılması talep edildi.