Duruşma Haberleri

Hakim kararı açıklamadığı için Barış Pehlivan yine cezaevine giriyor

Hakim kararı açıklamadığı için Barış Pehlivan yine cezaevine giriyor

ELİF AKGÜL

Yargıtay üyesinin şikâyeti üzerine “kamu görevlisine görevinden ötürü hakaret” iddiasıyla yargılanan Pehlivan’dan mahkemeye: “Siz dosyayı incelememişsiniz, dersinize çalışmamışsınız. Siz görevinizi yapmadığınız için ben yarın hapse giriyorum.”

Gazeteci Barış Pehlivan’ın Yargıtay üyesi Ömer Faruk Aydıner’e “kamu görevinden ötürü hakaret” iddiasıyla yargılandığı davanın ikinci duruşması İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Saat 13.30’da başlaması gereken duruşma mahkemenin iş yükü nedeniyle saat 16.45’te başladı. Yoğun katılım nedeniyle duruşma İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nin salonunda görüldü.

MLSA’nın takip ettiği duruşmayı izleyenler arasında çok sayıda gazeteci, basın ve ifade özgürlüğü örgütleri ve siyasi parti temsilcileri de izledi.

Duruşmada ilk olarak savunma yapan Pehlivan özetle şunları söyledi:

“Savcı iddianamede Ömer Faruk Aydıner'e hangi ifademle hakaret ettiğimi söylememiş. Ben Aydıner'e yönelik iddiaların yanında bizzat yaptığı suç duyurusunu da köşemde yazdım. Ömer Faruk Aydıner benim hakkımda 3 suçlamada bulunuyor: İftira, suç uydurma ve kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret… Savcılık ‘bu köşe yazımda suç uydurmadığıma’ da karar vermiş. Yani, iki suçlamayı da davaya dönüştürmemiş. Kaldı mı, elimizde 3. suçlama: Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret! İş kadınıyla iddia edilen uyuşturucu baronu arasındaki arabuluculuk kamu görevi midir?”

“Eğer Ömer Faruk Aydıner’e ‘kamu görevinden dolayı hakaret ettiğim’ iddia edilirse, iş kadını ile uyuşturucu baronunun para alışverişinde bir yargı mensubunun görev almasını ‘kamu görevi’ olarak kabul etmemiz gerekir” diyen Pehlivan, “‘Ömer Faruk Aydıner, 3 kelimeden oluşan bir isim. On kez de okusanız, yüz kez de okusanız, bin kez de okusanız bu 3 kelimeyi de yazımda göremezsiniz. Bu bile benim hakaret etme gibi bir kastım olmadığını ve iddialara karşı masumiyet karinesini korumaya çabaladığımı kanıtlar” diye konuştu.

“Bu kötülüğü ilk kez deneyimlemedim”

Gazeteci Pehlivan savunmasına şöyle devam etti: “Yıllarca denetimli serbestlikte kalacak ağır suçluları her gün cezaevinden uğurlayan ben, 8 ay kalan denetimli serbestliğimi hapiste geçiriyorum. Meclisten geçen yaz çıkan bir yasa beni özgürlüğüme kavuşturması gerekirken, bu dava gerekçe gösterilerek içeride tutuluyorum.

Maalesef bu kötülüğü ilk kez deneyimlemedim. Bu topraklarda çocuk tecavüzcülerine bile tanınan özgürlük hakkının, hukuk güvenliğinin ve demeye de dilim varmıyor ama ‘adaletin’ bana gelince kafasını kuma gömmesini daha önce çok kez yaşadım. Acı ama 20 yıllık gazetecilik hayatımda, bu iktidar bana beşinci kez cezaevi yüzü görmemi sağladı.”

“Tüm gazeteciler hizaya getirilmeye çalışılıyor”

“Ben aslında neden sanık sandalyesinde olduğumu ve aslında neden böylesine bir dava yüzünden özgürlüğümden mahrum bırakıldığımı anlayabilecek deneyimdeyim. Benim şahsımda, aslında tüm gazetecilerin hizaya getirilmeye çalışıldığını ve böylece tüm Türkiye’nin gerçekleri bilme hakkına tecavüz edilmek istendiğini biliyorum.  

Nerede olursam olayım yazdım, yazıyorum ve yazacağım. Parmağımdaki nasırla birlikte harflerim de büyüyor. Dün nasıl yazdıklarımda haklı çıktıysam, biliyorum ki yarın da bugünü anlamak için bakılacak onur duyduğum harflerim var benim. 

Hafızam var, öfkem var, kalemim var… Unutmayacağım, unutturmayacağım. Bu benim 100. yılındaki Cumhuriyetime borcumdur, ödeyeceğim.”

