EYLEM SONBAHAR
BÜLGBTİ+’nın kulüp üyelerine yolladığı mail gerekçesiyle açılan davanın tartışmalı geçen karar duruşmasında, bir kulüp üyesine beraat, sosyal medyada paylaşım yaptığı iddia edilen bir başka üyeye ise 10 ay hapis cezası verildi. Ceza ertelendi.
Boğaziçi Üniversitesi LGBTİ+ Çalışmaları Kulübü’nün, 2019 yılında kulüp üyelerine yolladığı bir e-postanın sosyal medyada paylaşılmasının ardından, “İstiklal Marşı’na hakaret edildiği” iddiasıyla açılan davanın altıncı duruşması, İstanbul 18. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Freedom House ve Sivil Alan Araştırmaları Derneği tarafından da izlenen duruşmada hâkim, sınırlı sayıda izleyicinin duruşma salonuna alınmasını istedi. Avukatların itiraz etmesi üzerine ise hâkim, güvenlik görevlilerini duruşma salonuna çağırdı.
Üç izleyici ve bir gazetecinin olduğu duruşma salonunda polisin bulunmasına izin verilmemesi gerektiğini söyleyen avukatlar, itiraz beyanlarının tutanağa geçirilmesini talep etti. "Kolluk da kamu adına takip etmek istiyor, isterseniz beni sonra şikâyet edersiniz" diyen hâkim duruşmaya beş dakika ara verdi.
Aranın ardından bir gazeteci ile üç izleyicinin alındığı salonda duruşmaya devam edildi. Avukat Berfin Karaçay, yaşanan kargaşa ve gerginlikten dolayı duruşmanın sağlıklı bir şekilde yürütülemeyeceğini belirterek, ertelenmesini ve bir sonraki duruşmanın büyük bir salonda yapılmasını talep etti.
Hakim, “Duruşmaya her zaman sanıktan bir kişi, müşteki yakınından bir kişi alırım. Büyük salonda yapmak istemiyorum. Bu dosyada sanık sayısı belli, o yüzden talebi reddediyorum” dedi. Savcının değiştiği dosyada, yeni savcı, bir önceki duruşmada verilen esas hakkındaki görüşü tekrar ettiğini belirtti.
“Kimliğim bir aşağılama unsuru olarak görülüyor”
Boğaziçi Üniversitesi LGBTİ+ Çalışmaları Kulübü üyesi sanık savunmasını yazılı olarak mahkemeye sunduğunu ancak, savunmayı duruşmada okumak istediğini söyledi. Hâkim, sanığa, “Kısaca aktar, aşağı yukarı kafamızda bir karar var” diye yanıt verdi.
Yazılı savunmasından bir kısmı okuyan sanık, “LGBTİ+ olmakla gurur duyuyorum. Benim kimliğim bir aşağılama unsuru olarak görülüyor. O mailde sözlük de var hâkim bey, İstiklal Marşı'na hakaret kastı olmadığı açık. Bu davaya konu olan gündemde suçlu olan taraf değilim ben, mağdur olan tarafım. Tıpkı mail atıldığı tarih olan 2019 yılında art niyetli kimselerce sosyal medyaya nefret kampanyası örgütlemek adına bu şiir servis edildiğinde ölüm tehditleri, hakaretler aldığımız gibi bugün de burada, mahkeme karşısında sicil kaydım haksızca lekelenmek üzere mağdur ediliyorum” dedi.
Avukat: “Aşağılanan İstiklal Marşı değil, LGBTİ+'lardır”
“Bütün yargılama boyunca yaptığımız savunmaları boşa düşüren maddi bir delil dosyaya girmemiştir” diye belirten avukat Karaçay, "Aşağılanan İstiklal Marşı değil, LGBTİ+'lardır. Aşağılamak dediğimizde kimin değerleri aşağılanıyor. LGBTİ+'lar bu toplumun bir parçası iseler kullandıkları sözcükler de kimsenin milli gururunu zedelemez. Müvekkil söz konusu metni mailde değil de Çağlayan meydanında okusaydı ifade özgürlüğü kapsamında kalacaktı. AİHM diyor ki ifade özgürlüğünün dile getirilme biçimlerinin de korunması gerekir. Bu metin suç oluşturmamaktadır. Spor taraftarlarınca, erkekler tarafından çokça değiştirilerek, küfürlü bir şekilde okunmuştur. Bu kişiler hakkında hiçbir şey yapılmaması ama müvekkilime yapılması ayrımcılık olduğunu gösterir. Atılı suçu kabul etmiyor ve beraat talep ediyoruz” diye konuştu.
Kararını açıklayan mahkeme, Boğaziçi Üniversitesi LGBTİ+ Çalışmaları Kulübü'nün bir üyesi hakkında suç kastı olmadığı gerekçesiyle beraat kararı verdi. Sosyal medyada paylaşım yaptığı iddia edilen sanık yönünden ise 10 ay hapis cezası verdi. Ceza ertelendi.