MLSA TV’de bu hafta Soner Şimşek’in konukları araştırmacı yazar Foti Benlisoy ve Amedspor Asbaşkanı İhsan Avcı oldu. Medipol Başakşehir ile Paris Saint-Germain arasında oynanan Şampiyonlar Ligi maçında Rumen dördüncü hakemin Pierre Webo’ya yönelik ırkçı bir ifade kullanmasının ardından sosyal medyada büyük yankı uyandıran #IrkçılığaHayır sloganının Türkiye’deki çelişkili yansımalarını tartıştı. Webo’ya yönelik ırkçı ifade, Türkiye’deki çeşitli spor kulüpleri ve siyasi partiler tarafından eleştirildi. Bu olaya ilişkin özellikle Milliyetçi Hareket Partisi’nin (MHP) resmi Twitter hesabından yaptığı paylaşım kamuoyunun tepkisini çekti ve ırkçılığa dair daha geniş bir tartışmaya yol açtı.
[embed]https://youtu.be/FLG2q1w23Gc[/embed]
Spor müsabakalarında yaşanan ırkçılıkla ilgili tüm taraflar nezdinde bir mutabakat olmasının iyi bir şey olduğunu ancak bu konuyu tartışırken Türkiye’ye has ırkçılık olaylarını ve biçimlerini kolaylıkla unuttuğumuzu vurgulayarak söze başlayan Benlisoy, “Irkçılığı sadece başka memlekette, özellikle Batı’da gündeme geldiğinde hatırladığımız bir şey haline getirerek, yurt dışından ithal edilen bir sorun olarak görüyoruz” dedi.
“Türkiye’de kolektif bir tutarsızlık ve riyakârlık söz konusu”
A Spor yorumcusu Emre Bol’un Galatasaray oyuncusu Mbaye Diagne’nin performansını yorumlarken, “Senegal’de timsah yiyordu, geldi burada topçu oldu” şeklindeki ırkçı yorumunu hatırlatan Benlisoy, “Aynı kişi, Başakşehir maçında yaşanan olay sonrasında yapılan yayında ‘Irkçılığa hayır’ dedi. Bu kişisel bir tutarsızlık ve riyâkarlık olsa gülüp geçeriz” dedi. Ancak bu durumun Türkiye’deki kolektif tutarsızlık ve riyâkarlığın yansıması olduğunu söyleyen Benlisoy, bugün daha örtük, gizli ırkçılık biçimleriyle karşı karşıya olduğumuzu belirtti. Benlisoy, “Bugün kimse ‘ırkçıyım, yaşasın ırkçılık’ demiyor. ‘Irkçı değilim ama Suriyeliler işlerimizi alıyor,’ ‘Irkçı değilim ama Kürtler de bölücülük yapıyor,’ diyor. Bu söylemleri normalleştirerek ırkçılığa karşı bir duruş sergileyemeyiz” diye konuştu.
“Barışçıl söylem üretme gibi bir misyonumuz var”
Amedspor Asbaşkanı Avcı, Türkiye’de bulunan yaklaşık 150 profesyonel kulüpten biri olarak ırkçılığın sahadaki mağdurları olduklarını ifade etti. “Spor kulübüyüz fakat felsefemiz farklıdır, barışçıl söylem üretmeye, ezilmiş halkları bir araya getirmeye dair bir misyonumuz var” diyen Avcı, 2015 yılından bu yana ciddi sorunlar yaşadıklarını belirtti. Özellikle 2015 yılında Türkiye Kupası için Başakşehir ile eşleştikleri maçta saha içinde mehter marşı çalındığını, gol sonrası asker selamı verildiğini ve takım taraftarlarından 106 kişinin gözaltına alındığını hatırlatan Avcı, “Gözaltına alınan gençlerden bazıları 18 yaşın altındaydı. Emniyet’te zorla İstiklal Marşı söyletildi. Pierre Webo’nun yaşadığını kendi sorunumuz olarak görüyoruz fakat biz de bu durumun mağduruyuz. Irkçılığa dışarıda farklı tepki koyan Başakşehir ya da çeşitli siyasal partilerin bizim yaşadıklarımıza tepki vermediğini görüyoruz” dedi.Sivasspor ile yapacakları deplasman maçı için kente gittiklerinde hiçbir otelin konaklama konusunda kendilerine yardımcı olmadığını aktaran Avcı, “Kendi paramızla otel tutmak istediğimiz halde bizimle çalışmak isteyen otel bulamadık. Kentin 60-70 km dışında bir otelde kalmak zorunda kaldık” dedi.Irkçılığın hızlı bir şekilde sokağa taştığı, örgütlendiği ve şiddete dönüştüğü bir ortamda cezasızlığın yarattığı etkiye değinen Benlisoy, “Cezasızlık söz konusu olunca bir linç bir diğerine sebep oluyor. İktidarın en başı ‘kılıç artığı’ ifadesini rahatlıkla kullanabiliyorsa durumun vehameti ortadadır” diye konuştu.
Benlisoy, sözlerine şöyle devam etti: “Türk sağının ana kanallarından bir tanesi formel ırkçılıktır, fakat bununla ilgili hâlâ bir yüzleşme yaşanmadı. Suriyeli göçmenler, Kürtler, Ermeniler, Rumlar etrafında oluşmuş milliyetçi bir mobilizasyon var. Gündelik düzeydeki ırkçılık söylemleri bir laboratuvardır aslında, eğer orada cezasız kalır ve bir karşılık bulursa büyür. Irkçılık göçe dair verilmiş doğal bir tepki de değildir, bu ırkçılığı normalleştirmek için kullanılan bir argüman.”Yurt dışında yaşanan ırkçılığa karşı yükselen tepkinin Türkiye’deki ırkçı söylemler ile yüzleşme için yeterli alan açmadığını ifade eden Benlisoy, son olarak şunları söyledi: “PSG - Başakşehir maçı etrafında örülen tepki bizim Türkiye’deki ırkçılıkla mücadele etmemize yardım ediyor mu? Hayır, daha da görünmez kılıyor. ‘Fransızlar ırkçı, Rumen hakem ırkçı’ diyerek buradaki ırkçı pratiklerle yüzleşmeyi öteliyoruz.”
Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) haber alma hakkı, ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğü alanlarında faaliyet yürüten bir sivil toplum kuruluşudur. Derneğimiz başta gazeteciler olmak üzere mesleki faaliyetleri sebebiyle yargılanan kişilere hukuki destek vermektedir.