Aydıner’in avukatı şikâyetini sürdürdü

Pehlivan’ın avukatı Enes Hikmet Ermaner, söz konusu dört sayfalık iddianamenin içeriğinin boş olduğunu belirterek, “Hangi kelimenin ne şekilde müştekiye hakaret kastı olduğu açıklanmamış. Bu durumda biz niyet okumak zorundayız” dedi.

“Müvekkilimin ne şekilde hakaret işlediği belli değil” diyen Ermaner beraat talep etti.

Daha sonra söz alan Aydıner’in avukatı ise şikâyetlerinin sürdüğünü belirterek ceza istedi. 

Savcının esas hakkında görüşünde ceza talep etmesi üzerine beyanda bulunan Pehlivan, “Eğer top topu 4-5 paragraflık yazıda ceza çıkarsa hakimliğiniz biz gazetecilerin neler yazacağını bildirsin. Bu adliyedeki tüm gazetecileri kovun o zaman. Çünkü onların işi bu davalara girip haber yapmak. Benim de yaptığım bundan ibarettir. Başka da diyebileceğim bir şey yok” dedi.

Pehlivan müdafii Avukat Hüseyin Ersöz ise “Söz konusu yazı bir gazetecinin haber verme yükümlülüğüne giren bir makaledir” dedi.

“Savcılık makamının bunu basın ve ifade özgürlüğü kapsamında almaması akıl alır gibi değil” diyen Ersöz, Pehlivan’ın “kamu görevlisine görevinden ötürü hakaret” suçlamasıyla yargılanmasının bir “hukuk garabeti” olduğunu kaydetti. 

“Bu davayla basın mensuplarına ellerinde bilgi, belge, savcılık dilekçesi olsa bile ‘kamuoyuyla paylaşmayın’ mesajı verilmesidir” diyen Ersöz “Müvekkilimiz gerçek, doğrulanabilir, bilgi belge ve tanık ifadelerine dayanan, gündemde olan bir haber kaynağı tarafından kendisine iletilen belgeyi merkeze alan bir köşe yazısı kaleme almıştır” diyerek beraat talep etti.

Hakimin görüşleri topladıktan sonra hükmü açıklamayı ertelemek istemesine Pehlivan tepki gösterdi.

Pehlivan’dan tepki: “Zalimlik yapıyorsunuz”

“Herkes savunma yaptı, mütalaa verildi. Gerekirse 1-2 saat ara verin, karar verin. Ben bu dava yüzünden hapis yatıyorum. Bana gerekirse ceza verin ama beni belirsizlikle buradan yollamayın. Siz bugün karar vermediğiniz, 10 sayfayı okumadınız diye ben yarın cezaevine döneceğim” diyen Pehlivan, “Bu yaptığınız zalimlik” dedi.

Hakim hükmü açıklamak için davayı 16 Kasım günü, saat 14.30’a bıraktı.

Ne olmuştu?

Gazeteci Pehlivan MİT’çi cenazesi haberi nedeniyle Mart 2020’de 3 yıl 9 ay hapis cezasına mahkum edildi. Pehlivan, cezaevinde altı ay kaldıktan sonra başka bir davaya konu olmamak kaydıyla 9 Eylül 2020’de denetimli serbestlikle tahliye edildi.

Pehlivan hakkında 30 Mart 2023’te başka bir haberi yüzünden yeni bir dava açıldı. Bu dava sebebiyle denetimli serbestliği bozuldu ve Pehlivan’ın cezaevine girmesine karar verildi. Pehlivan, 17 Mayıs 2023’te cezaevine çağrıldı, açık cezaevinde birkaç saat kaldıktan sonra koronavirüs önlemleri kapsamında serbest kaldı.

Cumhuriyet’teki yazıları sebebiyle hakkında başka davalar da açılan Pehlivan, denetimli serbestlik başvurularına yanıt verilmeyince 15 Ağustos’ta tekrar cezaevine girdi.

Pehlivan, bugün (9 Kasım 2023) görülen dosyada, Yargıtay üyesi Ömer Faruk Aydıner’in bir iş kadını ile bir uyuşturucu baronu arasındaki anlaşmazlıkta ücret karşılığı arabuluculuk yaptığına ilişkin iddiaları kaleme aldığı yazı nedeniyle yargılanıyor. Söz konusu yazıda Pehlivan, Aydıner dahil olmak üzere hiç kimsenin adını vermemiş, inisiyal kullanarak olay aktörleri hakkındaki iddiaları kaleme almıştı.

Image

Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) haber alma hakkı, ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğü alanlarında faaliyet yürüten bir sivil toplum kuruluşudur. Derneğimiz başta gazeteciler olmak üzere mesleki faaliyetleri sebebiyle yargılanan kişilere hukuki destek vermektedir.